Siz hiç 13 yaşında oldunuz mu?
Sizin 13 yaşında kızınız olmadı mı?
Sizin kızınız 13 yaşına ulaşabilecek mi?
İman al-Hams 13 yaşındaydı. Güney Gazze‘de Refah kentinde yaşamaktaydı. ABD ve A.B destekli İsrail saldırganları İman‘ın küçük bedenine 20 mermi sıktı. İki değil tam yirmi mermi boşalttılar. "Savaştır olur böyle şeyler" mi dediniz ve sonra "Barış" için yürüyüşe mi geçtiniz? İsrail kumandanlığı da sizin gibi düşünüyor. İsrail‘i demokrasinin ve laikliğin timsali olarak görenler de… İsrail Genel Kurmayı soruşturma açtı ve işte yanıtları: - Kız gözetleme kulesindeki askerlerin dikkatini çekip onları açığa sürüklemek istedi. Böylelikle Filistinli keskin nişancılar İsrail askerlerini vuracaklardı. - İsrailli askerler kızın gövdesinde patlayıcı taşıdığını sandılar… Ne denli inandırıcı değil mi? Değil mi İsrail‘in demokratlığını dilini toplayan TESEV‘ciler, değil mi İnsan Haklarının aslanları* Değil mi, İsrail devletini destekçisi örgütleri konuk eden ARI Beyleri? Değil mi milliyetçiler, muhafazakarlar, solcular, sağcılar, liberaller, aydınlar, şairler, yazarlar? Değil mi? Bir kız çocuğunu öldürmek için kaç mermi gerekir ünlü stratejistler? İman‘ı delik deşik etmek için hangi teknoloji gerekir emekli Paşalar?
"Bakın İman‘a ve yanıtlayın!" demeye bile gerek yok! Çünkü midesini Amerikan yardımına ve kredilerine bağlamış olan uluslar artık ulus değildir; onlar için kendi çocuklarının dışındaki her çocuk bir külfettir.
Vicdan mı? O artık cüzdanın dibine gömülmüştür! ‘‘İman al-Hams‘‘ için DİDİM‘ de BULUŞUYORUZ.! Emperyalizme ve Savaşa Karşı 1 Eylül‘ de BARIŞ için BULUŞUYORUZ.! 1 Eylül‘ de DİDİM meydanında kitlesel BARIŞ yürüyüşü ile Festivalimizin açılış meşalesini yakıyoruz.! BARIŞ BULUŞMASINA DAVET VAR.! BU DAVET SANA EY İNSAN.! Ey iNSAN; Sevdiğiniz şeylere son bir kez bakın. Yapmaktan hoşlandığınız şeyleri bir kez daha yapın. Gözlerine son bir buse kondurun masum masum uyuyan sürmeli eşinizin. Küçük kardeşinizin nazlı buklelerini yanaklarında zıplatarak salına salına okula gidişini seyredin. Köprüden geçerken eşsiz pırlantalarla süslü kıvrımlı boğazımızı tarihi bir nefesle son bir kez içinize çekin. Bela bir kez daha geldi. Kaç kişi tanıyorsunuz? Hayatınızda kaç yüz gördünüz? Kaç kararlı bakış, duruş? Kaç ılımlı gülümseyiş, Kaç farklı sarış dünyayı, Yüz kişi mi, bin mi, on bin mi? Gerçekten büyük bir dünya. Şimdi o dünyayı yıkın. Tüm sevdiğiniz kalpler beton parçalarının altında. Irak‘ta iki yüz bin insan öldü. Küçük masum yüzünde iki kara kuyu gibi açılan gözler. Kan kırmızı sıçramış korkulu bakışlarına. Bir çocuk büyüyor bugün Irak‘ta. Küçük dünyasının kara deliklerinde, en kötü kabuslarında bile bilinçaltının kuramayacağı dehşetli bir gerçeğe uyanıyor her gün. Kardeşiyle oynamak için uzanan ellerine karşılık yok. Annesinin kucağında huzur bulamayacak tek bir an. Annesinin uzanacağı dizleri yok. Son bir umut arayamayacak babasının gözlerinde. Babasının artık gözleri yok. Bir çocuk büyüyor Irak‘ta Ve öyle bir dünya tanımı aklında. Öyle bir dünya ki hak yok, hukuk yok, adalet yok. Ve öyle anlaşılıyor ki zaten hiçbir zaman olmamış. Öyle bir dünya ki, en zengini bile obez iştahıyla saldırıyor saflığa. Yastık altındaki kefenlikte bile ısırgan gözler Paranoyak kıtanın akılsız insanları Medeniyetinizin geldiği nokta yine hırsızlık mı? O büyüyen çocukla büyüyen öfke Formüllerine uzatacak ellerini güçlü bombaların Bu tuhaf gezegeni babasının yanına uçurmak için Ona bir rüyada rastlarsam Sihirli mavi gezegenden bahsedemeyeceğim Bir düş vardı bir zamanlar diyemeyeceğim Hepimiz için Gözlerine bakamayacağım. Belki sadece ürkek bir özür için kıpırdanacağım. Çünkü hiçbir şey yapamadık sen ve ailen için. ‘Niye‘ diyecek. ‘Sizin de mi elleriniz yoktu?‘ Şimdi övünecek hiçbir şey kalmadı. Ve hiçbir hakikati birbirimize duyduğumuz sevginin Eğer gerçekten birimiz sevmiş olsaydı Kalbinden taşardı Bir damlası bile kurtarırdı masumiyeti Bugün bir günah işleyeceğim Cehennemde buluşmak için Şeytan yamağıyla Onu boynundan tutup savurmak için İnsanlığın en eski medeniyetinin kuzgun kara bakışları İğne iğne oklar halinde saplansınlar her yerine Sevdiğiniz şeylere son bir kez bakın, Her yerde hayaleti giden insanların Torunlarımız karanlıkta Dünya kendisini defalarca kez yok edebilecek bombalarla dolu. Ey İnsan; yeryüzü barışı için şimdi ‘‘BARIŞ‘‘ zamanı.! turkey@filmforpeace.com sbfkgrubu@gmail.com GSM : +90 555 305 1 222
|