Elektrik Mühendisleri odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal ulusaler, Türkiye’nin içinde bulunduğu süreçte, teknolojiye dayalı, katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesinin, kalkınmada belirleyici hale geldiğini söyledi.
Teknoloji ürünleri... Ulusaler, Eskişehir‘de yaptığı konuşmasında içinde bulunduğumuz süreçte, teknolojiye dayalı katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, kalkınmada belirleyici hale gelmiştir. Türkiye‘nin ileri teknoloji ürünü, katma değeri yüksek ürünlere ağırlık vermesi gerekmektedir" dedi. "Gizli zamlar var" Telekomünikasyon alanında yaşanan özelleştirme ve yüksek hacimli şirket evlilikleriyle, tüketiciye sunulan ücret tarifelerinin altında, çeşitli ve gizli zamlar olduğuna da dikkat çeken Ulusaler, Emo olarak bunlara engel olmaya çalıştıkları açıklamasında bulundu. Ulusaler, EMO Ankara Şubesi ile Anadolu ve Eskişehir Osmangazi üniversiteleri işbirliğiyle Eskişehir‘de düzenlenen "12. Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Biyomedikal Ulusal Kongresi ve Sergisi" etkinliğinin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye‘de lokomotif sanayilerin, kağıt, teknoloji, deri, gıda, içki, cam ve cam ürünleri ile bir miktar otomotiv olduğunu kaydetti. Teknolojik ürünlerin, ihraç edilen ürünler içerisindeki payına bakıldığında, ileri teknoloji ürünlerin ABD‘de yüzde 27,2 oranında yer alırken Türkiye‘de ise bu oranın 2,9 düzeyinde kaldığını ifade eden Ulusaler, Portekiz‘de bu oranın yüzde 6‘yı geçtiğini bildirdi. Ulusaler, düşük teknolojik ürünlere bakıldığında ABD‘nin ihracattaki payının yüzde 15,3 Türkiye‘nin ise yüzde 57 olduğunu anlatarak şöyle konuştu: "içinde bulunduğumuz süreçte, teknolojiye dayalı katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, kalkınmada belirleyici hale gelmiştir. Türkiye7nin ileri teknoloji ürünü, katma değeri yüksek ürünlere ağırlık vermesi gerekmektedir. Teknoloji transferinden çok, teknoloji üretimi, yeni ürünlerin geliştirilmesi olmazsa olmaz şartlardan biridir. Ayrıca, zincirleme etkisi olan sektörlere önem verilmelidir. Bunlardan biri de elektronik sektörü lokomotif olma durumundadır. Elektronik sektörü, 62 sektörü etkilemektedir. Otomotivde elektroniğin payı yüzde 36‘lara çıkabilmektedir." BİLİŞİM SEKTÖRÜ Gelişmekte olandiğersektörlerin başında da bilişimin geldiğini belirten Ulusaler, "Örneğin 1999‘da tüm sektörler yüzde 6.1 küçülürken Türkiye‘de bilişim yüzde 15 büyüme göstermiştir. Bilgisayarda notbook kullanımı hızla gelişmektedir. Yakın gelecekte avuç içi bilgisayarların da artış göstereceği beklenmektedir. İnternet kullanımı son 6 yılda 10 kat artmıştır. Yazılımda ise büyüme yüzde 20‘leri aşma noktasındadır. Türkiye, bilişim sektöründe her yıl yüzde 14 oranında büyüme göstermektedir. Aynı zamanda 35 ülkeye de yazılım ihracatı gerçekleştiriliyor" dedi. "EĞER EMO PARTİ KURARSA..." Türkiye‘de bir Türk Telekom grevi yaşandığını anımsatan Ulusaler, "Ama grevleri bu ülke unutmuş. Grevlerin hizmet üretmemekten gelen bir yaptırımı vardır. Bakanlar Kurulu, grevi erteleme kararı almadı, buna rağmen Diyarbakır ve İStanbul Valileri kapkaçı ve terörü bahane ederek resmen grev kırıcılığı yapmaktadırlar. Bunların da takipçisiyiz. Böyle hukuksuzluklara izin vermeyeceğiz" diye konuştu. Ulusaler, EMO olarak yaptıkları çalışmaları ideolojik görenlerin bulunduğunu, bunlardan birinin de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler olduğunu savunarak şunları söyledi: "Bakan Güler, bunu bizim toplantılarımızda ve TBMM‘de dile getirdi. Çok ideolojik olduğumuzu ve politik baktığımızı, hatta parti kuracağımızı söylediler. Eğer EMO parti kurarsa, AK Parti iktidarda olamaz, bunu bilsinler. Bu noktaya gelebilir EMO. Şayet EMO politika yapıyorsa, halkı için, bilim ve teknolojinin vatandaşın yararına sunulması için yapıyordur. Ona bakılırsa hayatın her alanı ideolojiktir. Piyasalaştırma ve özelleştirme, yeni dünya düzeninin bir uygulamasıdır. Buna entegre oluyorsanık ve bunu devlet politikası haline getiriyorsanız bu da ideolojiktir. Biz halkın çıkarlarına uymayan şeyleri gündeme getiriyoruz." "TARİFELERE GİZLİ ZAMLAR VAR" Ulusaler, telekomünikasyon alanında yaşanan özelleştirme ve yüksek hacimli şirket evlilikleriyle, bu sektörün kamudan özel sektöre geçtiğinin görüldüğünü dile getirerek şöyle devam etti: " Bu tekelleşme ne yazıkki halka acı bir şekilde yansımaktadır. Özellikle daha pahalı hizmet alma noktasına geliyoruz. Tüketiciye sunulan ücret tarifelerinin altında, çeşitli ve gizli zamlar var. Bunların dışında sabit ücret adı altında yansıtılan zamlar var. Yüksek zam talepleri de EMO‘nun ve bazı kuruluşların hukiki girişimleri sonucu geri çekildi, bazıları da engellendi. Tekelleşme, tedarikçilere bağımlılık getiriyor. Örneğin internet bağlantılarında Türk Telekom 2 yıllık sözleşme imzalatıyor. 2 yıldan önce aboneliğiniptali söz konusu oludğunda yüksek meblağ ödemek zorunda kalıyorsunuz. Bir diğersorun, yatırımların yapılmamasıdır. Bugün Türk Telekomu alan OGER grubu, yatırımlara pay ayırması gerekirken bunu tam anlamıyla yerine getirmemektedir. Bu hukuksal sorundur. Bunu yakında gündeme getireceğiz.
|