Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB), Türk Eczacılar Birliği (TEB), Türkiye Serbest Muhasebeciler Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odası’nın (TÜRMOB) Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası (SGGSS) Yasa Tasarısı’na karşı başlattıkları yürüyüş Ankara’da noktalandı. İstanbul ve İzmir’den “Herkese Sağlık ve Güvenli Gelecek İçin Yürüyoruz” sloganıyla 15 Ocak 2008 tarihinde başlatılan yürüyüş ile sosyal güvenlik ve sağlık hakkının yok edilmesine karşı çıkan demokratik kitle örgütleri, AKP Hükümeti’ni yasayı geri çekmesi için uyardı. Kitlenin TBMM önüne yürüyüşünün engellenmesi protesto edildi.
 

Anayasa Mahkemesi tarafından birçok maddesi iptal edilen SSGSS‘nın yakın zamanda Meclis Genel Kurulu‘nda görüşülecek olması emek ve demokrasi güçlerini harekete geçirdi. SGGSS yi protesto etmek için İstanbul ve İzmir‘den 15 Ocak 2008 tarihinde yürüyüşe geçen emekçiler, 17 Ocak 2008 tarihinde Ankara‘da Kurtuluş Kavşağı‘nda bir araya geldi. Yaklaşık 1000 kişinin yer aldığı eyleme, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Demokratik Toplum Partisi (DTP) milletvekilleri destek verdi. "Emekliliğimiz Sağlığımız Tehlikede, Herkese Sağlıklı ve Güvenli Gelecek İçin Yürüyoruz" pankartı açan ve ellerinde "Herkese güvenli gelecek hakkı", "Sağlığımızdan ve geleceğimizden vazgeçmeyeceğiz" yazılı dövizler taşıyan grup, "Yıpranma hakkını istiyoruz", "Bu yasa Meclis‘ten geçmeyecek" sloganları attı. Ziya Gökalp Caddesi üzerinden TBMM‘ye yürümek için harekete geçen gruba, polis barikat kurarak engel oldu. Soğuk havaya rağmen yaklaşık 2.5 saat Kurtuluş Kavşağı‘nda bekleyen emekçiler, Ankara Valiliği‘ni ıslık ve sloganlarla protesto etti. Barikatın kaldırılmasının ardından kortej oluşturarak yürüyüşe geçen grubun, Kızılay Sakarya Caddesi SSK İş Hanı önüne kadar yürümelerine izin verildi. Kitlenin TBMM önüne yürüme taleplerine emniyet yetkilileri tarafından "Platform adına hükümetle yalnız birkaç kişi görüşebilir" yanıtı verildi. Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı‘nı protesto eden kitle bu yanıta "Ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganıyla karşılık verilirken, platform üyeleri Meclis‘e heyet göndermeyerek Hükümet‘i protesto etti. Platform temsilcilerinin SSK İşhanı Önü‘nde yaptıkları basın açıklamasıyla protesto gösterisi tamamlandı.

"Bu Yasa Emekli Olmama Yasası"

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, konuşmasında AKP iktidarı tarafından yasalaştırılmaya çalışılan tasarının IMF tarafından halka dayatılmaya çalışıldığını belirterek, SSGSS‘nin Anayasa kadar önemli olduğunu söyledi. Çelebi, "70 milyonu ilgilendiren bu yasa Meclis‘ten çıkarsa emeklilik hakkı ortadan kalkacak. Koalisyon döneminde prim ödeme gün sayısı 5 binden 7 bin güne çıkartılmıştı. Bu uygulamayla Türkiye‘nin 50 yıl önünü gördüğünü iddia edenler, bugün yeni yasaları dayatıyor. Şimdi 7 bin gün yetmedi 9 bin gün prim ödeterek insanları emekli etmek istiyorlar. Bu ülkede 9 bin gün pirim ödemek mümkün mü? Bu yasa emekli olmama yasası " diye konuştu.

SSGSS‘nin sağlık hakkını ortadan kaldırarak sağlığı paralı hale getireceğini kaydeden Çelebi, yasanın emekli maaşlarını aşağı çekmeyi amaçladığını ve emekli olma yaşını 58‘den 65‘e çıkartarak emekliliği kaldıracak bir yasa olduğunu söyledi. Çelebi, SSGSS‘ye karşı halkın refleks göstermesi gerektiğini kaydederek, Hak- İş ve Kamu- Sen gibi diğer emek örgütlerini birlikte mücadele etmeye çağırdı.

"Direniş Sürecek"

TTB Merkez Konseyi Başkanı Gencay Gürsoy da, "Yalan yanlış hesaplar üzerine kurulu yasa" olarak nitelendirdiği SSGSS yasa tasarısı ile ilgili olarak AKP Hükümeti‘nin bilimsel görüşleri ve uyarıları dikkate almadığına dikkat çekti. Gürsoy, yürüyüşün engellenmesine karşı tepkisini sert bir şekilde dile getirerek,"IMF ve Dünya Bankası‘na karşı son derece anlayışlı olan iktidar, halkın temsilcilerine karşı, çalışanların temsilcilerine karşı kendileri de bu yasadan yana olması gereken polisleri diziyorlar. Ne olursa olsun biz direnişimizi sürdüreceğiz. Bu yasa örgütlerin menfaatleriyle ilgili değildir" dedi.

Tasarının yasalaşması halinde ekonomideki "kara deliğin" giderek daha da büyüyeceğini vurgulayan Gürsoy, şöyle konuştu:

"Hükümet tabiriyle kara delik sosyal devlettir. Bunların sözünü ettiği kara delik bu yöntemlerle daha da büyüyecektir. Sağlık alanına yapılan harcamaların yüzde 80‘i uluslararası sermayeye kaynak aktarmakla gidiyor. Harcamalar artıyor. Emekliliği uzatarak bunu önleyemezsiniz. Artık eylem zamanı. Artık bunu durdurmak için kitlesel takviyeye, kitlesel desteğe ve kitlesel iradeye, kararlılığa ihtiyaç var."

"Şimdi Direnişi Büyütme Zamanı"

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, 3 gündür sürdürülen yürüyüşün AKP Hükümeti‘ne karşı yapılan bir yürüyüş olduğunu vurgulayarak, şunları ifade etti:

"3 gündür yollardayız. İstanbul‘dan İzmir‘den başlattık yürüyüşümüzü. Kocaeli‘deydik, Bursa‘daydık, bugün buradayız. Bugün burada bulunan insanlar omuzlarını birbirine yaslamış insanlardır. Omuzları arasındaki boşluklar en az olan insanlardır. Biz birbirimizle gönül birliği yaptık. Yüreklerimizi birbirine değdirdik. Bu yürüyüş AKP karşı bir yürüyüştür. AKP‘nin sağlıkta reform olarak uydurduğu yasa tasarısına karşı bir yürüyüştür. Bu yürüyüş AKP politikalarına, gericiliğe karşı bir yürüyüştür. Bu yürüyüş emperyalizme karşı bir yürüyüştür. Bu yürüyüş namuslu insanların yürüyüşüdür. Geleceğimizi karartmayacağız diyenlerin yürüyüşüdür. Bu yürüyüş parasız sağlık isteyenlerin yürüyüşüdür. Bu yürüyüş çocuklarımız için yürüyüştür, geleceğimiz için bir yürüyüştür. Ama bu yeterli değildir. Şimdi bu yürüyüşü, direnişi büyütme zamanıdır. Şimdi mücadele etme zamanıdır, şimdi yürekleri birleştirme zamanıdır. Şimdi hep birlikte haykırma zamanıdır."

"Yasa eski yasaya rahmet okutacak"

KESK Örgütlenme Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ise SSGSS‘nin hükümetin jakoben yaklaşımı çerçevesinde oluşturularak halkın huzuruna getirildiğini ifade ederek, yasaya karşı hükümetin duyarsız kalmasını eleştirdi. Hükümeti "aymazlıkla" suçlayan Daşdemir, "Anayasa Mahkemesi, Hükümet tarafından hazırlanan gene aynı yasanın bazı hükümlerinde değişiklik öngördü, ancak hükümet aynı jakoben yaklaşımla, bu yasayı eski yasaya rahmet okutturacak kadar gericileştirerek daha da sağlığa zararlı hale getirerek gündemimize oturtmuştur" dedi.

Daşdemir, hükümet tarafından çıkartılan yasaların hükümetle birlikte püskürtüleceğini söyledi. Başbakan Erdoğan‘ın yasa tasarısıyla ilgili açıklamalarının gerçekleri yansıtmadığını dile getiren Daşdemir, " Başbakan‘ın eğer bu yasa geçmezse 20 yıl içinde Türkiye ekonomisi iflas edecek. Bu şu anlama geliyor. Anayasal güvence altında ya da sosyal devletin temel yükümlülüğü niteliğinde olan halkın sağlığı, devlet yükümlülüğünde olması gerekirken, liberal politikaya peşkeş çekilecek, sosyal devlet anlayışı tavsiye edilecektir. AKP sadece sağlığa değil, emekçilere, geleceğe, beklentilere, umutlara zararlıdır."

Fotoğraflar