MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 ANKARA ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AFYONKARAHİSAR   ANKARA   ÇANKIRI   ERZİNCAN   ERZURUM   KASTAMONU   KAYSERİ   KIRŞEHİR   KONYA   NEVŞEHİR   SİVAS   TOKAT   YOZGAT   AKSARAY   KIRIKKALE 
 

 
HUKUKİ DESTEK
 

EMO Ankara Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 2023.4

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

EMO, "TÜRBANIN ARKASINDAKİ GÖLGE OYUNUNA" DİKKAT ÇEKTİ (WWW.HABERVİTRİNİ.COM, 31.01.2008)


YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Toplum "üniversitelerde türban serbest bırakılsın mı bırakılmasın mı", "şeriat gelecek, laiklik gidecek", "ilerici-gerici", "çağdaş-yobaz", "demokrat-anti demokrat" türü kamplaşmalarla ayrıştırılmaya çalışılırken asıl sorunlar gözardı ediliyor"
 

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi tarafından yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: Yıllarca beslendikleri Türk-İslam sentezcilerinin isteklerini emir telakki eden, tabanlarını kaybetmemek için çeşitli atraksiyonlar yapan AKP Hükümeti, emekçilerin önünde bulunan temel sorunları gizlemek ve tepkilerini törpülemek için son kozlarını da oynamaktadır.

Toplum "üniversitelerde türban serbest bırakılsın mı bırakılmasın mı", "şeriat gelecek, laiklik gidecek", "ilerici-gerici", "çağdaş-yobaz", "demokrat-anti demokrat" türü kamplaşmalarla ayrıştırılmaya çalışılırken  uzun zamandır demokratik kitle örgütlerinin, işçi ve memur sendikalarının tepkisini çeken sosyal güvenlik yasası gelecek hafta sessiz sedasız Meclis komisyonunda ele alınacak ; Dünya Bankası, İMF ve işverenlerin talepleri doğrultusunda "mezarda emeklilik" dayatmasını emekçilerin önüne büyük bir aymazlıkla konacaktır. Hükümetin, TİSK‘in, TÜSİAD‘ın, MÜSİAD‘ın, TOBB‘un ve diğer işveren örgütlerinin istediği de budur. Oysa işveren "bu kadın işçinin başı açık sömürürüm", "bu kadın işçinin başı kapalı sömürmem" demez işçinin artık değerini cinsiyetine, milliyetine, ırkına, mezhebine bakmadan sömürür.

AKP Hükümeti halkı türban gündemiyle oyalayarak emekçilerin, üretenlerin elindeki tüm kazanımları yok etmek; ABD yörüngesindeki politikalarını rahatça hayata geçirmek; Kürt sorununa barışçı çözüm bulmak yerine şiddet ve baskı yolunu uygulamak, özelleştirmeler ve talan ile kamunun elindeki son işletmeleri sermayedarlara peşkeş çekmek yönündeki politikaları türbanın arkasında gölge oyunu olarak uygulanmaktadır.

AKP Hükümeti, 1950‘li yıllarda gerici-bezirgan-toprak sahibi-sermayedar ile kol kola yürüyen DP geleneğini 1980 darbesinden sonra Türk-İslam sentezi, yeşil sermaye, gerici kadrolaşma yoluyla doruğa çıkartmışken, şimdi de % 47‘lik oy ile "siz isteyin bu ülkeye şeriatı bile getiririz" diyen Adnan Menderes‘i aratmayacak uygulamalar ve çatışma kültürü yayma politikası içine girmektedir.

Üniversitelerin önünde pek çok sorun varken, gerici ve ırkçı gruplar üniversite öğrencilerine satır ve demirlerle saldırırken üç maymunu oynayanların, 12 Eylül ürünü YÖK koltuğu üstünden erk kullananların niyetleri bellidir. Ele alınıp ilk çözülmesi gereken meselenin türban meselesi olduğunu iddia eden AKP Hükümeti‘ne üniversitelerin içinde bulunduğu temel sorunlarla ilgili bazı hatırlatmalarda bulunmak isteriz: "Üniversiteler kamusal hizmet üretmekten uzaklaştırılarak öğrencilere müşteri gözüyle bakılmakta yani üniversiteler ticarileştirilmekte. Kamu üniversitelerine kaynak aktarılmazken, özel ve vakıf üniversitelerine trilyonlarca lira teşvik verilmekte kamu üniversiteleri ve özel üniversiteler arasında eşitsizlikler gittikçe derinleştirilmektedir. 12 Eylül darbecilerinin, üniversite gençliğini cendere altına alma düşüncesi ile hayata geçirdiği YÖK‘ün, anti-demokratik, baskıcı yapısı bugün de aynen devam etmekte. Üniversitelerde özgür düşünce, araştırma, tartışma, sorgulama kültürü yerine ezberci, emre itaat edici bir kültür hakim olmakta, gerici akademik kadrolaşma nedeniyle pek çok tabela üniversitesi lise düzeyinde eğitim vermekte. Türkiye üniversitelerinde öğretim elemanları ağır bir ders yükü altına sokularak araştırmacı, bilimsel kimliklerinden uzaklaştırılmaya çalışılmakta. Akademik özgürlüklerin ve özerkleşmenin önünde kocaman bir kaya gibi duran YÖK üniversitelerdeki sorunların temelini oluşturmakta. Parasız eğitim anlayışı terk edilerek paran kadar oku, paran varsa oku anlayışı topluma empoze edilmektedir."

Düzenleme Çare Değil, Çaresizliktir!

Ekonomik krizin kapıda olduğu şu dönemde, işsizliğin % 20‘lere dayandığı, üniversite kapılarında milyonlarca gencin büyük umutsuzluklarla beklediği, dershanelere trilyonların aktarıldığı, özelleştirmelerin, talanın büyük bir aymazlık ile yapıldığı, açlığın ve sefaletin kol gezdiği bir Türkiye‘de en önemli sorunun türban sorunu olmadığı gün gibi aşikardır. Üniversitelerde okuyan gençlerimizin birincil sorunu başların açık ya da kapalı olması değil, nitelikli, parasız, bilimsel eğitim ve eğitim sonrası istihdamdır. Ekonomi politikalarını IMF ve Dünya Bankası‘na teslim edenlerin yapmaya çalıştıkları düzenlemeler üniversite gençliğinin sorunlarına çare değil, iktidarın çaresizliğidir.

Özgürlükten, eşitlikten, barış ve kardeşlikten yana olan demokratik güçler bu oyuna gelmemelidir. Keskin kamplaşmaların emek örgütlülüğünü ve gücünü parçalayıcı bir unsur olduğu çok iyi görülmeli ve sümen altı edilen başta yolsuzluk, iktidar yanlısı kadrolaşma, siyasete müdahale, özgür düşüncenin önünde duran anti demokratik yasaların değiştirilmemesi ve çeteleşme çok ciddi sorunlardır. Bunların yanı sıra, enerji alanındaki dışa bağımlılık ve Türkiye‘nin nükleer çöplük yapılma istek ve düşüncelerine karşı çıkmak, demokratik özgür eşitlikçi bir Türkiye için çalışan, yüreği atan herkes için bir görevdir."

 

Bağlantılar

www.habervitrini.com/default.asp
 


“SANAL ÇALIŞANLAR GELİYOR” RPA: ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ

21.07.2023
 


Çok Okunanlar


EMO ANKARA ŞUBESİ 26. DÖNEM YÖNETİM KURULU BAŞKANI PROF DR. ŞEREF SAĞIROĞLU`NA BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜM BAŞKANLIĞINA ATANMASINDAN DOLAYI TEBRİK ZİYARETİ

TÜRK TELEKOM A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NATO VE TAFİCS GRUP MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARETTE BULUNULDU

TÜRK TELEKOM A.Ş. ANKARA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARET

KAMUSAL SİBER SAVUNMA DERNEĞİ’NDEN ŞUBEMİZE ZİYARET

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN

8. SAMSUN İNŞAAT FUARI DÜZENLENİYOR

Okunma Sayısı: 1276


Tüm Yazılı Basında Odamız

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.