AKP Hükümeti tarafından emekçilere dayatılan ve önümüzdeki günlerde Meclis Plan Bütçe Komisyonu’nda ele alınarak yasalaştırılması gündemde olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası, Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi tarafından düzenlenen bir panelle tartışıldı.
Geçen sene yitirdiğimiz üyemiz Serdar Aykın anısına İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Rüştü Özal Salonu‘nda 13 Şubat 2008 tarihinde gerçekleştirilen "Sosyal Devlet mi, Tüccar Devlet mi?" başlıklı panele Emekli-Sen Genel Başkanı Veli Beysülen, Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Atalay ve EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş konuşmacı olarak katıldı. Panelden önce Serdar Aykın ile ilgili yapılan konuşmalar salondakilere duygulu anlar yaşattı. Serdar Aykın‘ın eşinin de katıldığı ve duygusal bir konuşma yaptığı toplantıda söz alan Serdar Aykın‘ın arkadaşı Yasemin Demet, Serdar Aykın ile birlikte 10 yıl çalıştıklarını belirterek "kendisini saygı ile anıyorum" dedi. Yasemin Demet şöyle konuştu, "EMO Ankara Şubesi‘nin seçime hazırlandığı şu günlerde birbirimizi kırmamak gerekiyor. Hep birlikte nasıl omuz omuza vermemiz gerektiğini düşünmeliyiz. Üyelerimizi ölmeden de analım. Üyelerimiz için en genç sicil numaralarına göre ‘Yaşarken Analım‘ adı altında paneller düzenleyebiliriz." Panel yöneticisi Elektrik Mühendisi Esen Ergin‘in "Serdar Aykın‘ı saygıyla anıyoruz aramızdan çok genç ayrıldı" sözlerinin ardından panele geçildi. ATO Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Atalay, sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası konusunda çalışanlar aleyhine gerçekleştirilen düzenlemelerin IMF ve Dünya Bankası‘nın direktifleriyle hayata geçirildiğini belirterek, "Eğer yaşananlar sağlıkla ilgili bir sorun olsaydı biz Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile görüşüyor olurduk. Sağlık sisteminiz biz IMF ve Dünya Bankası ile görüşüyoruz" dedi. Getirilmek istenen yasa ile sağlığın bir hak olmaktan çıkartılarak piyasalaştırıldığını; yatarak tedavi uygulamalarında katılım payı alınmaya başlanacağını belirten Atalay şunları söyledi, "Biz bu uygulamalara mecbur değiliz. Bu devlet, tüccar asosyal, vatandaşına geçmiş olsun dilemeyen bir devlete dönüştürülmek isteniyor. Türkiye‘de sağlığa 21 milyar dolar ödeniyor. AKP Hükümeti iktidara geldiğinde bu harcama 11 milyar dolarken 21 milyar dolara fırlamıştır. Peki bu para nerede? Bu para özel hastanelere aktarılıyor. Yabancı sermayenin sağlık sistemimize girmesi için çalışıyorlar." "SSK bilerek zarar ettirildi" Panelin düzenleniş tarihinin DİSK‘in kuruluşunun 42. yılına denk gelmesine dikkat çeken DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Veli Beysülen, 1970‘li yıllarda sosyal devletin nasıl törpüleneceğinin tartışılmaya başlandığının altını çizerek, "Sosyal güvenlik ve sağlık alanı piyasanın vahşi koşularına bırakılması için çalışmalar sürüyor. Amaç uluslar arası sermayenin isteklerine onay vermek ya da Türkiye‘deki sağlığı uluslar arası sermayenin hizmetine sunmaktır. Türkiye‘de sürekli olarak kara delik olarak gösterilen sosyal güvenliğe bütçeden aktarılan pay yüzde 11.3 civarında iken, AB ülkeleri ortalaması yüzde 40‘tır. Asıl sorun kayıt dışı ekonomidir, işverenden vergi ve SSK primi toplanamamasıdır. İşverenin ödemesi gereken prim cezaları hükümetler tarafından affedilmiştir" dedi. SSK‘nın yapılan uygulamalarla bilinçli olarak zarar ettirildiğini öne süren Veli Beysülen şöyle konuştu, "Yönetenler SSK mallarını birilerine peşkeş çektikleri için, yatırım yapmadıkları için SSK zarar ettirildi. SSK hastaneleri sahiplerine danışılmadan AKP Hükümeti tarafından gaspedildi. Ranta, faize ödenen para gözden kaçırılarak kara deliklerin tek sebebi sosyal güvenliğe aktarılan para olarak açıklanarak insanların kafaları bulandırılıyor." Getirilmek istenen yasanın bazı maddelerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini anımsatan Veli Beysülen, "2. AKP Hükümeti Anayasa Mahkemesi‘nin iptal ettiği maddeleri de içeren yasayı tekrar hazırladı. Yeni maddeler Anayasa Mahkemesi‘nin iptal ettiği maddelerin de gerisinde düzenlemeler içeriyor. Yapılmak istenen sağlıkta dönüşüm değil yıkımdır. Sağlık paralı hale getiriliyor" diye konuştu. Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş da yaptığı konuşmada yapılmak istenen yasal düzenleme ile sağlığın alınıp satılabilen bir hizmet haline dönüştürülmek istendiğini söyledi. Yasa ile sosyal haklardan oldukça geri adım atılmasının söz konusu olduğuna dikkat çeken Pektaş şunları söyledi, "Seçilerek iktidara gelenlerin kulaklarına bir yerlerden fısıldandığı şekilde yasal düzenlemeler yapılıyor. Sıradan insanın aleyhine olan konularda başka güçlerin istekleri ile yasalar yapılıyor. İstenilen şu, işveren insanları istediği gibi çalıştırıp karşılığında güvence vermesin. Sağlık en temel doğal hakkımızdır. Sağlığın ve sosyal güvenliğin ticarileştirilmesi değil herkesin eşit ve ulaşabileceği bir sağlık sitemi düzenlenmeli." Panelistlerin konuşmalarının ardından söz alan katılımcılar da yasayı eleştiren konuşmalar yaptılar.
|