|
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) 41. Dönem Yönetim Kurulu, Nükleer Santral İhalesi sonrası bir basın açıklaması yaptı. İhale için sadece tek teklif gelmesinin eleştirildiği açıklamada, "Yazı da gelse tura da gelse yapacağız‘ söylemiyle, her türlü keyfiliğe açık düzenlemelerle, nükleer santral yapma inadı ihale salonunda kırılmıştır. Hukuki, etik ve toplumsal yarar açısından tek teklifle ihalenin sürdürülmesi mümkün değildir. Artık gereksiz inatlara son verilip nükleer santral yapımından vazgeçildiği ilan edilmeli, Türkiye‘nin enerji alanında biriken sorunlarına ciddi ve gerçekçi çözümler aranmalıdır" denildi. İhalede teklif veren grubun, Türkiye açısından da ciddi tehdit unsuru olarak görülen, İğdır‘a 30 kilometre mesafedeki Ermenistan‘daki Metsamor nükleer santralı işletmecisi olmasının kaygı verici olduğu belirtilen açıklamada, Metsamor‘un, "ömrünü tamamlamış, sık sık arıza yapan ve daha önce de devre dışı bırakılmış olmasına rağmen enerji ihtiyacı nedeniyle çalıştırılmakta ısrar edilen, uluslararası çevrelerce de kapatılması gündeme getirilen bir nükleer santral"‘ olduğu hatırlatıldı. EMO 41. dönem Yönetim Kurulu‘nun basın açıklamasında, ihalede teklif veren tek firma olan Rus Atomstroyexport hakkında değerlendirmelere de yer verildi. Atomstroyexport‘un, Rusya Federasyonu Atom Enerjisi Bakanlığı‘nın 1998 yılında aldığı kararla Rus nükleer santral teknolojisini yurt dışına daha etkin olarak ihraç etmek üzere, Sovyetler döneminde faaliyet gösteren iki kurumun birleşmesiyle oluşturulduğu hatırlatılan açıklamada şöyle denildi: "Bu şirketin faaliyet gösterdiği ülkeler, Bulgaristan, eski Doğu Almanya, Finlandiya, Macaristan, Polonya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Küba, Libya, Kuzey Kore, İran, Çin, Hindistan, Kazakistan ve Ukrayna‘yı kapsıyor.Şirketin bu ülkelerde yürüttüğü santral projelerinden; Doğu Almanya ve Slovakya‘daki toplam 1980 megavatlık 6 ünite devre dışı bırakılmış, 9 ülkedeki toplam 17 bin 160 megavatlık nükleer santral yapımı durdurulmuş, bir ülkedeki 1280 megavatlık nükleer santral kurulum ihalesi de ertelenmiştir. Halen 5 ülkede 10 bin 800 megavatlık 22 nükleer ünite devrede bulunmaktadır. Şirket; hazırlık, başlangıç aşaması, inşa halinde olanlar gibi süreci devam eden 10 bin 920 megavatlık nükleer santral projesi portföyüne sahip bulunuyor." Türkiye‘ye Ermenistan‘dan elektrik ithalatı yapma talebiyle de gündeme gelen Atomstroyexport‘un, 2007 yılında Rus Inter Rao şirketiyle stratejik işbirliği anlaşması imzaladığı kaydedilen EMO açıklamasında, anlaşmaya göre yurt dışında nükleer santralı Atomstroyexport‘ın yapacağı, işletmesini ise Inter Rao şirketinin üstleneceği, bu bağlamda, Inter Rao şirketinin, 2003 yılından beri Ermenistan‘daki sorunlu Metsamor nükleer santralını işlettiği bilgilerine yer verildi. Halihazırda hem doğalgaz hem de elektrik üretimi açısından Türkiye‘nin Rusya‘ya ciddi şekilde bağımlı olduğu kaydedilen açıklamada, "İhalede tek teklifin Rusya‘dan gelmesi nükleer santral kurulumundaki dışa bağımlılık ve kaynak çeşitlendirmesi gerekçelerini de yok etmiştir" denildi. "Çözüm nükleer santral değil" EMO Yönetim Kurulu‘nun basın açıklamasında, enerji alanındaki açmazların çözümünde yolun nükleer santral kurmaktan geçmediği uyarısı yer aldı. Bu bağlamda şu sözlere yer verildi: "Nükleer santral hayali ile daha fazla zaman kaybedilmeden gerçekçi yatırımlara dönülmelidir. Bunun için de Türkiye‘nin kendi yerli kaynaklarının öncelikle değerlendirilebilmesinin yolu bulunmalıdır. Bu yolun da serbest piyasa ve özelleştirme uygulamalarından geçmediği 2002 yılından bu yana yatırımsızlık ortamında kalınmasından net olarak görülmektedir. EMO olarak, nükleer santral ihalesinin iptal edildiğinin bir an evvel açıklanmasını, derhal kamunun inisiyatif alarak yerli kaynakları değerlendirmek üzere yatırımlara başlanmasını talep ediyoruz" (Kaynak Elektrik; 01.10.2008)
|
|
|