TMMOB Bursa İKK, BESOB ve TOKİ tarafından yapılması planlanan "Bursa Büyük Sanayi Sitesi" hakkında mahallinde (Kestel Gözede Köyü civarında) 22 Ocak 2009 tarihinde basın açıklaması yaptı. Şube Yönetim Kurulu Saymanı Hasan Azar'ın katıldığı basın açıklamasında ayrıca Osmangazi Ziraat Odası, Kestel Ziraat Odası, Gözede Köyü Muhtari ve TEMA Vakfı Bursa Temsilciliği de vardı.
BASIN AÇIKLAMASI Bursa‘da 1960‘lı yıllardan itibaren sanayinin önemi artmış, kentin nüfus ve kentsel gelişimi hızlı bir değişime uğramıştır. Bursa Türkiye ortalamasının üzerinde bir nüfus artışıyla Türkiye‘nin en hızlı gelişen kentlerinden biridir. Bu hızlı nüfus artışının en önemli nedeni ilin sürekli olarak göç almasıdır. İlin göç almasındaki en önemli etken ise, ticaret ve sanayi açısından gelişmiş olmasıdır. Bursa, ülke ekonomisine sağladığı katma değer açısından 4., sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında ise 5. sırada yer almaktadır. Büyük tüketim merkezlerine yakınlığı, pazarlama imkânlarının uygunluğu, yoğun ürün ihracı nedeniyle ilde entansif bir tarım uygulanmaktadır. Tüm sanayileşmiş kentlerde olduğu gibi Bursa‘da da 1970‘li yıllardan itibaren başlayan sanayileşme ve sanayileşmeye bağlı hızlı nüfus artışı verimli tarım arazilerinin hızlı bir şekilde yok olmasına neden olmuştur. Bu da kentte ekolojik ve ekonomik açıdan önemli kayıplara yol açmaktadır. Son günlerde basında Bursa‘daki esnaf ve sanatkârları bir araya toplamak ve işyeri açmak amacıyla BESOB‘nin çalışmalar yaptığı yer almaktadır. Öncelikle bu çalışmaları memnuniyetle karşıladığımızı belirtmek istiyoruz. BESOB ve Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı‘nın (TOKİ) ortaklaşa çalışmalarıyla Bursa Kestel Çataltepe mevkiinde Çataltepe, Burhaniye, Gözede, Aksu Köyleri alanları içerisinde kalan toplam alanı yaklaşık 600 hektarlık (yani 6.000 dönümlük) alanda esnaf ve sanatkârlar için 4.000 işyeri yapılması planlanmaktadır. Ancak aşağıda ayrıntılı olarak belirteceğimiz nedenlerle seçilen yerin çok yanlış olduğunu belirtmemiz gerekir. Bu alanın 5.400 dönümü tamamen tarım arazisi, kalan 600 dönüm ormanlık alanıdır. İlgililerin ifadesine göre İnşaat tamamlandığında bu alandaki nüfus yoğunluğu 60.000 olacaktır. Batı-doğu istikametinde devam etmekte olan Bursa-Ankara karayolu söz konusu proje alanını ikiye bölmektedir. Yolun sağında yer alan araziler dikili tarım ve meyve fidanlıklarından oluşmaktadır; yolun solundaki alanlar ise mutlak tarım arazileridir. Yolun sağ ve sol kısmındaki taban araziler düz ve düze yakın hafif eğimli alkalilik ve taşlılık problemi olmayan mutlak tarım arazileridir. Bu arazilerin sulanabilmesinde DSİ ve Köy Hizmetleri kurumlarının çalışmaları mevcuttur. Değerli Basın Mensupları, kısaca belirtmek gerekirse itiraz ettiğimiz nokta proje alanının 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanım kanununun tanımladığı mutlak tarım arazisi ve dikili tarım arazisi olmasıdır. Öte andan proje alanı Nilüfer Çayının başlangıç havzaları içerisinde yer almaktadır. Nilüfer Çayının temizlenebilmesi, eski haline dönüştürülebilmesi için yoğun çaba harcanırken, buraya taşınacak 60.000 nüfusla çevrenin kirlenmesini göz ardı etmek mümkün değildir. Bu alanın olumsuz başka bir yanı da ileriki yıllarda DSİ Bölge Müdürlüğünce baraj kret kodu yükseltilerek Bursa içme suyu olarak düşünülen barajın etki alanı içerisinde kalacak olmasıdır. Sonuç olarak belirmek gerekirse 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanununun mutlak tarım arazisi ve dikili tarım arazisi üzerinde 60.000 nüfuslu bir yerleşim alanı yaratılmak istendiğinin unutulmamasını, bu nedenle konunun işin başlangıcında bir kez daha çok dikkatlice tetkik edilmesini temenni ediyor; söz konusu projeden vazgeçilmesini aksi halde yargı ve hukuk mücadelesi başlatacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. İlhan DEMİRÖZ Fuat SARI ZMO Bursa Şube Başkanı Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Fevzi FIRTINA Şaban UYAR Kestel Ziraat Odası Başkanı Tema Bursa Temsilcisi
|
Fotoğraflar |
|
|
|
|
|