YAZILI BASINDA ODAMIZ

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi‘nde çıkan ve 8 kişinin yaşamını yitirdiği yangının ardından savcılığın talebiyle bilirkişi olarak atanan Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Saadet Alkış hakkında suç duyurusunda bulundu.

EMO avukatı Hayati Küçük, Saadet Alkış hakkındaki suç duyurusu dilekçesini, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı‘na gönderilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına teslim ettiklerini bildirdi. Suç duyurusu dilekçesinde, Yrd. Doç. Dr. Saadet Alkış‘ın, Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi‘nde çıkan yangın sonrası Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından atanan bilirkişi heyeti içinde yer aldığı, bu kişinin yangından bir gün sonra heyetle birlikte olay yerindeki incelemelerin ardından yazılı ve görsel basına çeşitli açıklamalarda bulunduğu ve açıklamalarını aynı akşam televizyon programlarına katılmak suretiyle sürdürdüğü bildirildi.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA
Yrd. Doç. Dr. Saadet Alkış‘ın, yaptığı açıklamalarda, "Yangınla ilgili detaylı bir araştırma yaptık. Elektrik kontağından oluşmuş yangın söz konusu. Ama herhangi bir kişiye ya da nedene dayalı bir hasar yok. Binanın yapısı bu tür hasarı vermekte. Bu binanın yapılması hastane yetkililerinin sorunu değil. Binayı yapan firmaların öncesine gidilmesi, güvenlik önlemlerini onların alması gerekiyordu" gibi ifadeler kullandığına değinilen dilekçede, şu görüşlere yer verildi:

"Henüz bilirkişi raporu dahi hazırlanmadan, yangının çıkış nedeni elektrik kontağına bağlanmış ve kimsenin sorumluluğu bulunmadığı, binanın yapılmasının öncesindeki firmaların araştırılması gerektiği gibi sözlerle, soruşturmayla ilgili resmi bilirkişilik görevinin ötesinde bilgileri kamuoyuna yansıtmıştır. Resmi bilirkişiler, TCK‘ya göre kamu görevlisidirler ve yaptıkları inceleme ve araştırma sonucunda oluşan görüşlerini bir rapor haline getirerek, kendilerini atayan hakim ya da cumhuriyet savcısının yardımcısı konumundadır. Görevleri ise çözüm uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren konularda, kendilerini bilirkişi olarak atayan mercinin sorduğu soruları aydınlatmaktır. Resmi bilirkişilerin görevlerinin, bir soruşturma ya da kovuşturmaya yönelik olması nedeniyle, soruşturmayı ya da yargılamayı etkilemeyecek şekilde hareket etmeleri ve kendilerine verilen görevle ilgili bilgi ve belgeleri sır olarak saklama yükümlülükleri bulunmaktadır. İnceledikleri olayla ilgili kamuoyunu şu ya da bu şekilde yönlendirecek açıklamalarda bulunmak bilirkişilerin görevleri olmadığı gibi, böyle bir davranış, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacaktır."

Suç duyurusu dilekçesinde, ayrıca bu olayın Yrd. Doç. Dr. Alkış‘ın güvenirliğini kaybetmesine neden olduğu gibi, davranışının, "Görevi kötüye kullanma ve göreve ilişkin sırrın açıklanması" fiillerini oluşturduğu öne sürüldü.

(Bursa Hakimiyet; 03.06.2009)