|
Nükleer karşıtı mücadelenin simgesi haline gelen Sanatçı Kazım Koyuncu, ölümünün 4. yılında çeşitli etkinliklerle anılıyor. Çankaya Belediyesi, Mülkiyeliler Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Nükleer Karşıtı Platform, AFSAT, Artvinliler Derneği, Halkevleri ve Denizin Çocukları “Kazım Koyuncu İçin Sokağa Şarkı Söylüyoruz” ana teması kapsamında ilk anma etkinliğini gerçekleştirdi. Basın açıklaması ve fotoğraf sergisi açılışı ile bugün başlayan Kazım Koyuncu Anma Programı, 27 Haziran Cumartesi günü Yüksel Caddesi’nde 17.00-21.00 saatleri arasında düzenlenecek etkinlikler ile tamamlanacak.
Kanser hastalığı sonucu yaşamını yitiren Koyuncu anısına planlanan etkinlikler ölüm yıldönümü olan 25 Haziran‘da başladı. Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde 25 Haziran Perşembe günü öğle saatlerinde yapılan basın açıklamasının ardından Konur Sokak‘ta Kazım Koyuncu anısına, Kazım Koyuncu fotoğraflarının da yer aldığı "Çernobilden Geriye Kalan, Derelerin Kardeşliği, Munzur, Alliona, Zeugma, Hasankeyf" başlıkları altında fotoğraf sergisi açıldı. Koyuncu anısına düzenlenen kitlesel basın açıklamasında "Nükleere inat, yaşasın hayat" sloganı atılırken, Fındıklı Dereleri Koruma Platformu Ankara Yürütme de "Derelerimize, kültürümüze, geleceğimize sahip çıkıyoruz" pankartı açtı. İnsan Hakları Anıtı önünde toplanan katılımcılara hitap eden Fotoğraf Sanatçısı Mehmet Özer, 25 Nisan 1986 tarihinde Çernobil Nükleer Santralı‘nda meydana gelen patlamanın ardından Sanatçı Kazım Koyuncu‘nun radyasyonun ölümcül dalgalarına maruz kaldığını anımsatırken, "Binlerce Karadenizli kanserin pençesinde kıvranıyor" diye konuştu. Özer Kazım Koyuncu‘nun şu sözlerini anımsattı: "Şarkılar, politikadan, sistemden, kurumlardan daha güçlüdürler. Hayatın sonuna kadar kalabilirler. Temizdirler ve birçok güzel şeye sebep olabilirler. İktidarlar, sistemler yıkılabilir, devirler değişebilir. Şimdi dünyayı yönetenler kısa bir süre sonra üstelik bütün kötülüklerine rağmen unutulabilirler. Savaşlar, katliamlar, ölen öldürülen çocuklar gördük. Kendi dilini, kendi kültürünü, kendisini kaybeden insanlar ve topluluklar gördük. Yanan kentler, köyler, ormanlar, hayvanlar gördük. Yoksul insanlar, ağlayan anneler, babalar, her gün bile bile sokaklarda ölüme koşan tinerci çocuklar gördük, biz de öldük. Ama her şeye rağmen bu dünyada şarkılar söyleyebildik. Teşekkürler Dünya." İnsanlığın ihtiyacı, doğayı ve dünyayı yaşatmaktır TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu adına basın açıklaması Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreteri Ali Hakkan tarafından okundu. "Sanata, sanatçıya, insana, doğaya saygısı olmayanların dünyasında, Kazım Koyuncu aramızdan ayrılalı 4 yıl oldu. Açıklamada, "Türkiye‘yi 12 Eylül karanlığı, üniversitelerimizi YÖK karabasanı, Karadeniz kıyılarımızı Çernobil bulutları kirletirken önlem olarak adaçayı içenler şimdi kaybettiğimiz değerlerin hesabını verebilecek mi?" diye soruldu. Açıklamada, şöyle denildi: "Korku, baskı, şiddet ve sindirme politikaları ile susturulan toplumun muhalefet dinamiklerinin ortadan kaldırılması, bilimin ve aklın yol göstericiliğine en fazla ihtiyaç duyulan bir dönemde cuntacı/otoriter yönetimlerle akıl dışı kararlar alınmasının sonuçları ne yazık ki yıllar sonra teker teker ölümler olarak görülmektedir. Nükleer lobicilere teslim olmuş bütün politikacılar, bugün hala antidemokratik kararlar alma mekanizmalarında ısrar eden bütün sorumlular, bilimsel bilginin değil ulemanın ve sermayenin sesi olanlar Çernobil ölümlerinden sorumludur. Birinci Çernobil patlayan santralı, ikinci Çernobil ise bütün aymaz sorumlulardır." İhtiyaç olarak dayatılan nükleer santrallarının siyasi tercih olduğu belirtilen açıklamada, kirli teknoloji, kirli ilişkiler, kirli enerji, kirli siyaset istenmediği vurgulandı. Ne Kuzey Kore‘de, ne İran‘da, ne İsrail‘de, ne ABD‘de ne de Türkiye‘de nükleer santral, nükleer sızıntılar, nükleer kazalar ve nükleer ölümler olmaması istendi. İnsanlığın ihtiyacı olan enerjinin sadece bir meta olarak düşünüp, eğitimden sağlığa, iletişimden suya kadar her şeyi ticarileştirmeye çalışan küresel kapitalizm ve onun işbirlikçilerinin "havayı, suyu, nehirleri, dereleri, ormanları sermayeye servis yapmak için sabırsızlandıkları" belirtildi. "Aynı çevreler bugün ‘Bize enerji lazım‘ diyerek yeni Çernobillere davetiye çıkarmaktadırlar. Biliyoruz ki, onlara enerji değil ticari meta lazım" denilen açıklamada, şu vurgulara yer verildi: "İnsanlığın ihtiyacı eldeki ve doğadaki kaynakları sermayeye sunulacak kaymak olarak görmek değildir. İnsanlığın ihtiyacı yeraltını ve yerüstünü delik deşik edip çocuklarımıza ve gelecek kuşaklara yaşanmaz bir dünya bırakmak değildir. İnsanlığın ihtiyacı ne pahasına olursa olsun sermayeye kar sağlamak, insan kanını petrolden ucuz yapmak, suyumuzu ve havamızı kirletmek değildir. İnsanlığın ihtiyacı, insanlığı kar uğruna, rant uğruna, güç uğruna öldürmek değildir. İhtiyacımız insanları, doğayı ve dünyayı yaşatmaktır." Koyuncu‘yu anma etkinlikleri, 27 Haziran Cumartesi günü Yüksel Caddesi‘nde 17.00-21.00 saatleri arasında düzenlenen bir dizi etkinlik ile sürdürülecek. "Akordeon ve Tulum" ile yapılacak müzikli açılışın ardından TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Artvinliler Derneği, Nükleer Karşıtı Platform ve Mülkiyeliler Birliği adına konuşmalar gerçekleştirilecek. Anma etkinliğinde Şair Ahmet Telli, Yazar Temel Demirer, Fotoğraf Sanatçısı Mehmet Özer‘in yanı sıra müzik grupları Emula, Günyüzü, Sisli Rüya da katılacak. Etkinlikler horon gösterisinin ardından Kazım Koyuncu Sinevizyon gösterimi ile sona erecek. Anma Programı Tarih: 27 Haziran 2009 Cumartesi Saat: 17.00-21.00 Yer: Yüksel Caddesi - Kızılay Program Detayları AKORDİYON ve TULUM İLE AÇILIŞ KONUŞMALAR -TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu -Artvinliler Derneği - Nükleer Karşıtı Platform -Mülkiyeliler Birliği -Ahmet TELLİ -Temel DEMİRER -Mehmet ÖZER -Grup EMPULA -Grup GÜNYÜZÜ -Grup SİSLİ RÜYA KAZIM KOYUNCU SİNEVİZYON GÖSTERİMİ HORON GÖSTERİSİ
|
|
|