MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 SAMSUN ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AMASYA   ÇORUM   ORDU   SAMSUN   SİNOP 
 

 
SMM YÖNETMELİĞİ
 
MİSEM ONLİNE BAŞVURU
 
TOPRAKLAMA TEST ÇALIŞMALARI BAŞVURU FORMU
 
13. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU
 
12. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU
 
RÜGES'09 BİLDİRİLER KİTABI
 
MART 2009 ÇEVRE BİRLİKTELİĞİ EKİ
 
SAMSUN KENT SEMPOZYUMU '08 BİLDİRİLER KİTABI
 
ORTA KARADENİZ BÖLGESİ ENERJİ FORUMU
 
ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ DERGİSİ
 
MOBİL KAPAK
 
ÇALIŞMA RAPORU
 

EMO Samsun Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 15.3

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

GÜVENCESİZ VE DÜŞÜK ÜCRET DAYATILAN TÜM EMEKÇİLERİN TALEPLERİ İÇİN DEMOKRASİ İÇİN BARIŞ İÇİN TEKEL İŞÇİLERİ İLE DAYANIŞMA İÇİN


BASIN AÇIKLAMASI

BASINA VE KAMUOYUNA

GÜVENCESİZ VE DÜŞÜK ÜCRET DAYATILAN TÜM EMEKÇİLERİN TALEPLERİ İÇİN, DEMOKRASİ İÇİN, BARIŞ İÇİN, TEKEL İŞÇİLERİYLE DAYANIŞMA İÇİN
EYLEMDEYİZ!

Değerli basın emekçileri, sevgili emek dostları

Bugün, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak bir kez daha eylemdeyiz. Bugün bir kez daha emek ve meslek örgütlerini yan yana getiren şey, sendikal hak ve özgürlükler için, demokrasi için birleşik bir mücadelenin zorunlu olduğuna duyduğumuz inançtır.

Birliğe, mücadeleye ve dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

Çünkü işyerlerimizin, işkollarımızın, yaşam çevrelerimizin ötesinde bütün dünyada işçi ve emekçilere yönelik acımasızca saldırılıyor. İnsan olarak, işçi olarak, yurttaş olarak haklarımız elimizden alınıyor, özgürlüklerimiz kısıtlanıyor, değerlerimiz yok ediliyor. İşçiler ve emekçiler olarak, mühendis olarak, doktor olarak, işsiz olarak, kadın olarak, genç olarak, aydın olarak, demokrat olarak, bu ülkenin özgürleşmesinden, emeğin haklarının genişletilmesinden, demokratikleşmeden yana olan yurttaşlar olarak haklarımız gasp edilmek isteniyor.

Baskı ve yasaklarla sendikal örgütlülüğümüz zayıflatılmak, zaten sınırlı olan örgütlenme özgürlüğümüze tamamen set çekilmek, grev ve toplusözleşme haklarımız yok edilmek, mesleki sorumluluklarımızı toplumsal yarar doğrultusunda kullanmamız engellenmek isteniyor.

Uygulanan piyasacı politikalar sonucu sosyal devletin üç temel sac ayağı olan eğitim, sağlık ve sosyal güvenlik haklarımız her geçen gün biraz daha tırpanlanıyor.

Katkı ve katılım payları ile hastane fark ücretleri ile sağlık hizmetine ulaşmak iyice zorlaşıyor. Hekimler, sağlıkçılar TBMM gündeminde olan Tam Gün ve Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarıları ile düşük ücretle, uzun süre ve güvencesiz çalışma kıskacına alınıyor.

Her geçen gün daha da yoksullaşıyoruz; krizin de etkisiyle işsizlik hızla artıyor; geleceğimiz karartılıyor.

Sendikalar kapatılıyor, yasal ve anayasal güvenceyle kurulan KESK ve DİSK/Nakliyat-İş Sendikası genel merkezleri basılıyor, KESK Kadın Sekreteri ve DİSK Örgütlenme Daire Başkanı‘nın yanı sıra sendikal kadrolar asılsız iddialarla tutuklanıyor, sendikalar kapatılıyor, iş mahkemeleri çalıştırılmıyor, emekçiler lehindeki Yargıtay, Danıştay kararları uygulanmıyor, demokratik tepkiler polis şiddetiyle bastırılıyor. Baskılar sadece sendikalarla, hak arayanlarla da sınırlı kalmıyor, toplumun bütün muhalif kesimlerine, medyaya, siyasi partilere, yöneliyor, partiler kapatılıyor, seçilmişler tutuklanıyor.
İktidarın sermaye yanlısı politikaları sonucu hak ve özgürlükler adeta kuşatılmıştır. Bu kuşatılmış demokraside gösteri ve yürüyüşlere, grev hakkına, hak aramaya yer yoktur. Toplumun somut bir ihtiyacı olmanın ötesinde artık yakıcı bir hal alan özgürlükçü, eşitlikçi ve demokratik bir anayasa talepleri AKP tarafından hep ötelenmiştir. Bu taleplerin gerçekleştirilmesi artık ertelenemez.

Ve diğer taraftan da, emekçiler, açlık ve yoksulluk sınırında yaşamaya mahkum edilen milyonlar ve ülkesinin aydınlık geleceğinden yana olanlar dillerine, inançlarına, kökenlerine göre ayrımlarla birbirine düşman edilmek isteniyor. Farklı olana, farklı düşünene yaşama hakkı tanınmıyor.

Türk-Kürt-Çingene ve yabancı düşmanlığı gibi milliyetçi-şoven politikalarla toplum yapay olarak kutuplaştırılıyor, çok kimlikli ve çok kültürlü Türkiye dokusu çeşitli dayatmalarla kırılarak, birarada yaşama umudu boğulmak isteniyor. Demokratik tepkilerini dile getirenlere yönelik milliyetçi/ırkçı kalabalıkların planlı provokasyon ve linç girişimleri hoş görülerek ve gereği yapılmayarak adeta teşvik ediliyor. Bunun somut örneklerini Edirne‘de, Erzincan‘da, Kars ve Mersin‘de bir kez daha gördük.

Hak aramanın karşılığı, Tekel işçilerine, itfaiye işçilerine, DİSK‘lilere, KESK‘lilere, TMMOB ve TTB‘lilere ve toplumun örgütlü kesimlerine reva görüldüğü gibi, baskı ve şiddet olmuştur. Sendikal hak ihlalleri artarak devam etmektedir.

Bu saldırılar sadece tek tek kitle örgütlerini, sendikal ve mesleki örgütleri "hizaya getirmek" için yapılmamaktadır. Bu saldırılar, toplumda siyasi iktidara gerçek gündemle muhalefet eden ve hükümet politikalarının gerçek yüzünü ortaya çıkaran emek, barış ve demokrasi güçlerinin bir bütün olarak susturularak, örgütsüz bir toplum yaratılması için yapılmaktadır. İşte bu gerçeği gördüğümüz ve bu gerçeğin altını çizmek istediğimiz için buradayız!

Biz bu siyasi iktidardan bir "medet" ummuyoruz! Çünkü biliyoruz ki, IMF, Dünya Bankası, küresel tekeller ve onların politikalarını uygulayıp bize yoksulluğu ve esareti dayatan AKP iktidarı, sorunlarımıza çözüm bulamaz. AKP ancak sermayenin yarasına melhem bulabilir ve yaptığı şey de tamamen bundan ibarettir.

AKP bütün iktidarı döneminde uyguladığı neo-liberal politikalarla, küreselleşme karşısında takındığı "teslimiyetçi" tutumla kendini iktidara taşıyan yoksul ve dışlanmış kesimlere ihanet etmiştir. AKP er geç toplumun gerçeğiyle yüzleşecek ve halka yaptıklarının hesabını mutlaka verecektir.

Bugün bizlere düşen görev ise, tüm emekçileri, emek örgütlerini, EMEK ve DEMOKRASİ güçlerini tek bir vücut halinde organize ederek, birleşik mücadeleyi yükseltmektir. Bunun yolu her şeyden önce bütün ve baskı ve yıldırma girişimlerine karşı, polisin saldırgan tutumuna karşı "Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya hep Beraber, Ya Hiç Birimiz" şiarıyla 1 aydır Ankara‘da direnen Tekel işçilerinin çağrısına kulak vermekten geçiyor. Bu direnişleriyle Türkiye‘deki tüm emekçi kesimlere, özgürlükten, eşitlikten ve barıştan yana olan herkese moral kaynağı olan, direnç aşılayan, bütün bunları geniş halk kesimlerinin sempatisini kazanarak başaran Tekel İşçileri‘nin bu çağrısını örgütlemekten geçiyor.
Yaşasın Sınıf Dayanışması...
Yaşasın Mücadelemiz...

Katılımcı Örgütler Adına
Suat YILDIZ
TÜM BEL-SEN Şube Başkanı
KESK Dönem Sözcüsü
KESK - TTB - TMMOB - DİSK                                                                    15.01.2010



ELEKTRİK FATURALARI NEDEN, NASIL ZAMLANDI?

12.02.2015
 


Çok Okunanlar


Okunma Sayısı: 1660


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.