YAZILI BASINDA ODAMIZ

 
Rusya ile anlaşma imzalanarak Türkiye’de nükleer santral kurulacağı haberlerini avukat Horuş, “Başbakan ve arkadaşları suç işliyor”, EMO Genel Başkanı Çeçen “Türkiye’nin linyit kaynakları 12.5 milyon tona, taş kömürü rezervi 2.3 milyar tona ulaştı. Türkiye dışa bağımlılığını artırmak yerine ulusal kaynaklarını değerlendirmeli” sözleriyle değerlendirdi.
 

Türkiye‘nin ilk nükleer santralinin ihale açılmaksızın, hükümetler arası anlaşma imzalanarak Rusya‘ya verileceği yönündeki haberleri Ekoloji Kolektifi‘nden avukat Mehmet Horuş, "yasaların by-pass edilmesi" olarak nitelendirdi. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Genel Başkanı Musa Çeçen ise hükümetten "Türkiye‘nin dışa bağımlılığını artıracak anlaşmalar imzalamak yerine ulusal kaynaklarına yönelik çalışmalar yapmasını" istedi.

Haberlere göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın Moskova ziyareti sırasında "Türkiye‘de Nükleer Santral Tesisi Konusunda İşbirliği Ortak Beyannamesi" imzalandı.

Milliyet Gazetesi‘nin haberine göre, Başbakan Erdoğan, Türk-Rus ortaklığının kazandığı ilk nükleer santral ihalesinin iptal edilmesinden sonraki süreçle ilgili soruyu yanıtlarken "Danıştay‘ın iptalinden sonra devletten devlete bir anlaşma yapmak suretiyle bu adımı atma noktasında karara vardık. Şu anda arkadaşlar onun altyapı çalışmasını yürütüyor. Tamamladıkları anda bununla ilgili adımı atacak bu bu işi süratle bitirip hayata geçireceğiz" dedi.

Horuş: "Başbakan Anayasayı ihlal suçu işliyor"
Türkiye‘de Başbakan Erdoğan‘ın devletler arasında anlaşma yapmasına dayanak oluşturacak yasal zemin bulunmadığını vurgulayan avukat Horuş, "Haberler doğruysa Başbakan ve arkadaşları kasten anayasayı ihlal suçu işliyor" dedi.

* Anayasa Mahkemesi‘nin, Nükleer Güç Santrallerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışına İlişkin Kanun hakkındaki iptal kararı ile Danıştay‘ın Nükleer Santrallerin Kurulması ve İşletilmesi Hakkındaki Yönetmelik ile Yürütmeyi Durdurma kararını hatırlamak gerek.

* Başbakan bu iki yargı kararını by-pass edecek bir formül üzerinde çalıştıklarını açıkça belirtmiş. Bu Anayasa‘nın 138.maddesine göre suçtur. Anayasanın 138.maddesi; "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." Sadece Yüksek yargı organlarının verdiği kararlar değil, TBMM‘nin yasama organının da iradesi yok sayılıyor.

Çeçen: Hükümetler nükleer santral inşasının maliyetini karşılayamaz
Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararlarını hatırlatan Çeçen ise "Başbakan Erdoğan‘ın da Türkiye‘de mevzuat değişikliğine gidilmeden nükleer santral yapılamayacağını bildiği" görüşünde.

"Siyasi iktidarın da bu yasa ve yönetmelikle bir nükleer santral yapılamayacağını bildiğini ve sürecin yandaşlarına yönelik bazı ilişkilerin kurulmasına aracılık ettiğini düşünüyorum."

4-6 milyar doları bulan maliyeti nedeniyle, hükümetler arası anlaşma ile nükleer santral kurulamayacağını savunan Çeçen, "Türkiye‘nin dışa bağımlılığını artıracak anlaşmalar imzalamak yerine ulusal kaynaklara yönelmek gerekir" diyor.

"Türkiye‘nin linyit kaynakları 12.5 milyon tona, taş kömürü rezervi 2.3 milyar tona ulaştı. Ülke kaynaklarının çoğu kullanılmamışken dış kaynaklara bağımlılığı artırmak yerine ulusal kaynaklara yönelmek gerekir.. Çevre ile dost kömür teknolojilerini geliştirmek için karbon tutma teknolojilerini imal edecek çalışmalara girilmeli."

(Bianet.org; 14.01.2010)

Bağlantılar

www.bianet.org/bianet/siyaset/119455-turkiyede-nukleer-santral-icin-yasal-zemin-yok