01.04.2010 Samsun Kamuoyu‘nun bilgisine ; Ülkelerin toplumsal gelişimlerinin sürükleyici unsurlarının başında enerji tüketimi gelmektedir. Enerji, günlük yaşamımızın ve üretimimizin en önemli girdilerinden birisidir. Bu nedenle, ülkenin ve enerji sektörünün yönetimini üstlenenler, toplumun ve ekonominin gereksinim duyduğu enerjiyi yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevre ile uyumlu bir şekilde sunmak yükümlülüğündedirler. Bu çerçevede ulusal kaynakların etkin ve rasyonel kullanımları ülkelerin enerji yönetimleri için hayati önem taşımaktadır. Uzun yıllardır ülkemizdeki enerji yönetimlerinin planlamalarında bilimsellik ya da rasyonelliğin olduğunu söylemek mümkün değildir. Biz Samsun Çevre Birlikteliği olarak; Özellikle son dönemlerdeki iktidarlar tarafından uygulanan yanlış enerji politikaları yüzünden Türkiye‘nin enerjide dışa bağımlı hale getirildiğini üzülerek görüyoruz. Oysa; - İhtiyacımız olan enerjinin, yerli kaynaklarımızdan karşılanması öncelikli hedef olmalıdır.
- Sanayinin ihtiyacı olan ucuz enerji üretiminin sağlanması ve bu enerjinin sürekli ve güvenilir olması bakımından yerli kaynaklarımızın kullanılması kaçınılmaz bir gerekliliktir.
- Tüm dünyanın üzerinde önemle durduğu enerji güvenliğinin sağlanması bakımından, yerli kaynaklardan karşılanamayan ihtiyaçların çeşitlendirilerek riskin azaltılması yaşamsal önem taşımaktadır.
- Üretim santralleri için yer seçimine çok yönlü olarak dikkat edilmelidir.
- Enerji piyasası, özel sektörün insafına terk edilmemelidir."
Ancak; Her aklı başında insan tarafından kabul gören bu önerilere ve bu konuda oluşan geniş muhalefet cephesine rağmen, Sivil Toplum Örgütlerinin ve konularında uzman Meslek Odalarının görüşlerine kulak verilmemekte, Tarım arazileri, Turizm Bölgeleri, SİT Alanları, üretim santralleri için, özel firmalara her geçen gün artan bir hızla tahsis edilmektedir. Fosil yakıtlarla, yani fuel-oil, kömür ve doğalgaz ile çalışan üretim santrallerinin yer seçimleri bir planlama ve programlamayı gerektirmesine rağmen, mevcut iktidar bu kriterleri değerlendirme dışı bırakarak, Avrupa‘nın kirli sanayi tesisleri ve fosil yakıtla çalışan elektrik üretim santrallerinin ülkemize konuşlanmasının altyapısını hazırlamaktadır. Bütün bu gerçeklerden hareketle Maden Mühendisleri Odası‘nın ve Elektrik Mühendisleri Odası‘nın Danıştay On üçüncü Dairesinde açtıkları" EPDK‘nın Cengiz AŞ‘nin ithal kömürle çalışacak elektrik santralına verdiği üretim izninin iptali" davaları sonuçlanmıştır. Her iki davanın kararına göre; Cengiz AŞ tarafından Tekkeköy İlçemizde ithal kömüre dayalı santral kurarak 49 yıllık elektrik üretiminde bulunmasına yönelik üretim lisansı verilmesi hususunda, davalı idarenin usule yönelik itirazları yerinde görülmemiştir. Anayasamızın 56. Maddesinin "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirliliğini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir." hükmüne yer vererek, bu tesislerin çevreye uyumlu olup olmadığının üretim lisansı verilmeden önce incelenmesi, bir " ön şart " olarak kabul edilmesi gerekli görülmüştür. Ayrıca, Terme‘de OMV firması tarafından kurulmaya çalışılan 900 MW‘lık Doğalgaz Çevrim Santralı hakkında da, Samsun Barosu‘nun ÇED raporunun iptali istemli davası ile Ziraat Mühendisleri Odası‘nın açmış olduğu" Samsun İl Toprak Koruma Kurulu Kararının iptali" istemli dava devam etmektedir. Samsun Çevre Birlikteliği bu hukuki mücadeleyi takip ederken, TMMOB‘ye bağlı Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası ve Şehir Plancıları Odası Samsun şubelerinin, bu yatırımların çevreye ve insan sağlığına zararlı oldukları gerekçesi ile " Mesleki Denetim" yapmayarak projelerine onay vermeyeceklerini açıklamalarını kamuoyunun takdirine sunuyoruz. Meslek Odalarımızın onaylamadığı, insan sağlığına, tarıma ve çevreye olumsuz etkilerinden dolayı zararlı olacağı bilinen fosil yakıtlı elektrik üretim santrallerinin bölgemizde konuşlandırılmasından vazgeçilmesini istiyoruz. İlgilileri uyarmak amacıyla benzerlerini defalarca yaptığımız ve malum nedenlerden ötürü yetkililerce dikkate alınmak istenmeyen açıklamalarımızın bir yenisini daha kamuoyuna saygıyla duyururuz." Saygılarımızla Metin TELATAR Samsun Çevre Birlikteliği Sözcüsü
|