Mersin Akkuyu'da kurulması planlanan nükleer santral, yöre halkının temsilcilerinin de katıldığı basın açıklaması ile TBMM önünde protesto edildi. Basın açıklamasında konuşan EMO 42. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, nükleer santral tartışmalarını ‘Brezilya Dizileri'ne benzeterek, "Güneş balçıkla sıvanıyor. Ülkenin alternatif kaynakları var. Nükleer santrallar konusunda gerek EMO olarak gerekse NKP olarak mücadelemizi ivedilikle yükselteceğiz" diye konuştu.
 

AKP hükümeti tarafından Mersin Akkuyu‘da kurulması planlanan nükleer santrala karşı tepkilerini dile getirmek için Ankara‘ya gelen Akkuyu-Büyükeceli köylüleri, Mersin NKP üyeleri, KESK Ankara Şubeler Platformu ve  Ankaralı nükleer karşıtlarının katılımıyla 6 Nisan 2010 tarihinde TBMM Dikmen Kapısı önünde toplandı. "Akkuyu‘da Nükleer Santral İstemiyoruz" pankartı açan nükleer karşıtları " Nükleere inat yaşasın hayat", "Nükleere hayır" sloganları atarak hükümete seslerini duyurmaya çalıştı. EMO 42. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, EMO 41. Dönem Yönetim Kurulu Üyesi Şaban Filiz, EMO Enerji Birimi Koordinatörü Necati İpek ve EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş‘ın da katılım sağladığı basın açıklamasına, CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de destek verdi.

"Hükümet Nükleerden Vazgeçsin"

Mersin NKP Dönem Sözcüsü Sebahat Aslan, Mersin ve Sinop‘ta kurulması planlanan nükleer santrallara karşı olan bölge halklarının haklı tepkilerini dile getirmek için Meclis önüne geldiklerini belirterek, hükümetin nükleer santrallardan vazgeçmesini istedi. Nükleer santrallara ülkenin ihtiyacı olamadığını vurgulayan Aslan, "Nükleer santrallar, enerji alanında dışa bağımlılığı arttıracak. Enerji sorunu nükleer santrallarla çözülmeyecek. Nükleer santrallar yörede, tarımı, balıkçılığı, turizm yok edecek" diye konuştu. ükleer santralların uluslararası lobilerin siyasi baskıları sonucu kamu yararı güdülmeden inşa edilmeye çalışıldığına işaret eden Aslan, "Türkiye‘de uluslararası lobileri baskıları sonucu yangından mal kaçırılır gibi ön anlaşmalar imzalanmıştır. Ülkenin nükleer çöplük olmasını istemiyoruz" dedi.

"Denizin Mavisi Kararacak"

Mersin Büyükeceli köylüleri adına söz alan Mehmet Yılmaz ise nükleer santrallardan dolayı bölge halkının tarım üretimini durdurduğu belirterek, " Nükleer santrallardan dolayı ekmeyi- biçmeyi unuttuk.  Üretimi durdurduk.  Ev yapmak, apartman kurmak geliyor aklımıza, en verimli topraklarımıza. Çok yakında denizin mavisi de kararacak, Çamın yeşili de çünkü buralara nükleer santrallar kurulacak" dedi.

Nükleer santralların artık Türkiye gibi az gelişmiş ülkelere sattıldığına dikkat çeken Yılmaz, Büyükeceli‘ye nükleer santral kurulmasının doğa ve insanların geleceği için büyük hata olacağını kaydederek, nükleer santralların Akkuyu‘ya yapılmasına engel olunmasını istedi. Yılmaz, konuşmasına şöyle sürdürdü:

"Eğer çocuklarımızın geleceğini düşünüyorsak, bu cennet köşenin gelecek nesillere aktarılmasını istiyorsak nükleer santrallara engel olmalıyız. Türkiye için enerji alanında bir şey yapılacaksa bu güneşe ve rüzgar enerjisi olmalı. Nükleer santral için Akkuyu‘nun güneşinden, denizinden, kumundan ve turizminden vazgeçemeyiz. Akkuyu‘ya nükleer santral kurmak buraya bomba atmaktan daha tehlikelidir. Hiç bir nükleer santral sahibi ülke atık sorununa çözüm bulamadı. Çernobil‘i gizleyen, çöpü patlayan, elektrik hatlarından ormanları yanan yöneticilere nükleer santral konusunda hiç güvenimiz yok."

Nükleer konusunda seslerini yükselterek bir çığlığa dönüştürmek istediklerini söyleyen Yılmaz, Mersin halkının ne Akkuyu‘ya ne de Sinop‘a nükleer santral yapılmasını istemediğinin altını çizdi. Bölge halkı tarafından yetiştirilen turfanda çağlaları Meclis kapısı önünü döken Yılmaz, "Biz Akkuyu Köylüleri, bölgede ilk turfanda çağlayı üretiriz. Radyasyonlu çayları halkına içerenler radyasyonlu çalaları bizlere yediremeyecekler" diye konuştu.

Göltaş‘dan Alternatif Kaynak Vurgusu

EMO 42. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş ise, nükleer santrallar konusunda yıllardır Türkiye‘nin başına çorap örülmeye çalışıldığını belirterek, şunları kaydetti:

"20 gün sonra Çernobil‘in yıl dönümü. Çernobil‘in 40 yılında Karadeniz‘de radyasyona maruz kalan yurttaşlarımızın sesi daha da çok çıkacak. Türkiye‘de Kadıköy‘e kurulan ‘Salı Pazarı‘ misali nükleer santral kurulmaya çalışılırken nükleer lobilere peşkeş çekiliyor. Türkiye‘nin enerji sorunu yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çözümlenecekken, daha pahalı ve atık sorunu olan üretim modeline dönüştürülüyor."

 Kurulum, işletme ve sökümünün zorluğu ve yöre halkının tepkisine rağmen nükleer santrallarda ısrar edildiğini vurgulayan Göltaş, nükleer santral tartışmalarını ‘Brezilya Dizileri‘ne benzetti. Gelişmiş ülkelerde nükleer santral kurulumun terk edildiğini hatırlatan Göltaş, "Güneş balçıkla sıvanıyor. Ülkenin alternatif kaynakları var. Nükleer santrallar konusunda gerek EMO olarak gerekse NKP olarak mücadelemizi ivedilikle yükselteceğiz" dedi.

Göltaş: "Dışa Bağımlılık Özendiriliyor"

Sinop‘ta nükleer santralla karşı toplanan imzaları Meclis‘e sunduklarını hatırlatan Göltaş, halktan gelen tepkilere rağmen, tepkileri göz ardı eden, yöreyi ve turizmi yok eden siyasi anlayışı tanımadığını dile getirdi. Göltaş sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye‘nin kaynakları heba edilerek, dışa bağımlılık özendiriliyor. Konu teknolojik anlamda nükleeri kullanmak değil. Biz nükleer santrallarla elektrik üretmenin doğru olmadığını, pahalı olduğunu ve nükleer lobiler tarafından dayatıldığını savunuyoruz. Nükleer santral konusunda toplumsal tepkilere burada kalmayacak. EMO konunun takipçisi olarak yanlışlara ‘dur‘ demeye devam edecek. Yaşamdan umudu olan herkesi nükleer santrallarla karşı dayanışmaya çağırıyorum."   

Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de konuşmasında, enerji tercihleri ilerlemiş olan ülkelerin nükleer santralları terk ettiğini vurgulayarak, hükümetin nükleer santral dayatmasının anlaşılmaz olduğunu söyledi. Öztürk, " Siyası iktidar ve nükleer lobiler nükleer konusunda ısrar ederek düşündürücü davranıyor. Bölgede nükleer santralların yapılmasına şiddetle karşıyım" diye konuştu.

EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş ise ülkenin nükleer lobilere peşkeş çekilmeye çalışıldığını, nükleer lobilerin kasasının doldurulmaya çalışıldığını ifade etti. Pektaş, "Sağır yüreklere kulaklara sesleniyorum. Santralların ne Sinop‘ta ne de Mersin‘de kurulmasına izin vermeyeceğiz" dedi.

Konuşmaların ardından, Büyükeceli köylülerin temsilcileri siyasi parti gruplarıyla görüşmek üzere Meclis‘e girerek, eyleme son verdi.

Fotoğraflar