MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

NKP'DEN TBMM ZİYARETLERİ



 
Sekretaryasını Elektrik Mühendisleri Odası'nın (EMO) yürüttüğü Nükleer Karşıtı Platform (NKP) temsilcileri, TBMM gündeminde bulunan nükleer anlaşmaya ilişkin olarak 6 Temmuz 2010 tarihinde CHP Grup Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi'nin başkanlığındaki CHP milletvekilleri ve BDP Grup Başkanvekili Ayla Akat Ata başkanlığındaki BDP milletvekilleri ile görüştüler. NKP heyeti, 7 Temmuz 2010'da ise MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır'ı ziyaret etti.
 

CHP Grup Yönetim Kurulu Odası‘nda 6 Temmuz 2010 tarihinde saat 11:00‘de gerçekleştirilen görüşmeye, Nükleer Karşıtı Platform (NKP) adına EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, Yazmanı Erdal Apaçık, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozkırlıoğlu, EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş, Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Baran Bozoğlu, Genel Sekreteri Hasan Şevki Çifçi katıldı.

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, nükleer santral tartışmalarının bir ihtiyaçtan daha çok siyasal bir tercih ve uluslararası nükleer şirketlerinin talepleri doğrultusunda yürütülmesini eleştirirken, teknik, idari, personel ve hukuki anlamda altyapı bakımından yetersizliklere dikkat çekti. Göltaş, nükleer santrallara bugün ihtiyaç duyulmadığını ve geleceğe yönelik olarak da nükleer rönesansın söz konusu olmadığını, tam tersine gelişmiş ülkelerin bu teknolojiyi terk ettiğini söyledi. Cengiz Göltaş, nükleer santral kurulumuna ilişkin Mayıs 2007‘den itibaren yaşanan süreci ve hukuki anlamdaki sorunları anlatarak, şöyle konuştu:

"İhale yapma sürecinden bile yoksunuz. Çünkü bir altyapı çalışması yapılmamış. Bir kere yapılacak santralın yüzde 100 sahibi Rusya olacak. Rusya‘ya bağlılık yüzde 80‘lere çıkacak. Ekonomik olduğu kadar siyasi anlamda da Türkiye‘nin kaderi bağlı hale gelecek.15 yıllık bir alım garantisi var. 415 milyar kilovat saat elektrik karşılığında Türkiye yaklaşık 51 milyar dolar ödeyecek. Yaşamın bütününe bu pahalı elektrik yansıyacak. Benzer diğer santralardan da yüzde 70 daha pahalıya ülkemizde mal edilecek. Aslında Rusya, Türkiye topraklarında nükleer santral sahibi yapılıyor.

Bugün dünyada yapım halinde 58 reaktör var. Hepsi demokrasisi sorunlu olan ülkelerde. 23 tanesi Çin, 9 tanesi Rusya‘da, 6 tanesi de Güney Kore‘de. Avrupa‘da yalnızca Finlandiya‘da inşa edilmekte olan bir santral var. Onun da sürekli maliyeti artıyor ve yapımı uzuyor."

Göltaş, Türkiye‘nin yerli ve yenilebilir kaynaklarını değerlendirmesi gerektiği üzerinde dururken, arz güvenliği açısından kaynak çeşitlendirmesinin önemli olduğunu, ancak yapılacak nükleer santral ile kaynak ya da ülke çeşitlendirmesinin de söz konusu olmadığını ifade etti.

ÇMO Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Baran Bozoğlu ise nükleer santrallarla ihtiyaç olmadığı gibi bunun ötesinde ciddi bir atık sorunu olduğuna dikkat çekti. Torosların atıkların gömüleceği yer olarak düşünüldüğünü ifade eden Bozoğlu, termik santrallardaki çevresel sorunlara karşı çevre teknolojileriyle atıkları yönetme olanağı olduğunu, nükleer santrallarda ise çıkacak atık sorunu karşısında atık yönetimi uygulama olanağının dahi bulunmadığına dikkat çekti. Baran Bozoğlu, kayıp ve kaçak miktarına dikkat çekerek, nükleer santralda aranan çareler başka yerlerde aranması gerektiğini vurgulayarak, araştırma-geliştirme başta olmak üzere Türkiye‘nin enerji ve çevre teknolojilerinin gelişimine yatırım yapabileceğini, bütünlüklü bir enerji politikası oluşturulması gerektiğini anlattı.

CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin‘in hidroelektrik santralları konusundaki yöre halkının tepkisini dile getirerek, meslek odalarının görüşünü sorması üzerine EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, hidroelektrik potansiyelden yararlanılması için ciddi çevresel etki değerlendirmelerin ve havza planlamasının yapılması gerektiğini, yöredeki insanların toplumsal yaşamlarını dikkate alan bir noktadan hareket edilmesinin uygun olacağını anlattı. ÇMO Genel Sekreteri Hasan Şevki Çifti ise Doğu Karadeniz gibi biyoçeşitliliğin önemli olduğu yerlerde hidroelektrik santrallarının risk oluşturduğunu kaydetti.

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, bir dere üzerinde 11 santral projesi yapıldığının söylenmesi üzerine ne kadar yapılması gerektiğine ilişkin bir çalışma olup olmadığına ilişkin sorusuna da ÇMO yöneticileri, 2-10 megavat arasında değişen 1700 santraldan söz edildiğini kaydederek, ülkenin enerji ihtiyacının karşılanması konusunda ciddi bir büyüklük oluşturmayan bu projelerle çevrenin tahrip edilmesinin yanlışlığını ortaya koydular.

CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer‘in ülkenin genel enerji politikasına yönelik olarak neler yapılabileceğini sorması üzerine EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, mevcut santralların iyileştirme çalışmalarıyla tam kapasite kullanılabileceğini, su ve kömür potansiyelinin değerlendirilebileceğini, bu kapsamda dünyadaki çevre teknolojilerinin ülkemize getirilebileceğini, ülkenin sanayi modelinin de çok enerji tüketen yapıdan daha az enerji tüketen şekilde dönüştürülebileceğini, enerji verimliliğinin bu anlamda çok önemli olduğunu anlattı.

CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü ise hidroelektrik santralların rezerv alanı olan ve olmayan olarak ayrıldığını, rezerv alanı olmayan küçük hidroelektrik santralarında ciddi sorunlar olduğunu söyledi. Çöllü‘nün sorusu üzerine EMO yönetim Kurulu Başkanı Göltaş, rüzgar santralları konusunda dünyadaki gelişmiş teknolojiye dikkat çekti. Göltaş, ABD‘de 9 bin 764 megavatlık nükleer santralın son 30 yılda kapatılırken, 35 bin megavatlık rüzgar santralı kurulduğunu, Almanya‘da rüzgar santralı kurulu gücünün 25 bin megavata ulaştığını, nükleer santral konusunda başı çeken ülkelerden olan Fransa‘da da nükleer santrallar kapatılırken rüzgar santralları kurulduğunu anlattı.

CHP Mersin Milletvekili İsa Gök‘ün, Avrupa‘nın enerji ihtiyacı ve nükleer santrala ihtiyacını sorması üzerine Göltaş Avrupa‘nın artan bir enerji talebinin söz konusu olmadığını, ÇMO‘dan Hasan Şevki Çifçi ise Avrupa‘nın da doğalgaz bağımlılığından kurtulmaya çalıştığını anımsattı.

CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam ise, nüfusu artan ve gelişme ihtiyacı olan bir ülke olarak artan enerji talebinin karşılanması gerekliliği üzerinde durdu.

Göltaş, merkezi planlamanın ve kamu hizmetinin önemli olduğu bir siyasetin izlenmesinin önemini vurgularken, şirketlerin kar alanı olarak algıladığı koşullarda enerji kaynaklarının değerlendirilemediğini, oysa enerjinin bir devlet politikası olması gerektiğini söyledi.

EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş da TMMOB bünyesinde diğer odaları da kapsayan Ankara İl Koordinasyon Kurulu‘nun da temsilcisi olduğunu anımsatarak, nükleer santrallar konusunda farklı mesleki değerlendirmeler sonucunda ortak bir tavır alındığını anlattı.

CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ise kayıp-kaçakların yüksekliğine dikkat çekerek, kurulacak nükleer santraldan ancak ülke enerjisinin yüzde 5‘inin karşılanmasının söz konusu olduğunu söyledi. Öztürk, nükleer santral konusunda CHP‘nin tavrının net olduğunu belirterek, pahalı ve dışa bağımlı bir üretim modeli yerine ülkenin kaynaklarının değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

NKP Heyeti BDP Milletvekilleri İle Görüştü

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, Yazmanı Erdal Apaçık, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozkırlıoğlu ve EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş, aynı gün öğleden sonra da BDP Grup Başkanvekili Ayla Akat Ata başkanlığında BDP milletvekilleriyle görüştü. BDP Grup Yönetim Kurulu toplantı salonunda yapılan görüşmede, BDP milletvekilleri Ayla Akat Ata, Sebahat Tuncel, Akın Birdal ve Pervin Buldan yer aldı.

Cengiz Göltaş, ülkenin enerji politikaları ve nükleer enerji santralları konusundaki değerlendirmeler ile yapılan anlaşmaların olumsuzluklarını anlattığı konuşmasında BDP‘nin nükleer anlaşmanın TBMM‘den geçirilmemesi konusunda desteğinin de önemli olduğunu söyledi. Göltaş, nükleer santral kurulumu ve enerji ihtiyacının tüketim çılgınlığı boyutunu da dikkate alarak felsefi bakımdan da tartışılması gereken bir konu olduğunu ifade etti. Göltaş, binlerce yıllık yarılanma ömrü olan nükleer atık üreten nükleer santral yoluyla enerji üretiminin nesiller boyunca sürecek etkisine dikkat çekerek, buna yönelik bu kadar fütursuzca karar alınmasını da büyük bir çılgınlık olarak nitelendirdi.

EMO Yönetim Kurulu Yazmanı Erdal Apaçık birçok nedenle nükleer santral konusuna bugüne kadar karşı çıktıklarını, ancak gelinen noktanın nükleer yandaşlarının dahi pes dediği bir nokta olduğunu söyledi. Yıllardır uygulanan yanlış enerji politikaları nedeniyle sorunlar yaşandığını belirten Apaçık, sadece nükleer santral değil, hidroelektrik santralları konusunda da yaşanan sorunlar bulunduğunu, Munzur‘dan Hasankeyf‘e kadar bu olumsuzlukların sürdürüldüğünü kaydetti. Erdal Apaçık, bugün nükleer santral yapılsa enerji ihtiyacının yüzde 10‘unu karşılayabileceğini, ancak bu anlaşma ile geleceğimizin ipotek altına alındığını vurguladı. Apaçık, nükleer santrallar konusunda bolca yalan söylendiğini, bunlardan birinin de çevreci olduğu ve sera gazı salımı yapmaması olduğunu belirterek, nükleer santralların kendisi sera gazı salımı yapmasa da o üretimin gerçekleştirilmesi için yürütülen aşamalar nedeniyle son derece çevreye zarar bir teknoloji olduğunu anlattı.

EMO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozkırlıoğlu ise nükleer santralın tamamının Rusya‘ya verilmiş olması nedeniyle yapılan işin Rusya‘dan hat çekip elektrik almaktan çok farklı olmadığını söyledi. "Biz Akkuyu‘yu 70 yıllığına Rusya‘ya veriyor olacağız" diyen Bozkırlıoğlu, uluslararası anlaşma yapılarak yurtiçindeki hukuki yolların da tıkanmaya çalışıldığına dikkat çekti.

EMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş ise nükleer santralın söylendiği gibi 2018‘de bitirilemeyeceğini, 2025‘i bulacağını söyledi. Pektaş, nükleer enerji konusunda da rezervlerin sonsuz olmadığına dikkat çekerken, maden ve enerji denilince akan suların durması gerekmediğini, toplumun ya da dünyadaki yaşamın ortadan kalkması pahasına böyle tehlikeli yollara girilmemesi gerektiğini kaydetti. Pektaş, "Enerji bir insan hakkıdır, ama doğal hayatı mahvetmeden, çevreyi tahrip etmeden, kültürel hayatı yok etmeden...Şu anda Türkiye hem enerji hem yönetim krizine doğru gidiyor" diye konuştu. Ramazan Pektaş, nükleer santral kurulumuyla elektriğin de pahalılaşacağına dikkat çekti. Kamuya yatırımlardan el çektirilmesi nedeniyle yaşanan pahalılaşmayı anlatan Pektaş, bütün enerji üretim, iletim ve dağıtımının tek elden yapılması gerektiğini, bunun için 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile kamuya getirilen yasağın tersine döndürülmesi gerektiğini ifade etti.

BDP Grup Başkanvekili Ayla Akat Ata, BDP olarak sol muhalefet anlamında enerji, HES‘ler, Akkuyu ve Sinop konusunda araştırma önergeleri ve soru önergeleri verdiklerini ifade etti. Nükleer anlaşmaya ilişkin yasa tasarısının tek madde olarak 9 Temmuz 2010 Cuma günü gündeme getirileceğinin ifade edildiğini aktaran Akat Ata, buna karşı muhalefeti Parlamento çatısı altında gerçekleştirmeye çalışacaklarını söyledi. Ayla Akat Ata, nükleer santral konusuna enerji ihtiyacı değil, Türkiye‘nin tüm komşularının nükleer faaliyeti var anlayışıyla devlet politikası olarak yaklaşıldığını anlatırken, AKP‘nin muhalefet karşı çıksa da bu tasarıyı Meclis‘ten geçirme kararlılığı içinde olduğunu ifade etti.

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de, Parlamento‘daki faaliyet sırasında  doğa, insan değil devlet politikasının önemli olduğunu gördüklerini, bu anlayışın AB uyum süreci içinde neoliberal politikalar doğrultusunda uygulamaya konulduğunu söyledi. Türkiye‘nin yenilenebilir enerji kaynakları açısından zenginliğine de dikkat çeken Tuncel, toplumsal muhalefet daha fazla güçlendirilebilmiş olsaydı bu tasarının TBMM‘den geçirilemeyeceğini ifade etti.

BDP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ise TMMOB‘nin unutulmayan başkanlarından Teoman Öztürk‘ün mühendislerin mesleki birikimlerini emekçi halkların çıkarları doğrultusunda kullanmayı yurtseverlik ve devrimciliğin gereği olarak gördüğüne ilişkin sözlerini anımsattı. Nükleer santralların silahlanma aracı olarak görüldüğüne de dikkat çeken Birdal, nükleer santral anlaşmasının da öncelikle insan haklarına aykırı olduğunu, ekonomik, sosyal ve hatta barış hakkını yok ettiğini söyledi.

BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ise, Çevre Komisyonu üyesi olduğunu, bu kapsamda çeşitli soru önergeleri verdiklerini, ancak AKP Hükümeti‘nin yüzeysel ve geçiştirici cevaplar verdiğini anlattı. Buldan, Metsamor Santralı nedeniyle milletvekili olduğu Iğdır‘da yaşanan tahribatı da anlatırken, kanser vakalarında artış olduğuna dikkat çekti.

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır‘a Ziyaret

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozkırlıoğlu ile Enerji Sanayi Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Genel Başkanı Kemal Bulut da oluşan NKP heyeti, 7 Temmuz 2010 tarihinde MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır‘ı ziyaret etti. EMO Yönetim Kurulu Başkanı Göltaş, ister nükleer santral kurulmasından yana olunsun ister karşı olunsun, bugün TBMM‘den geçirilmeye çalışılan Rusya ile yapılan anlaşmanın kaygı verici olduğunu anlattı. Anlaşmadaki olumsuzlukları ve önceki ihale sürecini de anlatan Göltaş, Türkiye‘nin yapılan anlaşma ile dışa bağımlılığının artacağının altını çizdi. Türkiye‘nin bu girişimle çok büyük yükümlülükler altına girdiğini, nükleer teknolojiye kavuşmasının da söz konusu olmadığını kaydeden Göltaş, yapılmak istenen nükleer santral modelinin de daha önce dünyada yapılmamış yeni bir model olduğuna dikkat çekerek, "Bu konuda da Türkiye deneme tahtası olarak görülüyor" dedi. Göltaş, Türkiye‘de yapılacak olan nükleer santral için açıklanan maliyetin Rus şirketin kendi ülkesinde yapımını sürdürdüğü aynı model santrallardan da daha pahalı olduğunu belirterek, "Bu şekliyle bir macera olduğunu düşündüğümüz için MHP nükleer enerji santrallarından yana olabilir, ama karşı çıkmasının doğru olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise, partisinin nükleer enerji santralları konusundaki görüşünü şöyle açıkladı:

"Nükleer enerji santralları ile elektrik üretilmesini tasvip etmiyoruz. Bizim düşüncemiz nükleer teknolojiye sahip olmak. Bunun yolu nükleer enerji santralından geçiyorsa böyle bir santral yapılmalıdır. Enerji için nükleer santralların ekonomik olmadığını, terk edildiğini biliyoruz. Enerji kaynağı olarak nükleer enerji santralı öngörmüyoruz. Savunma anlamında, nükleer güç anlamında bu teknolojiye sahip olunması gerektiğini düşünüyoruz. Akkuyu‘da bu santral yapılmamalı diyoruz. Mersin‘de nükleer enerji santralına karşı olanların yanında yer alıyoruz. Rusya değil, başka bir ülke olabilir, uygun şartlar da olabilir, ama Akkuyu‘da yapılmamalı. Mersin turizm bölgesi olacaksa o koylara nükleer enerji santralı yapılmamalıdır."

Rus teknolojisine karşı Çernobil felaketinden sonra da bir güvensizlik olduğunu anımsatan Şandır, nükleer enerji santralının risklerini, maliyetlerini bildikleri, parti olarak yenilenebilir enerji kaynakları denilen ülkenin güneş, jeotermal gibi kaynaklarının değerlendirilmesinden yana olduklarını da söyledi. "Sizin hassasiyetinize biz katılıyoruz. Niye Rusya, niye böyle bir anlaşma?" diyen Mehmet Şandır, doğalgazdaki bağımlılığın zaten dış politikada çok sıkıntı duyulacak bir noktaya geldiğine işaret etti. "Küresel güçler arasında Türkiye barikat ülke, ara mal gibi malzeme ülke konumuna düşüyor" diyen Şandır, Türkiye‘nin kendisini güçlü kılacak politikalar takip etmesi gerektiğini söyledi. MHP olarak nükleer enerji anlaşmasına ilişkin yasa tasarısına karşı çıkacaklarını bildiren Şandır, şöyle konuştu:

"Çevreci, entelektüel duyarlılığın daha da ötesinde bağımsızlık bağlamında da karşı çıkışımızı ortaklaştırabiliriz. Bizim belediyelerimiz de Mersin‘de eylemlere katılıyor. Meseleyi toplumsallaştıramazsanız, şalvarlı köylüyü sokağa indiremezseniz entelektüel bir karşı duruş olarak kalır. Karar vericileri korkutacak bir görünürlük sağlamamız lazım."

ESM Genel Başkanı Kemal Bulut da yalnızca çevre boyutuyla değil, sağlık, enerji gibi konunun pek çok boyutuyla ele alındığı bir platform oluşturulduğu, bu anlamda farklı meslek örgütleri ve grupların da ortaklaştığını, bilimsel temeller üzerinden bir karşı duruş örgütlendiğini anlattı. Bulut, yereldeki hassasiyetlerin de katılmaya çalışıldığını anlattı.



TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU

DEPREMZEDEYE DEĞİL ENERJİ ŞİRKETLERİNE DESTEK

KTMMOB EMO YENİ YÖNETİM KURULU BELİRLENDİ

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ

EMO, SİNOP NGS NAZIM İMAR PLANI İÇİN İPTAL DAVASI AÇACAK (BAŞKENT GAZETESİ)

HALKIN DEMOKRATİK İRADESİ GASP EDİLEMEZ

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI - OLAĞAN GENEL KURULU! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR (ENERJİGUNLUGU.NET)

Okunma Sayısı: 2784


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.