Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş’nin devredileceği ortak girişim grubunun iki ortağından biri olan Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş`nin kaçak elektrik kullanımından ceza almış bir şirket olduğu belirlendi. Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, derhal ihalenin iptal edilmesini isterken, `Özelleştirme kayıp ve kaçakla mücadelenin değil amacı, aracı bile olamaz. Kayıp ve kaçak sorunu yalnızca teknik ya da ekonomik bir sorun olmayıp sosyal boyutuyla birlikte ele alınması gereken bir konudur` vurgusunu yaptı. Açıklamanın tam metnine yazımızın devamından ulaşabilirsiniz.
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI BASIN AÇIKLAMASI Dicle Dağıtım Kaçak Elektrik Kullanana Emanet Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK), 12 Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete‘de yayımlanan kararıyla Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş‘nin Karavil-Ceylan ortaklığına satışını onayladı. Kayıp ve kaçakların azaltılması amacıyla özelleştirildiği iddia edilen elektrik dağıtım bölgesini satın alacak Ceylan şirketinin ise, kaçak elektrik kullanıcısı olduğu ortaya çıktı. Buna göre 21 elektrik dağıtım bölgesi içinde kayıp ve kaçağın en yüksek olduğu Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş, kaçak elektrik kullanımından sabıkalı bir şirkete teslim edilecektir. ÖYK‘nın, 7 elektrik dağıtım bölgesinin özelleştirilmesine ilişkin ihale sonuçlarını onaylayan kararları 12 Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete‘de yayımlandı. Karara göre; Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerini kapsayan Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş ihalede 228 milyon dolar ile en yüksek bedeli veren Karavil Dayanıklı Tüketim Malları İnşaat Otom. Pet. Ürün Paz. Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti-Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş Ortak Girişim Grubu‘na devredilecektir. Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş‘nin devredileceği ortak girişim grubunun iki ortağından biri olan Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş ise kaçak elektrik kullanımından ceza almış bir şirkettir. Diyarbakır Elektrik Dağıtım Müessesesi‘nin, 4 Temmuz 2000 tarihinde Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş‘nin sayacını kaçak elektrik tüketildiğini saptayarak mühürlediği ortaya çıkmıştır. Kaçak elektrik kullanımına ilişkin tutulan tutanakta, "Sayacın vekalet mühürleri bozuk, sayaç açılıp numaratörle oynamak suretiyle kaçak elektrik tüketimi yapılmıştır" ifadesi yer almaktadır. Tutulan tutanağa göre şirketin yalnızca 2 gün için saptanan kaçak tüketim miktarının 41 bin 478 kilovat saat olduğu görülmektedir. Bu kaçak kullanım nedeniyle Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş‘yi devralacak olan Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş, 10 Ağustos 2000 tarihinde 2 milyar 853 milyon 811 bin liralık kaçak elektrik cezası ödemek zorunda kalmıştır. Özelleştirme İdaresi‘nin halen İnternet sayfasında elektrik enerjisi özelleştirmelerinde 5 temel amaçtan biri olarak "Kayıp/kaçak da azaltma sağlanması" yer almaktadır. Kayıp ve kaçağın azaltılması ise, kediye ciğer emanet edilircesine, kaçak elektrik kullanımından ceza almış bir şirketten beklenir bir duruma dönmüştür. Özelleştirme ihalelerine katılan şirketlerin her türlü ekonomik, teknik koşulları ile kamuya olan borçlarının irdelenmesi gerekirken, nedense bu şirketin kaçak elektrik kullanıcısı olduğu tespit edilememiş, değerlendirme kriterlerinde bu konu yer almamıştır. Özelleştirmecilerin savundukları temel amaçlarına aykırı bir faaliyet içerisinde bulunması bile şirketin ihaleye katılmasına engel teşkil etmemiştir. Ne İhale Komisyonu‘nun ne Özelleştirme Yüksek Kurulu‘nun, TEDAŞ kayıtlarında yer alan kaçak elektrik kullanım cezasından haberleri olmadığını söylemeye hakları bulunmamaktadır. Derhal bu ihalenin iptal edilmesi gerekmektedir. Özelleştirmeler ile kayıp ve kaçağın azaltılacağı iddialarının, kamuoyunu aldatmaya dönük süslü sözler kullanılmasından başka bir anlam ifade etmediğini bir kez daha göstermiştir. Şanlıurfa‘da TEDAŞ çalışanı olarak kaçak elektriğe karşı verdiği mücadele nedeniyle 18 Ekim 2002 tarihinde hain bir saldırıyla aramızdan alınan Üyemiz Hasan Balıkçı‘nın mücadelesinin takipçisiyiz. Özelleştirme kayıp ve kaçakla mücadelenin değil amacı, aracı bile olamaz. Kayıp ve kaçak sorunu yalnızca teknik ya da ekonomik bir sorun olmayıp sosyal boyutuyla birlikte ele alınması gereken bir konudur. Siyasal iktidarın halkın refahını gözeterek çözüm üretmesi gereken bir kamu hizmeti alanında, sorunu insan unsurunu göz ardı edip kar hırsıyla çalışacak şirket yapılanmasına havale etmesi kabul edilemez. ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI 42. DÖNEM YÖNETİM KURULU 27 Nisan 2011
|