MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 ANKARA ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AFYONKARAHİSAR   ANKARA   ÇANKIRI   ERZİNCAN   ERZURUM   KASTAMONU   KAYSERİ   KIRŞEHİR   KONYA   NEVŞEHİR   SİVAS   TOKAT   YOZGAT   AKSARAY   KIRIKKALE 
 

 
HUKUKİ DESTEK
 

EMO Ankara Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 2023.4

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

TÜRKİYE`DE İNTERNET SANSÜRÜ TARTIŞMALARI VE MACERASI KONULU SÖYLEŞİ/FORUM DÜZENLENDİ



 
27 Mayıs 2007 tarihinde aramızdan ayrılan, 1987 yılında Şubemiz Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini yapan değerli üyemiz Ataman Kınış anısına, 27 Mayıs 2011 Cuma günü saat 19:00`da `Türkiye`de İnternet Sansürü Tartışmaları ve Macerası` başlıklı söyleşi/forum düzenlendi.
 

 

Etkinlik, Ataman Kınış anısına bir dakikalık saygı duruşunun ardından Kınış`la ilgili slayt gösterisi ile başladı.

Etkinliğin açılış konuşmasını EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş yaptı. Pektaş şunları söyledi; "Forum söyleşiye gelen herkesi EMO Ankara Şubesi adına saygıyla selamlıyorum. Bir daha kavuşulmayan ayrılıklar beklenmedik zamanlarda gelir. Geçtiğimiz haftada bir dostumuz, arkadaşımız Servet Solmaz`ı kaybettik. Servet Solmaz`ı da sizlerin huzurunda saygıyla anmak istiyorum. Servet`in acısı hepimizde daha yeni. Yokluğuna henüz alışamadık. Tıpkı Halil Eker`in, Cihan Kayıket`in, Ataman Kınış`ın ayrılıklarına alışamadığımız gibi Servet`in yokluğuna da alışamıyoruz.

Ataman Kınış mesleğini iyi yapan mühendislerden birisiydi. Odamıza hepimize bir çok anlamda örnek olmuş, çalışmalar yapmış katkı sunmuş büyüğümüzdü. Fotoğraflarda da gördük iyi bir aile babası, iyi bir eş mesai arkadaşı. Toplumsal konulara duyarlılığa bir başka erdemi. Bu duyarlılığı olmasa EMO`da herhalde herhangi bir göreve seçilmez, ya da buralarda bu görevleri yapmazdı. Belki bir çoğumuzun bu gibi değerleri tekrar inceleyip onların peşinden nasıl gidilebilir, o koşullarda mücadeleyi getirdikleri yerden bayrağı nasıl daha ileri taşınır konusunda tartışıp kendimize görevler biçmemiz bu görevleri yerine getirmek için çok samimi çabalarımızın olması gerektiğini düşünüyorum. Duygusal günlerde böyle söylenmesi bekleniyor ama böyle söylenmeyi böyle davranmayı da hayatımızın her gününe yaymak gibi bir başka görevimiz olduğunu düşünüyorum. Ataman Kınış ve diğer değerler hayatları boyunca ülkeleri, meslek Odaları için çok önemli çalışmalarda bulundular. Onların bu mücadalelerinde bayrağı bizlerin alıp devam ettirmesi gerekiyor. EMO hafızası olan bir örgüt. Kendisine emek veren, çalışmalara katılan dostlarını unutmuyor. Bir çok dostumuzu bu şekilde etkinliklerle anıyoruz. Bu anmalarda onların ne kadar iyi insan olduğunu söylemekle kalmıyoruz mücadelelerini bir adım ileri götürecek tartışmalar çalışmalar yapmaya çalışıyoruz.

Bir çoğumuz farkında değiliz o kadar çok yasağa alıştık ki hayatımızda yasak olmaması ancak sürpriz olabiliyor. 12 Eylül`den sonra yasaklar çok gündeme gelmişti. O zaman toplumsal duyarlılığın daha üst noktada olduğu yerdeydik. Bir çoğumuz hatırlar ‘Yasaklar` diye bir kabare olmuştu. O günleri yaşayanlar daha iyi görüyor, daha yasakçı daha baskıcı bir ülkede, dünyada yaşıyoruz. Teknoloji gelişiyor ama teknoloji insanları baskı altına almak izlemek, özel hayatlarına yönelik yabancı gözü sokmak için kullanılıyor. Ancak toplumun 12 Eylül dönemindeki gibi bile itirazı yok. Bu konuda toplumsal gelişmelere nasıl katkıda bulunuruz diye kendimize görev çıkartmamız gerekiyor."Pektaş`tan sonra söz alan Ataman Kınış`ın oğlu İrfan Kınış, "Babamı kaybedeli 4 yıl oldu. 4. yılımızda babamı 4 kere andık. Ramazan Bey`in şahsında EMO`ya teşekkür ediyorum. Çok teşekkür ederim geldiğiniz için" dedi.

"Web toplumsal bir yaratı"

İrfan Kınış`ın ardından söyleşi/forumun yöneticiliğini yapan EMO Ankara Şubesi Örgütlenme Sekreteri Oktay Dursun söz aldı. Oktay Dursun şöyle konuştu, " Büyüklerimizden aldığı bu bayrağı ayakta tutmaya sürdürmeye devam ediyoruz. Gündemde olan bir forum/söyleşi düzenliyoruz.İnternet hayatımızın her alanında var. bugün Türkiye`de bugün 23 milyon internet kullanıcısı bulunuyor. İnternetin doğuşu aslında askeri bir projeye dayanıyor. İnternet Türkiye`ye 90`ların ortasında geliyor 2000`lerin başında geniş bant internet internetin yayılımıyla kullanıcı sayısı artıyor.Bugün web sitesi dediğimiz şeyi yaratan kişi Tim Berners-Lee şöyle bir değerlendirme yapıyor;‘Web teknik olmaktan çok toplumsal bir yaratı. Onu teknik bir oyuncak olarak değil toplumsal etki için tasarladım. İnsanların birlikte çalışmasına yardımcı olması için. Web`in nihai hedefi dünyadaki asal varoluşumuzu ayakta tutmak ve daha ileriye götürmek.`

Bir alıntı daha yapacağım, ‘Teknoloji uzmanları ve girişimciler web`i sömürmek için şirketler kurup birleşirken ‘web nasıl benim olur?` sorusuna kitlenmiş görünüyorlardı. Bu arada Tim tam tersine web nasıl sizin olur diye soruyordu.` Bu bakış açısı önemli bir bakış açısı. Bizler de web teknolojisine internete sahip çıkmamız gerekiyor. Hukuk, teknolojinin gerisinde geliyor, bu anlamda düzenlemelerde bazı sıkıntılar var. Sansür konusunda 5651 Sayılı bir yasa çıktı. Biri geçen sene biri yakın tarihte olmak üzere büyük eylemler düzenlendi. G 8 öncesi e G8 forumu düzenlendi. Web`in büyük girişimleri medya patronları oradaydılar. İnterneti nasıl düzenlemeliyiz nasıl burayı kontrol etmeliyiz diye tartıştılar.

Orada Profesör Lawrence Lessig, ‘İnternetin geleceği facebook, google, twitter değil. Buradakiler geleceği temsil etmiyor."dedi"

"Kanun koyucular interneti basılı yayın gibi görmekte"

Türkiye`de İnternet Sansürü Tartışmaları ve Macerası söyleşi/forumuna katılan bilişim hukuku uzmanı avukat Çağatay Cengiz, ‘internet ve sansür` konusuna değindi. Daktilo kuşağı denilen kanun koyucuların interneti basılı yayın gibi gördüğünü ve sıkıntıların buradan kaynaklandığını vurgulayan Çağatay Cengiz şunları söyledi, " Sıkıntılar, daktilo kuşağı dediğimiz kanun koyucularının interneti basılı yayın gibi görmesinden kaynaklanıyor. İnterneti basılı yayından uzaklaştırırlarsa daha sağlıklı yorum yapabilirler. Sansür değişik tanımı var. Bir tanım hoşuma gitti, o tanımda şöyle deniliyor, ‘siyasal iktidarların kamu yararı açısından sakıncalı gördüğü haber, resim, film,yazı, kitap ve oyunların önceden incelenerek bazı bölümlerinin ya da tümünün yasaklanmasıdır.` Sansür siyasi iktidarın tekelindedir. İlk sansür ne zaman yapılmış diye merak ettim araştırdım. Daha eskisi vardır da Çin Seddi`ni yaptıran imparator bilimsel eserler dışında bütün kitapların yakılmasını emretmiş. Osmanlı`da sansür 1864`te çıkartılan basın tüzüğü ile  uygulanıyor ki bu yasa epey bir süre Türkiye`de uygulandı. 5680 Sayılı Basın Kanunu`nu sansürü düzenliyor. Bu yenilenmiş hali. ‘Basılmış eserler yoluyla işlenen suç yayım anında oluşur. Süreli ve süresiz yayınlarda oluşan suçlardan eser sahibi sorumludur. İnternette yapılmak istenen şey de aslında bu. İnternet sitesinin sahibi olsun hosting sahibine benzer sorumluluklar yükleniyor.

İnternet haberleşme aracı ağı. İnternet üzerinden bilgi daha çok paylaşılıyor, bir takım bilgilere daha net ulaşabiliyoruz. Ne kadar yasaklanmak istense de x ülkedeki olaylardan daha çabuk haberdar oluyoruz. İnternet aslında yasaklanmıyor erişim engelleniyor. Bugün basit bir x siteye yasaklama konduğunda DNS server değiştiriliyor. O IP`yi tanımlayan başka bir server yazdığınızda yasaklanmış internet sitesine bağlanıyorsunuz. Bu sefer DNS değil IP blok yapıyorlar siz proxy ile bağlanıyorsunuz. İnternette yasaklama yerine kendi kurallarına sahip çıkılsa herhangi bir sıkıntı olmaz.

"İnternet google ve facebook`tan ibaret değil"

Geçtiğimiz günlerde Fransa`da internet ile ilgili toplantı yapıldığını bu toplantıya facebook, google vb şirketlerin katıldığını kaydeden Cengiz internetin google ve faceebok`tan ibaret olmadığını söyledi. Cengiz şöyle konuştu, "Binlerce internet sitesi blog var onların da Fransa`daki toplantıda temsil edilmesi gerekiyordu. Ben inanıyorum ki internet su ile doldurulan balon gibi. Nereden sıksanız balon oradan şişmiş olacak.

İnternet şu aşamada sınırlandırılamaz ama hukukçu olarak ben şahsın değerlerinin korunmasından yanayım. Kanun koyucu bunun için usul kanununda bir değişiklik yapması gerekti. Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimde ‘hâkim kararıyla iletişimi denetleyebilirim` dedi. Anayasada iletişim özgürlüğü var. Orada ancak hâkim kararıyla bu sınırlandırma yapılır deniliyor. Ceza usul kanunumuzda böyle bir düzenleme getiriliyor. Böyle bir düzenleme getirilirken bir takım katalog suçlar veriliyor. Bu suçların haricinde iletişim denetlenemez. Nedir bunlar, ‘göçmen kaçakçılığı, kasten öldürme, işkence, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ticareti, parada sahtecilik, suç işlemek için örgüt kurmak, fuhuş, rüşvet.` 14`e yakın suç var. Bu suçların dışında kimsenin telefonu dinlenemez, e posta denetlenemez, nerelere bağlandığı denetlenemez.

Burada en çok mağduriyet hakaret sövmede çıkıyor. Diyelim ki benim kaset görüntüm çıktı ben bunu yasaklatamıyorum. Ancak müstehcen kaset olursa bunun erişimini yasaklatabiliyorum. Benim hakkımda iftira kampanyası oldu bunlarla ilgili herhangi bir yaptırım yaptıramıyorum. EMO`yu ele alalım. EMO ile ilgili olarak internet üzerinden olumsuz herhangi bir yayın olduğunda kanunun eli kolu bağlı. Kanun koyucu size diyor ki ‘git yayın yapanı blu oraya mail at. O da 2 gün içinde bunu kaldırsın kaldırmazsa sulh cezaya başvur sulh ceza düzeltme hakkı versin sana.` Yayın orada hâlâ var. Devlet kendisine karşı işlenen suçlarda daha sert, yasaklama getiriyor. Kanun koyucu burada biraz sınırlı kalmış."

"Yasaklamalar sürerse internet yer altına inebilir"

Sansürlenen ve yasaklanan internetin yer altına inebileceğine dikkat çeken Çağatay Cengiz, hukuka uygun olmayan bu düzenlenenin bir şekilde bir yerlerden döneceğine inandığını söyledi.

Cengiz şöyle konuştu, "5651 Sayılı Kanun internet üzerinden işlenen suçlarla mücadele kanunu, filtreleme engelleme diye geçen kanun. Bunun 8. maddesi sadece bu suçlarla ilgili. Bu suçlar neler, ‘intihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, fuhuş, uyuşturucu kullanılması kolaylaştırma, müstehcenlik, kumar oynanması için yer ve imkân sağlanması, sağlık için tehlikeli madde temini.` Bu suçlar dışında da internet erişimi engellenemiyor. Buna itiraz yok. Mahkeme karar verdi ben buna itiraz edemiyorum kanun itiraz merciini kaldırmış.

Diyelim ki youtube…Ben youtube`da bir üniversite hocasının derslerini takip ediyorum, elektrik elektronik bilgisayarla ilgili projeyi takip ediyorum. Ben sadece x bir konudan dolayı youtube bağlanamadım. O yayın kalkmasına rağmen bağlanamadım.

Neden? Çünkü itiraz yok. Hakimi ikna edecek mekanizma itiraz yok. 5651 sayılı kanun 8. maddesi diyor ki, çocukların cinsel istismarı ve müstehcenlik varsa hakim kararına da gerek yok Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı r`esen bu yayınlara ilişkin erişimi engelliyor.

Alan adı nedir barındırma. Çoğu barındırma sitesinde birden fazla alan adı barındırılıyor. Bir IP`yi bir çok domaine entegre ediyor. Arkadaşımızın internet sitesinde müstehcen yayın var diye benim de internet sitemi engelliyorsun. Google`un tüm IP`lerini filtreleyince google`dan barındırma hizmeti alan kişiler e posta hizmeti alan kişiler bu siteye bağlanamadı.

Halbuki itiraz mekanizması olsa itiraz ederim daha çabuk sonuca ulaşırım.

Engellenen internet sitesine bağlanırsanız ne olur? Şöyle bir ilginç durum var, halk arasında bilinen adı ile alacak verecek davasına -bize göre özel hukuk davalarına- ilişkin hakim ihtiyati tedbir kararı verirse, diyelim ki x dernek seçim yapacak mahkeme ihtiyati tedbir kararı verdi ona rağmen seçim yaparsanız 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilebiliyor. İhtiyati tedbirle internet sitesi engellendi girdiniz 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası alıyorsunuz. Ama hukuk mahkemesinin verdiği 5651 Sayılı Kanun`a göre verdiği karara göre, kullanıcıya bir yaptırım yok. Ceza internet servis sağlayıcıya var. Bağlanana herhangi bir ceza yok rahatça bağlanabiliriz.

Şu ana kadar müstehcen yayın gerekçesiyle 80 binden fazla erişimi engellenmiş site bulunuyor. Buna kriteri veren TİM`de hukuk grubu. Bu grup karar veriyor teknik olarak site kapatılıyor. Çoğu site müstehcenliğe kurban gidiyor. Google`da cinsel hastalıklarla ilgili tarama yapan tıp doktoru çıkan sonuca bastığında ilgili siteye bağlanamayabilir çünkü filtrelemeye takılabilir.

Çocuk psikologu internette araştırma yaparken çocukların cinsel istismarı maddesine takılıp bağlanamayabilir.Çözüm aslında ülke bazında yapılmamalı, dünya ülkeleri ile çözülmeli. Siber suçları sözleşmesi diye bir şey var. Türkiye bu maddeyi yeni imzaladı. Bana göre en büyük tehlike internette hakaret sövme, kişilik haklarına saldırı bu suçlarla mücadele edilmeli.

Filtrelemeye uymazsanız size herhangi bir ceza yaptırımı yok. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu uygulama esaslarını belirtir karar alır. Madde 1, devlet ne derse internette o olacak."

"Toplantıdan son gün haberimiz oldu"

Ulaştırma Bakanlığı altında toplanan İnternet Kurulu`nun toplantı çağrısından son gün haberdar olduklarını, internet sansürü ile ilgili olarak bu kuruma yazılan yazılara yanıt alamadıklarını söyleyen ve bu kurula EMO adına katılan EMO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozkırlıoğlu da şunları söyledi, "İnternet Kurulu`nun toplantısından medyadan haberdar olduk. Çeşitli basın kuruluşlarında ‘İnternet Kurulu, STK`ları, konuyla ilgili paydaşları, konuyla ilgili ses çıkartmış insanları bir araya getirip internetin güvenli kullanımı ile ilgili alınan kararı tartışacak` diye haber çıktı. Haberi okuduk. EMO olarak BTK`ya, ‘böyle karar almışsınız ama nasıl uygulayacaksınız` diye metin gönderdik ancak herhangi bir cevap gelmedi. En önemlisi bu alanı var eden mühendisler bizim üyelerimiz. Bu alanı düzenleme görevi bir anlamda bize verilmiş durumda. Bu konuda söz söyleyeceklerin başında geliyoruz. İnternet Kurul Başkanı ile görüşüp toplantının nerede olduğunu son gün öğrenip toplantıya katıldık.

BTK şöyle bir kurul; Bilgi Teknolojileri Kurulu var. Bunun bir alt birimi Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı. 70 bin insanı dinleyen, dinlemelerin yapıldığı, internet sansürünü düzenleyen başkanlık. Bunun altında internet dairesi başkanlığı var. Onun başkanı Osman Bey toplantıya gelmiş. Bu toplantıda insanlar internetin güvenli kullanımı ile ilgili çekincelerinden bahsetti. Toplantıda söylenen şu ‘standart profile hiçbir şey olmayacak eskisi gibi devam edecek.` İnternetin güvenli kullanımında şöyle sıkıntı var, beyaz ve siyah liste devlet tarafından belirleniyor. Artık filtre sisteminde her ne kadar standart eskisi gibi çalışacak dense de, değişik yöntemlerle internete girilmesi engellenecek. DNS filtrelemesi ile interneti kesiyorlardı. IP adresi bazında kesmeye başladılar. Bu kararla birlikte port bazında kesecekler. Belli profiller için msn`i kesebilecekler, ftp`yi kesebilecekler. Böyle bir alt yapıyı kuracak devlet. Bunla ilgili görüşüldü. Danıştay`da bu karara yönelik iptal davası var. BTK topu çocuk istismarı üzerinden döndürüyor. Siyasilerin belli alanlarda belli şeylerin söylenmesine müdahale isteklerinden kaynaklanıyor."

Söyleşi/forum katılımcıların sorularının yanıtlanması ile sona erdi.

 

 

 

 



“SANAL ÇALIŞANLAR GELİYOR” RPA: ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ

21.07.2023
 


Çok Okunanlar


ICCI 2024 FUARINA GİDİYORUZ

ÜYELERİMİZ İÇİN ÜCRETSİZ UDEMY EĞİTİMİ: MÜHENDİSLER İÇİN YAPAY ZEKA ARAÇLARI

8. SAMSUN İNŞAAT FUARI DÜZENLENİYOR

İYİ BAYRAMLAR...

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN

Okunma Sayısı: 419


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.