MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

SERVET SOLMAZ UNUTULMADI



 
Acı bir trafik kazası sonucu aramızdan ayrılan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Muhasebe Görevlisi Servet Solmaz, 10 Haziran 2011 tarihinde EMO’da düzenlenen törenle anıldı. Solmaz’ın ailesi ve çalışma arkadaşlarının gözyaşlarını tutamadığı törende, Solmaz’a duyulan özlem dile getirilerek, örnek kişiliği anlatıldı.
 

Görevli olarak gittiği Antalya‘da, 21 Mayıs 2011 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda yaşamını yitiren Servet Solmaz için EMO Konferans Salonu‘nda tören düzenlendi. Törene, Servet Solmaz‘ın ailesi, EMO 42. Dönem Yönetim Kurulu Üyeleri, EMO çalışanları, Emek Partisi (EMEP) ve Tezkoop- İş Sendikası temsilcileri ile arkadaşları katıldı.

Törende, Solmaz‘ın hayatından kesitler içeren sunu, "Sürgün" şarkısı ve Can Yücel‘in "Gitmek" adlı şiiri eşliğinde perdeden salona yansıtıldı. Devrim şehitleri ve Servet Solmaz anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından törende, Servet Solmaz‘ın özgeçmişi, EMO Teknik Müdürü Yılmaz Kocağolu tarafından okundu. Törenin düzenleniş amacının yas tutmak olmadığını vurgulayan Kocaoğlu, "Bugün onu unutmayacağımızı, onu hep sıcakkanlı tavırlarıyla, yüzünden eksik olamayan gülümseyişiyle hatırlayacağımızı, onun mücadelesini devam ettireceğimizi söylemek için buradayız. Servet Ağabey‘in ‘Biricik aşkım‘ dediği Elif Su‘ya ‘Her zaman yanındayız‘ demek için buradayız. ‘Benim can yoldaşım‘ dediği Eşi Hülya Abla‘ya, ‘Onun mücadelesini sen devam ettireceksin. Bu mücadelede hep yanında olacağız‘ demek için buradayız" diye konuştu.

"Servet‘in Bıraktığı Yoldan Devam Edeceğim"

Eşini kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşayan Hülya Solmaz da yaptığı konuşmada, "19 yıl geçti. Uzun bir yoldu bizim yürüdüğümüz. Ve o gün geldi birden bire. Ben onun bir meyvesi olan Elif Su‘yu elimden geldiğince iyi yetiştireceğime söz veriyorum. Servet‘in bıraktığı yoldan devam edeceğim. Mücadeleye devam diyorum. Bunun için de sizlerin önünde söz veriyorum" dedi.

Hülya Solmaz, Eşi Servet Solmaz için kaleme aldığı şiiri katılımcılarla paylaşarak konuşmasını güçlükle tamamladı.

"Solmaz Kendini Örgütle Bütünleştirdi"

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş da, Servet Solmaz‘ı kaybetmekten duyduğu üzüntüyü dile getirerek, konuşmakta zorluk çektiğini ifade etti. Solmaz‘ın EMO‘da dürüstlüğü ve güvenilirliği ile tanındığının altını çizen Göltaş, Solmaz‘ın 1997-2011 yılları arasında EMO‘da muhasebe görevini üstelendiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
"Servet Solmaz‘ın 14 yıl, yaklaşık 45 bin üye sayısına ulaşan örgütün, en kritik görevinde yer aldı. Ona örgütün kasasını emanet ettik.  Solmaz, namuslu, devrimci, demokratik kimliğiyle, çalışkanlığıyla, 14 yıl boyunca odanın bütün bileşenleri, temsilcilikleri, şubeleri, yöneticileri ve çalışanlarıyla uyum içinde birlikte oldu. Zaman zaman her yerde, her alanda olduğu gibi bazı nedenlerden dolayı, sıkıntılar yaşadık, ama bir bütünlük içinde Solmaz, kendini örgüt ile bütünleştirmeyi becerdi. Servet Solmaz, örgütün yöneticileriyle, çalışanlarıyla o güler yüzüyle, dostluğuyla sevgisini kazanmayı bilmiştir. 1997 yılından itibaren örgütün içinde her tür tartışma yaşandı. Genel kurullar, seçimler yaşandı, ama bizim Servet‘e olan güvenimiz, Servet‘le olan dostluğumuz, ona olan inancımız hiç değişmedi."

Servet Solmaz‘ın ölüm haberini aldığında yaşadığı acıyı anlatan Göltaş, "20 Mayıs‘ta Hatay‘daydım. Sabah erken saatlerde haberi aldım. Uzun bir süre kendime gelemedim. Hiçbir şekilde, hiç bir şeyin yerini dolduramayacağı acı bir kayıp. Oda‘nın ortasına düşen bir ateş" şeklinde konuştu.

"Anısı Yaşatılacak"

Solmaz‘ın sevgi ve saygı dolu bir yaşam biçimi olduğuna işaret eden Göltaş, Solmaz‘ın ülkenin toplumsal muhalefetinde yer aldığını, sendikal sürecin oluşumu içinde aktif görevler üstelendiğini, sosyalist bir partinin de üyesi ve sevdalısı olduğunu kaydetti. Göltaş,"Erken de kaybetsek, Servet dolu dolu yaşadı. Daha onunla yapacağımız çok işler, çok çalışmalar vardı. Bu çok zamansız, çok kederli bir ayrılık oldu" dedi.

Servet Solmaz ile dostluğu geliştirmek adına çok vakit geçiremediklerinden yakınan Cengiz Göltaş, şu ifadeleri kullandı:
"Bazen gündelik iş yaşantısı içinde, odanın mesleki faaliyetleri içinde birçok arkadaşımızla sohbet edemeden günlerin geçtiğine şahit oluyoruz. Servet‘te de beni en çok acıtan yer bu. Bütün boyutları ile düşündüğümde hepimizin çıkarması gereken dersler var. Devrimci, demokrat, bu ülkede emekten, insandan, demokrasiden, barıştan yana kesimlerin birbirlerine daha çok sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Ayrılıkları ortaya çıkaran tartışmaların ve incitici yaklaşımların fazla bir şey ifade etmediğini düşünüyorum. Tabi tüm bunlar böylesi anlarda insanların aklına geliyor. Bizler birbirimize sahip çıkacağız, kırmayacağız bundan sonraki süreçlerde hep Servet‘in anısını, Servet‘in yürüttüğü mücadele çizgisini sürdüreceğiz."

Göltaş, "Bu ülkede bütün devrimci değerlerin farkında olarak, çalışanların emeklerine saygı duyarak, onu mücadelemizde mesleki alanımızdaki her tür çalışmada bir parçamız olarak yaşatmaya devam edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.

"Anılarını Yaşatarak Onu Anacağız"

EMEP Yönetim Kurulu Üyesi Fevzi Ayber de Servet Solmaz‘ın salonda bulunan fotoğrafına işaret ederek, "Servet‘e şöyle bir baktığımız zaman, onun gülen yüzü, gülen gözü bizlere ‘hüzünlenmeyin‘ diyor. ‘Yarınlara güvenle, sevgiyle bakın‘ diyor. Onun güzel anılarını yaşattığımız anda biz onu anmış olacağız. O hep yarına umutla bakmıştır. Şimdi siz de bakın" dedi.

Ayber, sendikal mücadeleye yönelik olarak Solmaz‘ın duyduğu heyecanı şöyle aktardı:
"Geçen yıl, sendikacı arkadaşlarla düzenlendiğimiz sendikal konferanslar dizisinin bir örneğini de Ankara‘da gerçekleştirdik. Çok heyecanlanmıştı, o konferans sonuçları üzerinden bir değerlendirme yaptığımızda  ‘Bu gerçekten çok önemli, önemli bir kanal açacak. Sendikal hareketin de buna ihtiyacı var. Biz bunu daha nasıl ilerletebiliriz? Bunları oturup yeniden planlayalım‘ demişti. Ama tam o süreçteyken yanımızda değil. Tez-Koop-İş Kongresi‘ne giderken de böyle mutlu olarak gitmişti."

Fevzi Ayber, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Servet‘in geçmişini çok iyi bilmiyordum, ama burada şunu gördüm; çocukluğundan şimdiye hep topluluklar içinde, hep arkadaşlarıyla, hep gülüyor, onlara sarılmış bir vaziyette. Çünkü hem fikri hem de yüreğinde edindiği bilgiler, düşünceler; onun ideali olan komünist olma, sosyalizmi kurma, devrimci mücadelesinde önemli bir yere gelme idealinin bir köşe taşıydı, birer tuğlasıydı."

"Meydanlarda Yanımızda Olacak"

Katıldığı bir cenaze töreninde Aydın Çubukçu‘nun kendisine, "Komünist olmak çok zor, komünist olarak ölmek çok daha zor" dediğini aktaran Ayber, sözlerini şöyle tamamladı:
"Böyle Servet gibi, insanların idealleriyle, bilinciyle, insan sevgisiyle, aile sevgisiyle, arkadaş sevgisiyle, örgütlü mücadeleye olan inancıyla ölmek bakalım bizlere nasip olacak mı? Hepimiz Servet‘i seviyoruz, Servet‘in emanetleri bizimdir. Servet‘in o gülen gözleriyle mitinglerde, meydanlarda her alanda yanımızda olacağını bileceğiz ve bir bayrak da Servet için taşıyacağız. Bir pankart da, bir döviz de Servet için taşıyacağız ve o çok sevdiği Tez-Koop-İş şapkasını Servet için taşıyacağız. Anısı önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum."

"Ateş Düştüğü Yeri Yakıyor"

Tez-Koop-İş Sendikası EMO İşyeri Temsilcisi Kahraman Yapıcı, Solmaz‘ı kaybetmenin derin üzüntüsü içinde olduğunu vurgulayarak, "Acılı insanlar arasında konuşmak çok zor. Servet Ağabey‘i kaybetmenin acısı, ailesinden sonra bu binada yaşayan arkadaşların yüreğine daha çok dokundu" dedi.

Servet Solmaz‘ın örnek kişiliğinden bahseden Yapıcı, sözlerine şöyle devam etti:
"Servet Ağabey, kiminin arkadaşı, kiminin ailesi, kiminin dostu ama istisnasız hepimizin yoldaşıydı. Az önce fotoğraflarda da gördük Servet Ağabey‘in hayatı hep mücadelelerle geçmiş, Servet Ağabey bizim aynı binada birlikte omuz omuza çalıştığımız, birlikte ağladığımız, birlikte güldüğümüz çalışma arkadaşından daha fazla anlam taşıyordu. Servet Ağabey, EMO çalışanlarının yürüttüğü mücadelede toparlayıcı bir isimdi. EMO‘da yürütülen toplu iş sözleşmelerinin hepsinde önemli katkıları oldu. Hatta son imzalanan toplu iş sözleşmesi metni büyük ölçüde Servet Ağabey‘in eseriydi. Yalnızca bu bina içindeki arkadaşları değil, EMO içinde çalışan herkesin en sevdiği, en güvendiği isimdi. Hem topluca yaşadığımız hem de bireysel yaşadığımız sorunları hepimiz Servet Ağabey‘e anlatırdık. Servet Ağabey sonunda ‘Hallederiz‘ dedikten sonra pratik bir çözüm bulurdu."

"Yokluğu Üstümüze Ağır Bir Yük Bindiriyor"

Solmaz‘ın mütevazı kişiliğine de değinen Yapıcı, Solmaz‘ın çok ön plana çıkmaktan hoşlanmadığını ancak tüm işlerin "hamaliye" kısmını üstlendiğini kaydetti. Herhangi bir sorunla karşılaşıldığında çoğu kez Servet Solmaz‘ın ön saflara geçtiğine tanık olduğunu söyleyen Yapıcı, "O küçük adamın birden bire büyüdüğünü görür, şahit olurduk" diye konuştu.

Yapıcı, konuşmasını şöyle bitirdi:
"Servet Ağabey herkesten önce işe geliyordu. Tüm gazeteleri tarayıp, makaleleri okuduktan sonra biz mesaiye başlamış olurduk. Servet Ağabey ile 5-10 dakika ülke gündemine ilişkin muhabbet etmek bizim için büyük keyifti. Bu sohbetlerde bize kaygılarını anlatır, öngörülerini paylaşırdı. Ülkede yaşanan karanlığın aşılması için işçi sınıfının ağırlığının hissettirmesi gerektiğini düşünürdü. Tekel işçilerinin direnişine büyük destek verdi. Servet Ağabey Hopa olayları ve Ankara‘da gerçekleştirilen vahşi saldırıyı ve işkence uygulamasına şahit olamadı, ömrü buna yetmedi, ama yaşasaydı eminim olay yerinde olacaktı. Servet Ağabey‘in bize o 5- 10 dakikalık sohbetlerde anlattığı kaygıların bugün daha da arttığını görüyorum. TMMOB ve EMO‘ya dönük baskıların arttığının farkındayız. Bu bizim kaygılarımızı daha da arttırıyor, ama bu karanlığa karşı hep birlikte mücadele etmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Elbette Servet Ağabey‘in yokluğu bize önemli bir yük bindiriyor. Servet Ağabey‘in yürüttüğü mücadeleyi bıraktığı yerden daha ileriye EMO çalışanları götürecek."

"Kendisini İş, Ekmek, Özgürlük Mücadelesine Adadı"

Elektrik Mühendisi Hamza Koç ise Solmaz ile çok uzun yıllara dayalı bir dostlukları olduğunu belirterek, iş, emek, özgürlük mücadelesinden gelen bir süreçte Solmaz‘la birlikte olduklarını, Solmaz‘ın kendisini iş, ekmek, özgürlük mücadelesine adadığını söyledi. Servet Solmaz‘ın, "İşini en doğru yapan, en iyi yapmaya çalışan kişi en devrimci kişidir" genel prensibiyle hareket ettiğini söyleyen Koç, Solmaz‘ın her koşulda işine her zaman sahip çıktığını ve işini kaybettiği dönemler de bile dik duruşuyla mücadeleye devam ettiğini söyledi. Koç, "İnsan olmak yaşamaktır. İnsan olmanın bir bedeli vardır. O da bunu bilerek hareket etti. Bu temelde baktığım zaman Servet, gerçekten yaşadı. İyi yaşadı, dolu dolu yaşadı ama kısa yaşadı. Hayatını sosyalizmle geçirmiş bir kişi olarak yaşadı ama kısa yaşadı" diye konuştu.

"Kırılmadan, Eğilmeden Mücadele Etti"

Solmaz‘ın Arkadaşı Sabri Canca da, Solmaz‘ı 1978 yılından beri tanıdığını belirterek, Servet Solmaz‘ın devrimci, demokrat kimliğinden bahsetti. Solmaz‘ın 13 yaşında itibaren mücadeleye büyük katkı sağladığını anlatan Canca, şöyle konuştu:
"Servet, 13 yaşından itibaren bir duvara yazı yazmak, bir gazeteyi dağıtmak için mücadele etti. O devrimciliği taklit edenlerden değil, mücadeleyi bırakan değil, o zor koşullarda Yenimahalle‘de bir şeyler yapmak gerektiğini düşünen, bir şeylerin kaygısını taşıyan kimliği ile çıktı ortaya ve bir süre cezaevinde yattı. Servet‘e o çocuk yaşında mücadeleyi, devrimciliği öğretmeye çalıştık. O bize devrimcilerin her gün yeniden örgütlendiğini, yeniden biçimlendiğini öğretti. Ben Servet‘ten başka bir şey daha öğrendim asla sinirlenmeyen, asla saygısını, hoşgörüsünü elden bırakmayan bir yapıdaydı. En büyük tartışmalarda bile o saygısını bir köşeye bırakmayan bir arkadaşımızdı. O kimseye boyun eğmedi, yanlışları gördüğünde de dik durmayı becerdi. Bugün Servet için güzel şeyler söylemektense onun yaşam tarzı içindeki güzellikleri ortaya çıkarmak, yaşamındaki kararlılığı dürüstlüğü ortaya çıkarmak gerek. Ben asla yoldaşımı unutmayacağım. Servet hep anılarda olacaktır."

"Ölümünden Sonra Kocaman Bir Boşluk Oluştu"

Solmaz‘ın iş arkadaşı, EMO çalışanı Hatice Temiz de, Solmaz‘ın herkesin ağabeyi, herkesin mesai arkadaşı ve çok sevdiği bir dostu olduğuna işaret ederek, başladığı konuşmasına şöyle devam etti:
"Onun ölümünden sonra odada kocaman bir boşluk oluştu. Onun o güler yüzü, her sabah bizi gazeteleri okuyarak karşılamasını unutmayacağım. Servet, moralim bozuk olduğunda, ailemle bir sorunum olduğunda, ilk anlattığım kişiydi. Memleket gündemine dair yüreğimde bir coşku olduğunda, odasına girip onunla paylaşırdım. O coşkuma her zaman coşku katan bir arkadaşımdı. Servet, EMO‘da en çok güvendiğim arkadaşımdı. Bu EMO‘da bulunan herkes içinde böyledir. Servet‘in EMO çalışanlarının yüreğinde de kocaman bir yeri vardır. Birlikte çok güldük, çok eğlendik ya da çok acı çektik. Ben babam öldüğünde ilk olarak onu aramıştım, gecenin bir yarısı gelmişti. Onu unutmayacağız."

"Birlik ve Mücadelenin Altını Doldurdu"

Törende son olarak söz alan Elektrik Mühendisi Mustafa Kadıoğlu da, Servet Solmaz‘ın halkçılık yönüne temas etti. Kadıoğlu, Solmaz‘ın halkçı bir devrimci olarak her zaman birlik ve mücadelenin altını doldurmak için çalıştığını söyledi.

Kadıoğlu, 8 Mayıs 2011 tarihinde çıkan bir kararname ile AKP Hükümeti‘nin, 12 Haziran 2011 tarihini beklemeden TMMOB‘yi hedefine koyduğuna dikkat çekti. Kadıoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
"Bize bu anmayı ve bu süreç de konuşmamızı sağlayan TMMOB‘nin, hedefe konulduğu bir dönemde bu etkinliği yapıyoruz. TMMOB‘un yapısına şu ya da bu şekilde eleştirilerimiz olabilir. Ancak TMMOB‘ye Servet‘in de inandığı gibi bu ülkenin, bu halkın bu dünyanın ihtiyacı var. İstanbul‘da 28 kişinin hayatını kaybettiği sel olayından sonra, TMMOB‘nin doğruların altını çizerek yaptığı bir basın açıklamasının mevcut siyasi iktidarın hoşuna gitmeyişinden dolayı o günlerde hedefe konulmasını şu an somut şekilde yaşıyoruz. Bu halkçılık kavramı işte bize burada ışık tutması gerek diye düşünüyorum. Servet‘in ölümü hepimizi üzdü, hepimize rehberlik yapacak, ancak en azından çalışanların kendi içinde birliği kurması, bizim için gelecekte TMMOB‘nin yaşaması için verilecek mücadeleye ışık tutacak. Servet‘e bu noktada teşekkür ediyorum."



TELE 1- SABAH PUSULASI

28.03.2024
 


Çok Okunanlar


EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR

1 MAYIS’TA ALANLARDAYIZ

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI - OLAĞAN GENEL KURULU! (ENERJİEKONOMİSİ.COM)

EMO 49. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANIYOR (ENERJİGUNLUGU.NET)

MUTLU BAYRAMLAR

EMEK VE BİLİM İLE KURULACAK YENİ BİR TOPLUMSAL DÜZEN İÇİN: YAŞASIN 1 MAYIS!

ENERJİ ALANI YÖNETİLEMİYOR (BİRGÜN)

Okunma Sayısı: 3534


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr


Diğer birimlerin iletişim bilgileri için tıklayınız

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.