|
FAİZİN DÜŞÜRÜLEREK ENFLASYONUN ve DÖVİZ KURUNUN DÜŞECEĞİNE İNANIŞ BENZERLİĞİ
BASIN AÇIKLAMASI 28.11.2021 İKTİDARIN SABAH-AKŞAM KARANLIĞINA ÇARESİ; FAİZİN DÜŞÜRÜLEREK ENFLASYONUN ve DÖVİZ KURUNUN DÜŞECEĞİNE İNANIŞ BENZERLİĞİ Basında yer alan haberler doğru ise; Zaten yetersiz olan sokak lambaları sabahları gün doğmadan 30 dakika daha önce söndürülecek, akşamları gün karardıktan 15 dakika sonra yanacak. Biz insanlar gün ağardıktan sonra kalksın, gün batımından evvel işinden evine gitsin derken, iktidar mensupları mevcut karanlığı arttırarak insanların hayatını kolaylaştıracaklarını(!) düşünüyorlar galiba. İnsan okuduklarına inanamıyor, sürdürülen mevcut ileri yaz saati uygulaması ile bilhassa Kasım 15-Mart 15 arası kış günlerinde karanlıkta kalkan, karanlıkta okuluna-işine giden, akşam karanlıkta okulundan, işinden dönen öğrenciler, milyonlarca emekçinin yaşamlarını zorlaştıracak, psikolojik algılarını daha da bozacak, yol güvenliği, can güvenliği tehlikesini daha da artıracak bir uygulamadan öte bir durum ifade etmeyecektir. Sayın bakanın 22 Kasım 2021 günü 11. Türkiye Enerji Zirvesinde " … Sabit saat uygulamasına başladığımız 2016 yılından bugüne kadar elde ettiğimiz toplam tasarruf 6,82 milyar kilovatsaat elektrik oldu. Bu tasarrufun parasal karşılığı ise yaklaşık 6 milyar lira oldu." şeklinde belirttiği açıklamasına gelecekte destek oluşturmak içinse bu ülke insanına, emekçisine, öğrencisine bir kez daha yazık edersiniz. Bakanın açıkladığı bu tasarrufun tablolarını kamuoyu ile paylaşmasını talep etmiştik ama henüz bir ses çıkmadı. Bu açıklama ki gibi bir tasarruf olması için dünyanın tersinden dönmesi gerekir, böylesi bir tasarruf olduğunu söylemek akıl ve bilim dışıdır. Yaklaşık 2 yıldır süren COVİD-19 salgını nedeni ile ortaya çıkan bir tablo var ise o da ayrı bir konudur, şartlar normal olmadığı, sokağa çıkma kısıtlamaları vb. nedenlerle böyle bir durum oluşabilir, o da bilimsel bir dayanak olmaz, biz bir tespiti yaparken mutlaka "normal şartlar altında" veya "şu şartlar altında" diye belirtiriz ve ona göre değerlendirme yaparız. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerine bir daha sesleniyoruz; Türkiye`nin Edirne-Iğdır 26-45 boylamları arası saat farkı 76 dakika, 1 saat 16 dakika olup buna göre, gündoğumu; 28 Kasım 2021 günü gündoğumu Iğdır`da 6.05, Ankara`da 6.44, İstanbul`da 7.02, Edirne`de 7.14`te gerçekleşmektedir. Iğdır`daki gündoğumu ile Ankara`daki gündoğumu arasında 39 dakika; İstanbul`daki gündoğumu arasında 57 dakika fark var ve siz bu insanları Iğdır saatine göre işe, okula gönderiyorsunuz. Bir daha belirtelim; Türkiye de yaşayan 84 milyon nüfusun yaklaşık %37`si yani 30 milyon 956 bin kişisi Ankara`nın doğusunda, %63`ü yani 51 milyon 425 bin kişisi de Ankara`nın batısında yaşar. 2020 yılı sonu itibari ile faturalandırılmış 233 milyar kWh Türkiye elektrik tüketiminin yaklaşık %29,2`si yani 68,257 milyar kWh`i Ankara`nın doğusunda, %69,8`i yani 162,627 milyar kWh`i de Ankara`nın batısında tüketilmiştir. Türkiye öylesine batıya taşınmıştır ki Kocaeli-Edirne arası dilimde yer alanlar hem nüfusun yüzde 45`i olan 37 milyon 586 bin kişisini barındırmakta, hem de elektriğin % 52`sini 121 milyar kWh`ini tüketmektedir. Umarız basında çıkan bu haberler doğrulanmaz, sokak lambaları her zaman olduğu gibi gün doğumunda söndürülerek, gün batımında yakılır, ayrıca aydınlatması yetersiz olan sokak, meydan, alt geçitlerle, kuytu denilen yerler de aydınlatılır. Daha da önemlisi mevcut yaz saati (YSU)-ileri saat uygulaması ile bilhassa orta Anadolu ve batı illerinde yaşayan tüm emekçi insanlarımız için bir zulum haline gelmiş olan bu uygulamadan bir an önce vazgeçilip, doğuda ve batıda yaşayan tüm insanlarımızın gün ışığında işe, okula gidip gelmelerini sağlayacak bilimsel akılla hesaplanmış saat dilimine bir an önce geçilmesidir. Son olarak şunu belirtmekte fayda var; mevcut uygulama ile ülkemiz öğrenci ve emekçilerinin yaşadıkları psikolojik ve güvenlik problemleri elektrik tasarrufu tartışmalarından çok daha önemlidir. -Mevcut yaz saati (YSU) uygulamasından-ileri saat uygulamasından vazgeçilsin, -Tüm insanlarımızın, bilhassa emekçiler ve öğrencilerimizin gün ağardıktan sonra uyandıkları, gün ışığından en fazla yararlanacakları bir saat dilimi için bilimsel uzlaşma sağlansın. -İnsanın psikolojik ve sosyolojik iyiliğinin, tasarruf tartışmalarından daha önemli olduğu bilinci ile hareket edilmelidir. -Aydınlık bir yaşam tüm insanların en doğal hakkıdır. Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 42. Dönem Yönetim Kurulu
 |
Fotoğraflar |
|
|
|
|
|
Tanıtım
İSTANBUL ŞUBE
19. İLTEK GÜNLERİ`NDE ŞUBEMİZ STANDI AÇILACAK
