14 Ekim TMMOB mitingi çağrı amaçlarında yer alan, kendi ülkemizde bizleri yabancı konumuna getiren, hukuksal, bilimsel, teknik her türlü temelden yoksun, yurttaşlık haklarımızı elimizden almak isteyen “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı” ile ilgili basın açıklaması 27 Eylül 2006 Çarşamba günü saat 12:00’de Bayındırlık İl Müdürlüğü Binası önünde basın açıklaması yapıldı. Şubemiz Başkanı Erol Celepsoy tarafından sunulan basın açıklamasına şubemizden ve diğer odalardan üye ve yöneticilerimiz katıldı.
BASINA VE KAMUOYUNA
SİYASAL İKTİDAR NE YAPACAĞINI ŞAŞIRDI, ŞİMDİ DE YABANCILAR ÜZERİNDEN YASAMIZLA VE MESLEĞİMİZLE UĞRAŞIYOR
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın değişiklik teklifi ile gündeme getirdiği, sonra Başbakanlık müdahalesi ile son şeklinin verildiği “Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı”, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nun 22.06.2006 tarihli toplantısında, hiçbir önerimiz kabul edilmeyerek Meclis Genel Kurulu’na sevk edildi. Siyasal iktidar bu tasarı ile: - Yabancı mimar ve mühendisler hakkında 6235 sayılı TMMOB Yasasının ve 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Yasasının uygulanmayacağını,
- Akademik ve mesleki yeterliliği kanıtlanmamış yabancı mimar ve mühendislere; ülkemiz kapısının hiçbir kısıtlama olmaksızın sonuna kadar açık olduğunu,
- Bu ülkenin mühendis, mimar ve şehir plancılarının kendi ülkesinde aslında “yabancı” olduğunu,
- Yabancı mühendis, mimar ve şehir plancısı ile bu ülkenin mühendisinin, mimarının ve şehir plancısının haksız bir rekabetin içinde olması gerektiğini,
söylüyor. Bu tasarısı, hukuksal, bilimsel, teknik ve her türlü maddi temelden yoksundur. Siyasal iktidar bu tasarıyı meclise getirmekle; açıkça “ne yapacağını şaşırdığını” ilan etmektedir. Bu tasarının 14. maddesinde; “Avrupa Birliğine üye ülkelerden veya Bakanlar Kurulunca belirlenecek diğer ülkelerden gelecek yabancı mimar ve mühendislerin çalışma izinlerinin verilmesinde, diploma ve ilgili meslek odasına kayıtlı olduğuna dair belgenin ibrazı halinde, 27/1/1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 34. ve 35. maddeleri ile 17/6/1938 tarihli ve 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanunun 1. ve 7. maddeleri uygulanmaz” denilmektedir. Bu madde ülkemizin mühendisleri, mimarları ve şehir plancıları adına söylüyoruz ki: Bizim tarafımızdan asla kabul edilemez. Bu madde, egemen bir devletin kendi kurumlarını ve yetkilerini inkar eden, hiçbir ulusal kuralı tanımayan, yetişmiş teknik elemanlarını ulusal ve uluslararası sermayenin çıkarları adına yok sayan bir anlayışın maddesidir. Bu tasarı yanlışlıkla(!) ve bu haliyle yasalaştığında, sonuçları ne olacaktır? - Akademik ve mesleki yeterliliği kanıtlanmamış kişiler bu ülkede “mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı mesleğini” icra edebilecek duruma geleceklerdir. Oysa her ülkenin olduğu gibi, ülkemizin de “diploma” verilmesini düzenleyen, yasayla tanımlanmış bir kurumu vardır. Bugün, yabancı bir üniversiteden mezun olmuş bir şahsın -ister yabancı ülke vatandaşı, ister yurttaşımız olsun- diploma denkliğini veren kurum Yüksek Öğretim Kurumu’dur. Tasarıya göre ise, üniversite denkliğinin akademik kurum tarafından kanıtlanmasının gereği bulunmamaktadır. Bu anlamda, bu meslek ile ilgili “akademik bir alan” kaosa sürüklenecektir.
2. Bu tasarı yasalaştığında, yurtdışında okuyan ülkemiz vatandaşı, başka bir ülke vatandaşı ile yurtdışındaki aynı üniversiteden mezun olup ülkemize çalışmaya geldiğinde, yurttaşımız için denklik belgesi aranacak ama yabancı ülke vatandaşı için aranmayacaktır. Bu yaklaşım, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 1998/780 Esas, 1999/307 sayılı kararına göre akademik yeterliliği kanıtlanmamış kişilerin mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı yapamayacaklarına ilişkin kararı siyasal iktidar tarafından bu düzenleme ile yok sayılmaktadır. Yargı kararlarını aşmak için yasal düzenleme yoluna gitmek, olsa olsa bir teslimiyetin ifadesidir. 3. Ülkemizde, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı alanındaki “mesleki yeterliliği” belirleyen kurum TMMOB’dir. Meslek disiplini ve icrası için gerekli meslek kuralları doğal olarak ve tüm dünyada kabul gördüğü şekli ile, meslek kuruluşlarınca belirlenmektedir. Yasa tasarısı ile TMMOB ve bağlı odalarına “yabancı ülke vatandaşı meslek mensuplarına hiçbir kural uygulamayınız” denilmektedir. Bu tasarının mantığı, öncelikle meslek kuruluşlarının varoluş gerekçesine aykırıdır. Ülkemizde hukukun üstünlüğünü savunanlar, öncelikle ve asgari olarak; kendi yurttaşları için ne istiyorlarsa, yabancı ülke vatandaşları için de onu istemelidirler. Kural tanınmaz bir şekilde bütünleşilmeye çalışılan AB ülkeleri arasında dahi, “diğer ülke vatandaşlarına, en fazla kendi yurttaşlarına tanınmış hakları tanıyan” bir anlayış varken, ülkemizin muz cumhuriyeti konumuna düşürülmek istenmesi, anlaşılabilir bir tutum değildir. - Bu tasarı yasalaştığında, “denetimsiz hizmet sunumu”nun önü açılacaktır. TMMOB Yasası’nın gerekçesinde “mühendislik ve mimarlık hizmetinin ülke güvenliği ile yakından ilgili olduğu” saptaması vardır. “Ülkemize denetimsiz yabancı girişi” ve dolayısıyla; meslek mensuplarının denetimini ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler, mühendislik hizmetini kamu çıkarından ve ülke güvenliğinden uzak bir noktaya getirecektir.
- Bu tasarı yasalaştığında, haksız rekabetin önü açılacaktır. Yabancı “kilit ve idari” personelin, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı alanındaki tüm kurallardan muaf tutulması, yabancı meslek mensuplarının akademik ve mesleki yeterliliğinin aranmaması; ülkemiz mühendislerinin, mimarlarının ve şehir plancılarının mesleklerini icrasını engelleyecek ve meslek bürolarının kapanmasını gündeme getirecektir.
Uyarıyoruz: Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı mesleğinin icrası için aranan koşullar, yabancı-yerli ayrımı yapılarak düzenlenemez. Yurttaşların aleyhine ve eşitlik ilkesine aykırı olan bu tasarının ne bilim karşısında ne de hukuk karşısında savunulabilir bir yönü bulunmamaktadır. Siyasal iktidar şaşırmış durumdadır. Ama bilmelidir ki; ülkesinin mühendisini, mimarını, şehir plancısını gözden çıkararak yasal düzenlemeleri gündeme getiren siyasal iktidarı, bu ülkenin mühendisi, mimarı, şehir plancısı da gözden çıkarmaktadır.
TMMOB, SİYASAL İKTİDARA “DUR!” DİYOR! TMMOB SİZİ;
· Anayasanın 135. Maddesi’nin değiştirilmesi için, · Yasadışı unvan kullanımının engellenmesi için, · Mühendis, mimar ve plancıların işsiz kalmaması için, · Sağlıklı bir istihdam politikası, yeni istihdam alanlarının oluşturulması için, · Ücretli çalışanların gereken hizmet ve hizmet süreleri dışında çalıştırılmaması için, · Aynı hizmeti üretirken farklı statü farklı ücret uygulamasına son vermek için, · Giderek yoksullaşmaması, ücret yetersizliği ve dengesizliği sorununu çözmek için, · Sigortasız çalışmaya son vermek, daha insani ve adil bir sigorta sistemi ve gelecek için, · “Mezarda emeklilik” ve “paran kadar sağlık” anlayışına dur demek için, · Uluslararası hukuka uygun sendikal hakların kullanılma güvencesi için, · Çalışma yaşamının yabancılaştırılmasını ve “kilit personel” uygulamasını durdurmak için, · Kamuda çalışanların çalışma alanlarının yok edilmemesi için, · Ücretlerinin derhal insanca yaşanabilecek bir düzeye çıkarılması için, · Toplu görüşme masalarının toplu sözleşme masalarına dönüşmesi için, · Baskı, sürgün ve siyasi kadrolaşma uygulamalarına derhal son verilmesi için, · Kamuda ve yerel yönetimlerde; teknik personel ihtiyacının karşılanması için, · Üniversitelerin bilimsel niteliğinin geliştirilmesi, nitelikli personel ihtiyacının karşılanması için, · Yeni mesleki düzenlemelerde; ülkemiz ihtiyaçları-olanaklarının yok sayılmaması için, · Ücretli çalışanların da mühendis, mimar ve şehir plancısı olduklarını hatırlatmak için, · Fikri hakların hukuki güvence altına alınması için, · Mesleki kimliğimize yabancılaşmamak için, · Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığının toplum hizmetinde olacağı bir gelecek için, · Üreterek büyüyen ve paylaşarak gelişen bir ülkede insanca ve barış içinde yaşamak için, · Birlikte karar alma, birlikte üretme, birlikte yönetme ilkesini yaşama geçirmek için, · Bugüne dek söylediklerimizi bir kez daha hep birlikte söylemek için, 14 Ekim 2006 Cumartesi günü, Ankara'da alanlarda buluşmaya çağırıyor!...
“YAŞASIN TMMOB ÖRGÜTLÜLÜĞÜ YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ” TMMOB İSTANBUL İL KOORDİNASYON KURULU SEKRETERLİĞİ
|