MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 İSTANBUL ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İŞ VE ELEMAN ARAYANLAR

   · 

SMM NEDİR?

   · 

ÖLÇÜM VE BİLİRKİŞİLİK İÇİN BAŞVURU

   · 

YAYIN SATIŞ VE KİTAP LİSTESİ

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 EDİRNE   İSTANBUL   KIRKLARELİ   TEKİRDAĞ 
 

 
MİSEM EĞİTİMLERİ
 

EMO İstanbul Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 81

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

AKP HÜKÜMETİ’NİN GİDERAYAK MECLİSTEN GEÇİRDİĞİ NÜKLEER GÜÇ SANTRALLARININ KURULMASI VE İŞLETİLMESİ HAKKINDAKİ YASA HALKA İHANET YASASIDIR


BASIN AÇIKLAMASI

 
AKP hükümeti, meşruiyetinin ve geçerliliğinin tartışılır olduğu bu günlerde ülkemizin en acil konusu nükleer güç santrallarının kurulması imiş gibi, TBMM'de kanunlaşmayı bekleyen 147 yasa tasarısı arasından, Nükleer Güç Santrallarının Kurulması ve İşletilmesi Hakkındaki Yasa Tasarısı’nı, Meclis Genel Kurulu’na getirerek “yangından mal kaçırmaya” girişmiştir.
 

Bu girişimin nedeni hepimiz tarafından bilinmektedir ki, uluslararası nükleer güç santrali kurucusu firmalara verilen sözler ve yapılan pazarlıklardır. AKP Hükümetinin nükleer santral kurulması karşısında ne tür bir pazarlık içinde olduğunu bilmiyoruz. Ancak onların da nükleer karşıtlarının da bildiği gerçek, ülkemiz kamuoyunun nükleer santral kurulmasına karşı olduğu ve bunun için geçtiğimiz aylarda toplanan 100 bin imzanın Meclis‘te ilgili komisyona teslim edildiğidir. Ülkemizin dört bir yanındaki değerli bilim insanlarımızın nükleer santral kurulmasını doğru bulmadıklarını ifade etmek için bildiri yayınlamalarıdır.

Ülkemizin 2008 ve 2009 yıllarında, hatta bu yaz aylarında elektriksiz kalma tehdidi ortada dururken; Bilim insanlarının ortaya koyduğu bildirge, nükleer santralların kurulmak istendiği Sinop ve Akkuyu‘daki yöre halkının mitinglerle gösterdikleri karşı duruş, 100 bine yakın yurt çapında toplanan imzalar aracılığıyla ortaya konulan tepkiye karşın nükleer santral kurulumu konusunda gösterilen bu ısrar AKP Hükümeti‘nin nükleerci zihniyetini çok açık olarak gözler önüne sermektedir. Bugünün sorunlarına bile çözüm bulamayan hükümet, abartılı talep tahminleriyle yerli ve yenilenebilir kaynakları göz ardı ederek nükleer santral kurulumu konusunda halkın tercihleri yerine çeşitli kesimlerin lobi faaliyetlerine aracılık etmektedir.

Bizzat Enerji Bakanı‘nın "Yazı da gelse, tura da gelse, dik de dursa, biz bu santralleri kuracağız‘ gibi hiçbir bilimsel ve mantıkı açıklaması olmayan bu antidemokratik ısrarının arka planında uluslararası enerji tekellerinin istekleri bulunmaktadır. Yabanci lobilerin yazdırdığı yasa metinleriyle kurulacak nükleer santrallar için, Mart 2007‘de  TAEK‘e Bakanlar Kurulu kararıyla 3 Milyar YTL aktarılmıştır. Bu tutar TC‘nin Adalet Bakanlığı 2007 Bütçesinin 1.5 katıdır! TAEK‘e verilen bu bütçe, yabancı nükleer lobilerin "Türkiye‘nin de masaya para koyması lazım" (Nucleoncs Week dergisi, Şubat 2007) ültimatomu üzerine yapılmıştır.

Meclis komisyonundan 4 üyenin muhalefet şerhiyle alelacele Genel Kurula indirilen bu yasa hiçbir açıdan akla ve mantığa uygun ve geçerli değildir. Türkiye‘nin geleceği açısından bu denli yaşamsal önem taşıyan bir yasanın bu denli yoğun bir gündemin tozu dumanı arasında Meclisten geçirilmesi halkımız tarafından unutulmayacaktır. İnanıyoruz ki ülkesini seven çocuklarına yaşanabilir bir ülke hazırlamaya çalışan herkes Nükleerci parti ve kişileri mahkum edecektir.

Çünkü:

Nükleer Enerji enerjideki dışa bağımlılığı daha da artıracaktır. Nükleer santrallerin kurulum ve üretim maliyetleri çok yüksektir ve bunlar için ayrılacak kaynak tamamen uluslararası sermayeden alınacak sıcak kredilerle sağlanacaktır. Kaldı ki, nükleer enerji tekelleri, santralda kullanılacak yakıtın da kendilerinden alınmasını şart koşarak doğalgazdan daha tehlikeli bir bağımlılık yaratmaktadırlar.

Nükleer teknoloji ucuz değildir. Hem kurulum, hem üretim-işletim hem de güvenlik maliyetleri çok yüksektir. 35-40 yıllık ekonomik ömürleri içinde sıkça arıza yapmaktadırlar. Ayrıca uzun (ortalama 15-25 yıl) yapım süreleri göz önüne alındığında acil bir enerji ihtiyacına çözüm olamazlar.

Nükleer enerji temiz ve güvenli değildir. Bu nedenle dünyada pek çok ülke nükleer enerjiyi terk etmektedir. Nükleer santrallar güvenlik ve özellikle atık sorununu çözememişlerdir. Dünyanın henüz hiçbir bölgesinde nükleer atıkların saklanması için lisanslı bir depolama alanı bulunmamaktadır. Bu atıklar milyarlarca dolarlık ek maliyet getirmesinin yanında, çevre açısından çok ciddi bir tehdittir.

ABD ve AB ülkeleri, atıklar için muazzam paralar harcamakta veya ahlaksızca başta Hindistan olmak üzere azgelişmiş ülkeleri nükleer çöplük olarak kullanmaktadır. Türkiye de bu ülkelerden biridir.

Türkiye nükleer santral kurarak nükleer teknolojiye sahip olamaz aksine daha da dışa bağımlı hale gelir: Teknoloji sahipliği çok kompleks, pek çok yönü olan bir tartışmadır ve dinamikleri uluslararası iş bölümü ve hiyerarşi ile belirlenmektedir. Tüm mühendisliği ve teknik detaylarını yurtdışından almak durumunda kalacağımız, deyim yerindeyse göbekten ulus aşırı tekellere bağımlı olacağımız bir proje ile teknoloji sahipliği mümkün değildir. Dahası "Ulusal İnnovasyon ve ARGE" politikamız olmadan, teknoloji sahipliği bir hayaldir.

• Ayrıca, bu girişimden hedeflenen gelecekte nükleer silahlara sahip olmaksa, hem bunun için nükleer enerji santralına ihtiyaç yoktur, hem de tüm insanlık adına telafi edilemez zararlar doğuracak bir silahlanma ve felaket yoluna ülkemizi sokmaya kimsenin hakkı yoktur.

Bütün bunlara ek olarak Türkiye gibi deprem kuşağında olan, "güvenlik kültürü"nün yerleşmediği, siyasal iktidarların bilim adamları ve meslek odalarını hiçe sayan politikalarla günü kurtarmaya çalıştığı bir ülkede nükleer enerji santralleri ekstra tehlike kaynağı olacaktır. Tüm dünya ilk yatırım ve işletim maliyetleri çok yüksek, 35-40 yıllık ekonomik ömürleri boyunca sıkça arıza ve güvenlik sorunları yaşayan, atık sorunlarına çözüm bulunamadığı bu pahalı enerji üretiminden vazgeçerken, deprem kuşağında olan ve Çernobil kazasında radyosyonlu çayları, fındıkları sorumsuzca yediren, Marmara Depremi‘nde, İkitelli‘de ve yakın zamanda "hızlı tren" adı altında yaşanan Pamukova tren faciasında, son olarak Tuzla‘da ortaya çıkan zehirli variller örneğinde olduğu gibi yönetim ve işletme krizleri yaşayan Türkiye‘de NÜKLEER SANTRAL KURULAMAZ...

Diğer Gerçekler:

• Hükümetin verilerine göre bugün yüzde 39 olan öz kaynak oranımız, 2010‘da yüzde 29‘a, 2020‘de yüzde 25‘e düşecektir. Oysa devamlı vurguladığımız gibi merkezi planlama ve kamusal bir anlayışla oluşturulacak Enerji Planlaması ile, şu an kullanmadığımız öz kaynaklarımız değerlendirilebilir.

• Kaçakların önlenmesi, mevcut santrallerinin rehabilitasyonunun yapılması sonucunda elde edilecek elektrik enerjisi, kurulması planlanan nükleer santrallerden elde edilecek enerji miktarından kat be kat fazladır.

• Ülkemiz, rüzgar, güneş, jeotermal, biyogaz,vs. gibi yenilenebilir enerji kaynakları açısından son derece şanslıdır. Oysa siyasal iktidarlar bu konuda hiçbir yatırım, Araştırma-Geliştirme (ARGE) faaliyeti yapmamaktadır.

• Ülkemiz, su potansiyeli açısından önemli bir kaynağa sahiptir ve 2005 itibariyle sadece yüzde 25.1‘lik bir kısmı değerlendirilmektedir.

TALEPLERİMİZ ve ÖNERİLERİMİZ

1. Ülkemizdeki bütün nükleer enerji santralı kurma çalışmalarına derhal son verilmelidir.

2. Enerji alanındaki ÖZELLEŞTİRME politikalarından vazgeçilmeli; merkezi planlama ve kamusal bir anlayışla alan yeniden yapılanmalıdır.

3. 20 yıldır ihmal edilen  ve kaderine terk edilen kamu kurumlarına yatırım yapılmalı, üretim, iletim ve dağıtımda bozulan merkezi yapı yeniden oluşturulmalıdır.

4. Türkiye‘nin oldukça zengin olduğu rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle gibi yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dair araştırma-geliştirme çalışmaları, proje ve yatırımlar için kaynak ayrılmalıdır.

5. Enerji tasarrufu ve verimliliği alanlarında bilimsel çalışmalarla desteklenen merkezi projeler geliştirilmelidir. Yine bu çerçevede elektrik dağıtım şebekelerindeki kayıp-kaçak oranı, yüzde 20‘lerden OECD seviyeleri olan ortalama yüzde 6‘lara çekilmelidir.

6)     Çev­re­yi ve ge­le­cek ku­şak­la­rın ya­şam ka­li­te­si­nin ko­run­ma­sı­nı sağ­la­ya­cak tek­no­lo­jik ted­bir­le­r alın­ma­lıdır.

Sonuç olarak diyoruz ki: AKP Hükümeti‘nin alelacele Meclis‘ten geçirdiği bu Yasa kağıt üzerinde kalmaya mahkumdur. Bu yasanın Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından onaylanma ve uygulanma şansı bulunmamaktadır. Çünkü halka karşın çıkarılan bu Yasa bir ihanet yasasıdır ve bu Yasanın altına imza atacak, uygulamaya sokacak hiç bir kişi ya da kurumun bu topraklar üzerinde yaşayan insanların, daha çok taze olan Çernobil mağdurlarının yüzüne bakma şansı bulunmamaktadır.

Biz bütün siyasi partileri, bütün sorumlu kurum ve kuruluşları, ülkemizin geleceğini, sağlığını ve bağımsızlığını tehlikeye sokacak bu Yasaya karşı çıkmaya, AKP Hükümeti‘nin Nükleer santral şirketleriyle girdiği pazarlıkları bozmaya, Ulusal bir enerji programının ve kurumlarının oluşuturulmasına katkı koymaya davet ediyoruz. 9 Mayıs 2007

TMMOB
Elektrik Mühendisleri Odası  
İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu



TORBA YASA TEKLİFİNİ GERİ ÇEK

17.11.2020
 


Çok Okunanlar


ŞUBEMİZDEN İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ`NE ZİYARET

ŞUBEMİZ ESKİ YÖNETİCİLERİNDEN İBRAHİM AKSİN VEFAT ETTI

ŞUBE KOORDİNASYON KURULU GERÇEKLEŞTİRİLDİ

ŞUBEMİZDEN İKİTELLİ OSB`YE ZİYARET

Okunma Sayısı: 1828


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.