Dünyanın en büyük yarı-iletken şirketlerinden biri olan STMicroelectronics, 12.12.2007 tarihinde Istanbulda faaliyet gösteren dijital TV ve dijital uydu alıcıları bölümünü kapattı ve bu bölümde çalışan 35 mühendisi işten çıkardı. Şubemiz Yönetim Kurulu meslektaşlarımızın uğradığı bu kıyımı kınamak için bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması için devamına bakınız.
Türkiye‘de 1998 yılında İstanbul ve İzmir irtibat büroları ile faaliyete başlayan ve 2001 yılında Alcatel Mikrolektronik bölümünü satın alan firma 2002 yılında Dijital TV ve Dijital uydu alıcıları konularında uygulama laboratuvarları açtı. Bugün bütün faaliyetlerini İstanbul Teknik Üniversitesindeki İTÜ ARI Teknokent‘de sürdürmektedir. Şirketin 2007 yılındaki net cirosu yaklaşık 7.2 milyar USD olup birçok alanda pazar liderliğine sahiptir. Dört kıtada üretimi bulunan şirketin İtalya, Fransa, ABD ve Singapur‘da fabrikaları olup ayrıca Çin, Malezya, Malta ve Fas‘ta da birçok tesisi bulunmaktadır. Şirket 35 meslektaşımızı işten çıkararak kapadığı bölümlerin projelerini diğer ülkelerdeki bölümlere devretmiş, yatırımlarını , araştırma ve geliştirme çalışmalarını bu ülkelerde sürdürmektedir. Türkiye hem pazar hem de ucuz iş gücü olarak daima çokuluslu/büyük ölçekli yabancı sermayeli şirketlerin dikkatini çekmiştir. Ülkemizde işçilerin iş güvenceleri yok denebilecek kadar az olup işçi çıkarmanın maliyeti ise işveren için önemsenmeyecek kadar küçüktür. Bunun farkında olan şirketler Türkiye gibi ülkeleri tercih etmekte üstelik Teknokent, Teknopark veya serbest bölgelere yerleşerek üretim maliyetlerini daha da aşağı çekebilmektedirler. Buna rağmen büyük ölçekli yabancı sermayeli şirketler daha fazla kar edebilmek için işgücünün/mühendis emeğinin daha da ucuz olduğu Hindistan veya Çin gibi ülkelere yatırımlarını kaydırmaktadırlar. Övünülerek bahsedilen doğrudan yabancı sermaye yatırımlarından biri olan bu şirketin gerek istihdam gerekse teknoloji transferi açısından ülkemize "kazandırdıkları" ortadır. Bu gibi yatırımlar ülkemizin büyüme istatistiğinde sadece sanal bir rakamdır. Biz, ülkemizin kaynakları, küresel güçlerin baskısından bağımsız bir şekilde değerlendirildiğinde, Türkiye‘nin küresel rekabette yer alabilecek potansiyellere sahip olduğunu biliyor, bilimi ve teknolojiyi esas alan, AR-GE ve inovasyona ağırlık veren, dış girdilere bağımlı olmayan, istihdam odaklı ve planlı bir kalkınmayı öngören sanayileşme politikalarının hayata geçirilmesi gerektiğini her fırsatta söylüyoruz.. Elektrik Mühendisleri Odası olarak meslektaşlarımızın işlerine son vermenin hiçbir haklı gerekçesi ve açıklaması olmadığını bir kez daha tekrarlıyor adı geçen şirketi kamuoyunda şiddetle kınıyoruz. ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ 35. DÖNEM YÖNETİM KURULU
|