|
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Ankara Şubesi tarafından yapılan açıklamada, Bakanlar Kurulunda imzaya açılan İstihdam Paketinin, iş veren yararına çok iyi tasarlandığı belirtilerek, "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasasından sonra İstihdam Yasası ile işçi lehine kazanılmış hiçbir hak bırakılmak istenmemektedir" denildi.
TMMOB EMO Ankara Şubesi tarafından konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada, kısa bir süre önce TBMM‘den geçen SSGSS Yasası‘nın hemen ardından gündeme gelen İstihdam Paketi ile emekçilerin pek çok temel hakkını yok edileceği kaydedildi. İstihdam Paketi ile işveren lehine pek çok düzenlemenin yapıldığı kaydedilen açıklamada, yeni düzenleme ile 50 veya daha fazla işçi çalıştırılan iş yerlerinde eski hükümlü çalıştırma zorunluluğunun kaldırıldığı, engelli çalıştırma oranının özel sektör için yüzde 6‘danyüzde 3‘e indirildiği, engellilere ait SSK işveren priminin Hazine tarafından ödenmesinin öngörüldüğü, kadınlar ile 18-29 yaş arası gençlere ait SSK işveren priminin 5 yıl boyunca kademeli olarak Fon‘dan karşılanmasının öngörüldüğü, 500 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde işverenler tarafından spor tesisi kurma yükümlülüğünün kaldırıldığı belirtildi. Söz konusu paketin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik tarafından, "özellikle genç işsizler ordusunun önündeki istihdam sorunun çözecek bir formül" olarak tarif edildiği belirtilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi: "Elbette sayın Bakan ‘yoğurdum ekşi‘ demiyor. Ancak çalışanlar açısından ekşi olan yoğurt, sermaye açısından kaymak niteliğinde. Yasa işveren yararına o kadar iyi tasarlanmış ki, iflasını isteyen, konkordato ilan eden işveren, ödemesi gereken işçi ücretlerinin 3 aylık kısmının da İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu tarafından karşılanması sağlanması isteniyor. Genç nüfusun hızlı kalkınacağı teorileri ile nüfus planlaması yerine (3çocuk doğurun) önerileri bu gibi istihdam paketleri ile daha anlaşılır hale geliyor. Maalesef her geçen gün daha çok ticarileşen ve niteliksizleşen bir eğitim sisteminden geçmiş, yetiştirildiği sosyal-toplumsal koşullar nedeniyle adalet, emek, özgürlük kavramlarından uzak bir gençlik potansiyeli üzerine kurulan seçmen hesabının başka bir yan çıktısı aynı potansiyelin sermayenin hizmetine sunulacak olması. Kadınlara yönelik düzenlemeler de diğer maddeler kadar fütursuz saldırılar içermektedir. Kadının yeri evi, görevi de en az 3 çocuk doğurmaktır diyen AK Parti iktidarına göre emzirme yardımı, süt izni ya da kreş zorunluluğu çıkartılmak veya budanabildiği kadar budanmak istenmektedir."
|
|
|