|
5. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Bölgesel Konferansı, 1 Kasım 2008 günü Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda başladı. Konferans başlamadan önce, DİSK, KESK, TTB, TMMOB, Herkese Sağlık Güvenlik Gelecek Platformu, direnişteki Limter-İş yöneticisi Levent Akhan ve tersane işçileri, kot taşlama işçileri, Davutpaşa katliamı mağdurları, Kızılay'da işten atılan Dev Sağlık-İş üyeleri ve demokratik kurumlardan 150'ye yakın kişi Bakanlığın hazırladığı İş Sağlığı ve Güvenliği yasa tasarısını protesto etti.
Şubemiz üye ve yöneticilerinin de katıldığı eylemde yapılan ortak açıklamayı okuyan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Üyesi Ali Çerkezoğlu, "Çalışma Bakanlığı‘nın tamamen göstermelik, caydırıcı hiçbir yaptırım içermeyen, İş Sağlığı ve Güvenliği yasa tasarısı; iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini taşerona devredilmesini ve işyeri hekimlerini esnek çalıştırmayı, ‘reform‘ olarak yutturmaya çalışılıyor" dedi. Tasarının göstermelik olduğunu vurgulayan Çerkezoğlu, tasarı ile sağlıklı ve güvenli iş ortamlarının yaratılmayacağını ve meslek hastalıklarının önüne geçilemeyeceğini belirtti. Sendika ve meslek odalarının önerileri alınmadan tasarıya son halinin verilmesinin doğru olmadığını kaydetti. Çerkezoğlu, "Emek dünyasının onaylamadığı yasa tasarısı geri çekilsin. Sağlığımızdan, haklı mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" dedi. Kum torbası değil, tersane işçisiyiz Dearsan Tersanesi önündeki direnişinin 52. gününde olan Limter-İş Yönetim Kurulu Üyesi Levent Akhan, tersane işçilerinin taleplerini eylem alanına taşıdı. Akhan, "Kum torbası değil tersane işçisiyiz", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" sloganlarıyla bir konuşma yaptı. Akhan, Tuzla tersanelerindeki kuralsız ve güvencesiz çalışma ortamını aktardı, işini geri istedi. Kot taşlama işçilerine emeklilik hakkı Silikozis hastalığı nedeniyle ölümle pençeleşen kot taşlama işçisi Bekir Özmen, kot taşlama cinayetlerinin sadece, ‘merdiven altı‘ atölyelerde yaşanmadığını yıllar önce büyük firmalarda başladığını söyledi. Hükümete seslenen Özmen, Silikozis hastalığına yakalanan işçilere malulen emeklilik hakkı tanınmasını istedi. Üç oğlu da Silikozis hastası olan Anne İpek Sevgi Al, Kürtçe yaptığı konuşmada meslek hastalıkları konusunda ücretsiz sağlık hizmeti verilmesini talep etti. İşten atılan Dev Sağlık-İş üyesi Kızılay işçileri, yaşadıklarını anlattı, işe geri dönme mücadelelerinin süreceğini belirtti. Davutpaşa‘da 22 işçinin yaşamına mal olan katliamın mağdurları da, hükümetin hiçbir vaadini yerine getirmediğini söyledi. TAYAD‘lı Aileler de eylemde Engin Çeber‘in katillerinin yargılanmasını istedi. Eylemde "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek", "Yaşasın sınıf dayanışması", "Emekçiyiz haklıyız kazanacağız" sloganları atıldı.
|
Tanıtım
İSTANBUL ŞUBE
ŞUBEMİZDEN İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ`NE ZİYARET
