Suyun Ticarileşmesine Hayır Platformu 24 Ocak 2009 günü Taksim Tramvay durağında suyumuzun özelleştirilmesini ve satılmasını düzenlemek için İstanbul 'da yapılması planlanan 5. Dünya Su Forumu’nu protesto etmek için basın açıklaması yaptı.
DİSK Genel Başkan yardımcısı İsmail Yurtseven‘in yaptığı basın açıklamasına platformu oluşturan kurum ve kuruluşlarının üye ve yöneticileri katıldı. Şubemiz yönetici ve üyelerinin de yer aldığı basın açıklamasının tamamı aşağıdadır: Basın açıklamasından sonra TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu‘nun hazırladığı "HOMUR" dergisi ve bildiriler katılımcılar tarafından İstiklal Caddesi boyunca dağıtıldı. BASINA VE KAMUOYUNA 24 Ocak 1980 kararlarının üzerinden tam 29 yıl geçti. Emeğin mücadelelerle kazandığı bütün haklarını 24 Ocak kararlarıyla gasp edenler, bugün de doğanın ve insanlığın yaşam kaynağına, suyuna göz diktiler. 24 Ocak kararlarını hayata geçirebilmek için 12 Eylül 80 darbesini organize edenler, emeğin örgütlü gücünü zincire vurarak hedefine ulaşmıştı. Bugünkü pervasız saldırılarda da, emeğin güçsüz ve dağınık olduğunu düşünerek keyiflenenlere ne kadar yanıldıklarını göstermek zorundayız. 24 Ocak‘ta start verilen saldırılar aradan geçen 29 yıl boyunca sağlık, eğitim ve ulaşım haklarından toplumun sofrasındaki ekmeğine ve hatta emeklilik hakkına kadar uzanınca, artık en son sınırına gelindiği zannedildi. Ama şimdide "yanıldınız, biz suyu, yani yaşamlarınızı da istiyoruz" diyorlar. 24 Ocak 80‘de, hak ve kamu hizmetlerini metalaştırmanın bilinen tek yöntemi özelleştirme idi, emek ve meslek örgütleri de kendilerini özelleştirme karşıtı olarak tanımlamıştı. Bugün suyumuzu gasp ederken "biz suyu özelleştirmeyeceğiz" diyorlar. Biliyoruz, suyu özelleştirmeyecekler... Evlerimize kontörlü su sayaçlarını takanların özel şirketler değil, halkın seçimle göreve getirdiği "sözde temsilciler" olduklarını biliyoruz. Bizler, bu işbirliğini yapanların su kaynaklarının mülkiyeti devlette kalarak suyu bir piyasa malı haline getirmenin planlarını yaptığını da, su hizmetlerinin finansmanı için belediyeleri "borsa simsarlığı"na hazırladığını da biliyoruz. Demokratik örgütlerin bütün kavramların içlerini boşaltıp, kendi çıkarlarına uygun hale getiren sermaye, yeniden ürettiği bu kavramlarla toplumu aldatıyor. Geçmişte "Bu ülkeye komünizm lazımsa onu da biz getiririz" diyenler, bugün piyasacı Dünya Su Forumu‘nun alternatifi için aynı şeyi söylüyor ve "bu dünyaya alternatif bir su platformu lazımsa onu da biz kurarız" diyor. Demekle de kalmıyor, 2003 yılından beri İngiltere‘de, İsviçre‘de "Alternatif Dünya Su Forumları"nı topluyor. Sermayenin bizzat düzenlediği bu alternatif toplantılarda, suyu piyasalarda alınıp-satılan bir mal haline getirme sürecini hızlandırmak için gerekli stratejiler üretiliyor. Bütün alternatifler sizin olsun. Biz, alternatiflerinize de size de karşı olduğumuzu söylüyoruz. Geleceğimizin, sağlığımızın, kültürümüzün ve yaşamımızın borsalara peşkeş çekilmesine seyirci kalmayacağımızı buradan bütün Türkiye‘ye duyuruyoruz. Suyumuza el koyma planlarını yapmak için 15-22 Mart 2009 tarihlerinde İstanbul‘da toplanacaklar. Bu çirkin işbirliğine gereken cevabı vermek için duyarlı olan herkesi "Suyun Ticarileşmesine Hayır" Platformuna katılmaya çağırıyoruz. Su, bir piyasa malı değil, halkın ve doğanın yaşam özüdür. SUYUN TİCARİLEŞMESİNE HAYIR PLATFORMU
|