|
5. Dünya Su Konsey’ine karşı Suyun Ticarileştirilmesine Hayır Platformu’nun düzenlediği panel-forum 19 Mart 2009’da Akatlar Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde başladı.
Platform adına açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Beyza Üstün, Dünya Su konsey‘in ülkemizde hangi amaçla toplandığı gerçeğini örneklerle anlatarak, suyumuzun bir avuç tekelin inisiyatifine terk edilmemesini; suyun hava gibi, sağlık gibi bir insan hakkı olduğunu; ticari bir meta gibi alıp-satılamayacağını; eğer böyle olursa Latin Amerika‘daki, Afrika‘daki, İngiltere‘deki gibi, insanların suya ulaşımının engelleneceğini anlattı. DİSK adına Genel Sekreter Tayfun Görgün yaptığı konuşmada; suyun ticarileşmesinin işçilerin daha fazla yoksullaşması anlamına geleceğini, bu nedenle hiçbir suyumuza dokundurtmayacaklarını söyledi. KESK Genel Başkanı Sami Evren; su mücadelesinin günlük ekonomik, sosyal kazanımlar için mücadeleden ayrı olmadığını, ama bu sınırlar içinde çözümlenemeyeceğini; bunun tek yolunun politik mücadeleden geçtiğini anlattıktan sonra, "anti kapitalist bir perspektifle" suyumuzu koruyabileceğimiz, bunun da tek çözüm yolunun sosyalizm olduğunu söyledi. Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr. Gencay Gürsoy; Suyun satılmasının hekimler olarak kendilerini yakından ilgilendirdiğini, suyun metalaşması insan sağlığının da bozulması anlamına geldiğini; bir insanlık sorunu olarak görmek gerektiğini söyledi. TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, mühendis, mimar ve şehir plancıları olarak bu ülkenin talan edilmesine karşı çıktıklarını, suyumuzun da alınıp satılmasını her koşulda karşı çıkacaklarını, Dünya Su Konsey‘in oyunlarını bozacaklarını söyledi. Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Abdullah Aysu konuşmasında; çiftçiler olarak toprağa üç avuç tohum attıklarını; ilk avucun böcekler için olduğunu, ikinci avucun kuşlar için ve sonuncu avucun da kendileri için olduğunu söyledikten sonra, çiftçilerin "yaban hayatın" dengesini korumak için çaba gösterdiklerini, sadece kendilerini değil yaşamın her alanını koruduklarını belirtti.Suyun satılmasının bu dengeyi bozacağını, çiftçilerin parası kadar suya sahip olacaklarını, parası olmayanların hem kendilerine hem de doğaya sahip çıkamayacaklarını anlattı. Su Politik adına Gaye Yılmaz, kendilerine su politiğin ne olduğu sorusunun sıkça sorulduğunu belirttikten sonra su politiği ve amaçlarını anlattı. Öğleden sonra yapılan panel, ülkemizdeki su mücadeleleri ve deneyimlerin aktarıldığı bir tartışma ortamı yarattı. Küçük Armutlu‘dan, Munzur‘a kadar sürdürülen mücadeleler, mücadeleyi sürdürenlerce anlatıldı. 20 Mart‘ta yapılan etkinlikte; Su Kaynakları ve Su Havzalarının Korunumu ana başlığı altında, Su Havzalarının Çevresel Korunumu, Su Havzalarının Planlanması; Su ve Sağlık, ana balığı altında, Su ve Halk Sağlığı, Su ve Sağlık; Su Kullanımı ve Ekonomi Politiği ana başlığı altında, Su Kullanımı ve Ekonomi Politiği; Enerji; Su İklim Değişikliği ana başlığı altında, Enerji ve Su, Yenilenebilir Enerjiler ve Küresel ısınma ve su konu başlıklarında forumlar düzenlendi. Şubemiz YK. Başkanı Erhan Karaçay‘ın yöneticiliğinde yapılan "Enerji; Su İklim Değişikliği" forumunda YK. yedek üyemiz Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar yenilenebilir enerji kaynakları konusunda bilgilendirme de bulunurken, EMO Genel Merkez adına Elektrik Mühendisi Hüseyin Yeşil, Enerji ve Su başlığında HES‘ler konusunda EMO‘nun görüşlerini anlattı.
|
Tanıtım
İSTANBUL ŞUBE
ŞUBEMİZ EMO GENÇ ÜYELERİ EMO GENEL KURULU`NDA
