MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 ANTALYA ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 ANTALYA   BURDUR   ISPARTA 
 

 
FORMLAR
 
ÖLÇÜM BASVURU DİLEKCESİ
 
ÜYELİK
 
SMM
 
TEMSİLCİLİKLER
 
İŞ VE ELEMAN ARAYANLAR
 

EMO Antalya Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 24

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

İLHAN METİN "GÜNEŞ ENERJİSİ VE YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI" HAKKINDA TRT ANTALYA RADYOSU’NA DEĞERLENDİRMELERDE BULUNDU.



 
Şube Yönetim Kurulu Başkanı İlhan METİN, 18.09.2010 (Cumartesi) tarihinde TRT Antalya Radyo’sunda canlı yayın konuğu olarak katıldığı programda; Güneş enerjisi, yenilebilir enerji kaynakları hakkında görüşlerini belirten Metin, Dünyadaki tüm enerji türlerinin kökeni güneş enerjisi olduğunu diğer enerjiler ise güneş enerjisi kökenli, dönüşüm enerjileri olarak tanımlandığını ve tüm yenilenebilir enerjiler ve hatta fosil yakıtlar enerjilerini güneşten almakta olduğunu ifade etti. Bilinen enerji kaynaklarına alternatif yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları olarak,Hidroelektrik Enerji,Güneş Enerjisi,Rüzgar Enerjisi,Jeotermal Enerji,Dalga Enerjisi,Gel-Git Enerjisi,Okyanus Isısı Enerjisi, Hidrojen Enerjisi, Biyokütle ve Biyogaz Enerjisini sayan İlhan METİN, Yenilenebilir enerji, pek çok ülkede devlet teşviki uygulaması ile desteklendiğini ayrıca; uzun vadeli düşünüldüğünde yenilenebilir enerji alanında yapılacak yatırımlar ve araştırmalar, enerji kaynağı üzerinde bir ömür sınırı olmadığından her zaman için geçerliliklerini koruyacağını vurguladı.Metin; Ülkemizin enerji politikasının temel hedefi, enerji ve tabii kaynakları; verimli, etkin, güvenli ve çevreye duyarlı şekilde değerlendirerek, dışa bağımlılığını azaltmak ve ülke refahına en yüksek katkıyı sağlamak olması gerektiğini söyledi. İlhan METİN’ın güneş enerjisi, yenilebilir enerji kaynaklarına ilişkin değerlendirmelerine yazımızın devamından ulaşabilirsiniz.
 

Dünyadaki tüm enerji türlerinin kökeni  güneş enerjisidir. Diğer enerjiler ise güneş enerjisi kökenli, "dönüşüm enerjileri" olarak tanımlanmaktadır. Tüm yenilenebilir enerjiler ve hatta fosil yakıtlar enerjilerini güneşten almaktadır.

 

Bilinen enerji kaynaklarına alternatif yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları olarak,

 

Hidroelektrik Enerji,

Güneş Enerjisi,

Rüzgar Enerjisi,

Jeotermal Enerji,

Dalga Enerjisi,

Gel-Git Enerjisi,

Okyanus Isısı Enerjisi,

Hidrojen Enerjisi,

Biyokütle ve Biyogaz Enerjisi ni sayabiliriz.

Başlangıçta insan, iş için gerekli enerjiyi kendi kuvvetinden alıyordu. henüz üretimin yalnızca öz gereksinim kadar olmasının yeterli olduğu dönemlerde bile kendi işini zorla ve zamanla bir ücret karşılığı diğer insanlara yaptıran üretim biçimi, ne yazık ki, bugün de benzer şekilde sürmekte. bilimin hızla ivme kazandığı ve teknolojiye dönüştüğü yakın geçmişimizin en görkemli buluşu, şüphesiz, o güne kadar işe yaramaz olarak bilinen bazı maddelerin aslında pekala insanın omuzlarına yüklenen bir çok işin daha kolay ve çabuk yapılmasına yardımcı olacağının akla gelmesi ve hayata geçirilmesi olmuştur.   
           

Kimin için olduğu sorusunu bir kenara bırakırsak, üretim sürecinin kesintisizliği ve buna bağlı olarak yaşamın çağdaş koşullarda sürdürülmesi enerjiye bağlıdır ve gerekli ve yeterli enerji taleplerinin aksamadan karşılanması önemlidir.

Özellikle yirminci yüzyılın acımasız ve neye mal olursa olsun daha fazla üretim, daha fazla kar güdüsünün, gerek çevreye, gerekse canlılara onarılamaz derecede zarar vermesi, mevcut kaynakların enerji ihtiyacını karşılamakta yetersiz kaldığı bir ortamda   enerji ihtiyaçlarının insana daha yakışır şekilde nasıl karşılanabileceği sorusunu ve araştırmasını beraberinde getirmiştir ve "yenilenebilir enerji kaynakları" na yönelim hızla artmıştır.Ayrıca Yaşam için gerekli olan enerjinin temininin ve kullanımının doğru planlanmaması dünyayı iklimsel felaketlerin eşiğine getirmiştir. Bu nedenle enerji ihtiyacımızı karşılamak ve yaşamak için doğru enerji planlamaları yapmak ve enerji üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanmak zorunlu hale gelmiştir.       

Ülkeler, kendi halkalarına ve dünya halkalarına daha güzel bir dünya sunabilmek için, mevcut öz kaynaklarından daha fazla enerji üretmeye yöneleceklerdir. işte bu noktada yüce yaradan tarafından oluşturulan doğanın tüm ülkelere adil ve eşit  davrandığı rüzgar, güneş gibi enerji kaynakları sınır tanımaksızın tüm insanlığın hizmetinde olacaktır.

Enerji kaynaklarının düzensiz kullanımı, doğaya yeterince önem verilmemesi, günümüzde dünyayı küresel ısınma ile yüz yüze bırakmıştır. Bilim adamlarının araştırmalarına göre,fosil yakıtlardan  petrolün  45 yıl, doğalgazın 60 yıl, kömürün ise 150 yıl sonra tükenecek olması, fosil yakıt kullanımının atmosfere yaydığı emisyonların dünyanın ekolojik dengesini bozması, günümüzün en önemli sorunlarındandır. Yaşam için gerekli olan enerjinin temininin ve kullanımının doğru planlanmaması dünyayı iklimsel felaketlerin eşiğine getirmiştir. Bu nedenle enerji ihtiyacımızı karşılamak ve yaşamak için doğru enerji planlamaları yapmak ve enerji üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanmak zorunlu hale gelmiştir.

Yenilenebilir enerji, pek çok ülkede devlet teşviki uygulaması ile desteklenmektedir. Ayrıca uzun vadeli düşünüldüğünde yenilenebilir enerji alanında yapılacak yatırımlar ve araştırmalar, enerji kaynağı üzerinde bir ömür sınırı olmadığından her zaman için geçerliliklerini koruyacaktır. Elektrik üretim kaynaklarını maliyet ve kaynak bakımından karşılaştırdığımızda yenilenebilir enerji kaynaklarının üstünlükleri açıkça karşımıza çıkmaktadır

EİEİ verilerine göre ülkemizdeki yenilenebilir enerji kaynakları potansiyeli yaklaşık 200 milyon TEP olarak hesaplanmıştır. Ancak "hidroelektrik potansiyelimizin % 30‘u, jeotermal potansiyelimizin % 3‘ü ve rüzgar potansiyelimizin % 0,1‘inin değerlendirilmektedir. Güneş enerjisi açısından Doğu Karadeniz hariç bir "güneş ülkesi" diyebileceğimiz Türkiye‘nin yıllık ortalama toplam güneşlenme süresi 2.640 saattir ve bu günlük toplam 7,2 saate karşılık düşmektedir. Türkiye‘nin brüt güneş enerjisi potansiyeli 87,5 milyon ton eşdeğer petrol olarak belirtilmektedir. Bunun 26,5 milyon TEP‘i ısı üretimine 8.75 milyon TEP‘i ise elektrik enerji üretimine elverişli miktarlar olarak belirtilmektedir. Bu veriler, güneş enerjisi potansiyeli bakımından oldukça zengin bir ülke olduğumuzu göstermektedir. Ancak diğerleri gibi bu kaynak da yeterince değerlendirilmemektedir. Oysa bir hesaplamaya göre, Türkiye‘ye gelen güneş ışınımının, bugünkü petrol fiyatları üzerinden karşılığı günlük 100 milyar doların üzerindedir. Ancak Türkiye kendisine gelen bu enerjinin sadece yüz binde ikisinden yararlanmaktadır.

Ülkemiz, yıllık toplam elektrik enerjisi tüketiminde de ilk 20 içerisinde bulunuyor. 2009 yılının tamamında ülkemizde üretilen toplam elektrik enerjisinin, üretim tiplerine göre dağılımına baktığımızda;

Doğalgaz %49,33, Barajlı Hesler %15,71, Akarsu Tipi Hesler %2,75,Yenilenebilir Enerji %1,72 (Rüzgar %0,77, Jeotermal %0,22 ,Biuogaz %0,17) Termik %31,05  olarak gerçekleştiğini görmekteyiz.

Görüldüğü üzere ülkemizdeki toplam enerji üretiminin neredeyse yarısı tamamen dışarıdan temin etmek zorunda kaldığımız doğalgazdan elde edilmektedir.  Doğalgazı temin ettiğimiz Rusya, İran ya da diğerleri herhangi bir nedenle doğalgazı kestiği takdirde ülkemiz karanlığa gömülmeye mahkûmdur.

Ülkemizin enerji politikasının temel hedefi, enerji ve tabii kaynakları; verimli, etkin, güvenli ve çevreye duyarlı şekilde değerlendirerek, dışa bağımlılığını azaltmak ve ülke refahına en yüksek katkıyı sağlamak olmalıdır.

Güneş enerjisinden yararlanma konusundaki çalışmalar özellikle 1970‘lerden sonra hız kazanmış, güneş enerjisi sistemleri teknolojik olarak ilerleme ve maliyet bakımından düşme göstermiş, çevresel olarak temiz bir enerji kaynağı olarak kendini kabul ettirmiştir.

Şebekeye Bağlı Güneş Fotovoltaik Kapasitesi 2004- 2009 yılları arasında tüm dünyada ortalama %60 civarında artmıştır.  Bugünkü toplam küresel Güneş Fotovoltaik kurulu kapasitesi 2004‘den bu yana neredeyse 6 kat artmıştır.

Uzmanlar önümüzdeki 4-5 yıl içinde daha yüksek büyüme oranı beklemektedirler

Güneş enerjisi teknolojileri yöntem, malzeme ve teknolojik düzey açısından çok çeşitlilik göstermekle birlikte iki ana gruba ayrılabilir

Isıl Güneş Teknolojileri : Bu sistemlerde öncelikle güneş enerjisinden ısı elde edilir. Bu ısı doğrudan kullanılabileceği gibi elektrik üretiminde de kullanılabilir.

Güneş Pilleri: Fotovoltaik piller de denen bu yarı-iletken malzemeler güneş ışığını doğrudan elektriğe çevirirler.

Güneş pili sistemlerinin şebekeden bağımsız olarak kullanıldığı tipik uygulama alanları

- Haberleşme istasyonları, kırsal radyo, telsiz ve telefon sistemleri
- Petrol boru hatlarının katodik koruması
- Metal yapıların (köprüler, kuleler vb) korozyondan koruması
- Elektrik ve su dağıtım sistemlerinde yapılan telemetrik ölçümler,     hava gözlem istasyonları
- Bina içi ya da dışı aydınlatma
- Dağevleri ya da yerleşim yerlerinden uzaktaki evlerde TV, radyo, buzdolabı gibi elektrikli aygıtların çalıştırılması

-Tarımsal sulama ya da ev kullanımı amacıyla su pompajı  Özellikle tarımsal sulama sistemlerinde, uzun vadede , örneğin 20 yıl güneş elektriği  yerine  jeneratör kullanılması  halinde toplam  harcama  9 kat  artmaktadır.
- Orman gözetleme kuleleri
- Deniz fenerleri
- İlkyardım, alarm ve güvenlik sistemleri
- Deprem ve hava gözlem istasyonları
dır.

Türkiye güneş enerjisi potansiyeli ne göz attığımızda ortalama EIE verilerine göre ; Güneşlenme süresi 2640 saat ve  Işınım şiddeti 1311 kWh/m²-yıl  olarak ölçülmektedir.

Bu değer ; Istanbul için 1320 kWh/m2-yıl  Antalya için ise  1725 kWh/m2-yıl 

Özellikle ilimizde GLOBAL GÜNEŞ RADYASYONUNUN  "1650 KWh/m2 - YIL" DEĞERİNDEN BÜYÜK OLAN YERLERİ GÜNEŞ ENERJİSİNDE ENERJİ ELDE ETME İÇİN ÖNEMLİ YERLERDİR. Buralar Korkuteli,Elmalı Kumluca, Gündoğmuş, Akseki  Serik yöreleridir.EİE nin GEPA atlasından da görüleceği gibi Şehir merkezinde bu değer 1400 ler mertebesindedir.

Antalya ilinin güneş enerjisi değerleri, Antalya ilinin elektrik talebinin yüksek olduğu yaz ayları dönemine denk gelmektedir. Bu durum büyük bir avantaj olarak değerlendirilmelidir. Antalya da 300 gün güneşli geçiyor ve yine ortalama günde 7,5 saat güneş enerjisinden elektrik elde edilebilir.Güneş Enerjisinde en elverişli hava sıcaklığı 20 - 45  C derece olması gerekir ki buda yöremizde var.

Dünyada 20.000 MW‘a ulaşan güneş yatırımlarına baktığımızda ışınım verileri bakımından dünyada önemli bir yere sahip ülkemizde 2MW kurulu gücün olmaması da kabul edilebilir bir durum değildir.

Mecliste 2 yıldır çıkmayı  bekleyen YEK kanunu  bir an önce STK nın da görüşü alınarak çıkmalıdır.Son taslaktaki güneş enerjisine dayalı üretim tesisleri için verilen 13 Euro/cent‘in, güneş enerjisine dayalı elektrik üretiminin teşviki için sağlıklı bir rakam olmadığı ortadadır. Bunun yerine teknolojisi çok hızlı gelişen ve yatırım maliyetlerinde hızlı bir düşüş yaşanan güneş enerjisinden elektrik üretiminde, EMO nun da görüşü alınarak yıllara göre değişen teşvik modeli uygulanmasının ülke menfaatleri açısından daha uygun olduğu kanaatindeyim.
          

Ayrıca verilecek fiyat garantisinin yatırımların önünü açacak tek çözüm olmayacağı, yatırım alanlarına (santral kurulacak sahalara) ilişkin yeni düzenlemeler yapılması gerektiği, lisanslama sürecine ilişkin net bir yol haritasının hazırlanması zorunluluğu da göz önünde tutulması gereken bir gerçekliktir

Bu durumun düzeltilmesi ve Güneş enerjisinden maksimum düzeyde faydalanılabilmesi için şu hususlara önem verilmelidir.
   

•1.      Mecliste 2 yıldır çıkmayı  bekleyen YEK kanunu  bir an önce STK nın da görüşü alınarak çıkmalıdır.

•2.      Ülkemiz dışa bağımlı enerji politikalarından vazgeçmelidir.

•3.       Güneşten elektrik enerjisi elde edilmesi hususunda uzun vadede başarılı sonuçlar alınabilmesi için öncelikle ülkemizdeki teknolojinin geldiği seviye tespit edilmeli AR-GE faaliyetlerine önem verilmelidir.

•4.       Güneş santrallerinin kurulması için kullanılacak arazilerin özelliklerinin çok iyi tanımlanması ve bu arazilerin envanterinin öncelikle belirlenmesi, bu sahalara iletim ve dağıtım sistemlerine bağlantı için imkânların önceden hazırlanmalıdır.

•5.      "Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği"nde, güneş enerjisinin kullanımını destekleyecek hususlar daha açık ve net olarak destekleyecek şekilde yeniden düzenlenmelidir

•6.       İmar mevzuatında değişiklik yapılarak, yeni imar planı geliştirilecek bölgelerde imar planının klasik plan yerine güneşten en fazla yarar sağlayacak şekilde yapılabilmesine imkân verilmelidir.

•7.       Güneş ülkesi Türkiye‘de güneş enerjili eko-mimari uygulamaları başlatılmalıdır.

•8.       Halen projesiz, denetimsiz bir şekilde üretilen ve montajı yapılan güneş enerjili elektrik Üretim sistemleri projelendirilme  kapsamına alınarak bir standarda bağlanmalı ve Bu projelerin TUS (Teknik Uygulama Sorumluluğu) kapsamında Elektrik Mühendisleri Odası tarafından mesleki denetimlerinin yapılabilmesi ni sağlayıcı düzenlemeler yapılmalıdır.

•9.       Kırsal alanlarda pişirme amaçlı kullanılan güneş ocaklarının yaygınlaştırılması için çalışmalar yapılmalıdır.

•10.  Kamusal kullanıma açık ve kamu idareleri tarafından düzenlenip, işletilen tüm açık alanlar, parklar caddeler ve sokaklar, güneş enerjisi ile aydınlatılarak tanıtıma yer verilmelidir. Kentimizdeki  kamu binalarında güneş sistemlerine geçilmesine yönelik arayışlara ivedilikle hız verilmelidir.

•11.  Akdeniz  Üniversitesi‘nde, Güneş Enerjisi Enstitüsü kurulmalıdır. Kentteki meslek liselerinde, güneş enerjisi uygulamalarına yönelik olarak, yaygın ve örgün eğitim çalışmaları yapılmalıdır

•12.   Antalya‘nin bir güneş kenti olması için yerel kuruluşların katılımı, merkezi idarenin desteği ile "Antalya Güneş Kenti Strateji Belgesi ve Eylem Planı" hazırlanmalıdır.

•13.   Antalya‘nin yalnızca güneş uygulamaları ile değil güneş enerjisi ekipmanları üretimi ile de güneş kenti olması hedeflenerek imalatçı kuruluşların kümeleneceği bir merkez olması için gerekli planlama yapılmalı, yönlendirme ve teşviklerle desteklenmelidir.

En önemli yenilenebilir enerji kaynaklarından güneşin etkisinin önemli ölçüde değerlendirilebilir olduğu coğrafyamızda; "Güneş Enerjisi" ana temalı olarak düzenlenen bu sempozyumla ilgili bilimsel araştırmalar  ve tüm güncel bilgiler katılımcılarla ve kamuoyuyla paylaşılacaktır.  Bundan sonraki yıllarda gelişerek Etkinliğini daha da arttıracak olan bu etkinlik sayesinde "Antalya‘nın Avrupa‘nın Güneş Başkenti" olarak hem bir marka hem de pilot bölge olarak belirlenmesi sağlanmış olacaktır.

Yeryüzündeki canlılık, çeşitlilik ve güzelliğe bağımlı olduğumuz ve tüm bunların yeni kuşaklara tahrip edilmemiş ve hatta iyileştirilmiş olarak aktarılmasından sorumlu olduğumuz bilincine sahip olmakta birleşerek, Çocuklarımızın bizi, kendi hırslarımız uğruna dünyayı ve canlıları felakete sürüklemiş bir kuşak olarak anmamaları için halen küçükte olsa bir fırsatımız olduğunu düşünüyor  Güneş Enerjisi konusunda amacına ulaşacağına inandığımız bu sempozyumda emeği geçen tüm kişi ve kuruluşlara katkılarından dolayı tekrar teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.

 

                                                                                                                        İlhan METİN



TMMOB BAŞKANI EMİN KORAMAZ`IN ÜYELERİMİZE SESLENİŞİ

11.05.2020
 


Çok Okunanlar


23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI ÇELENK SUNMA TÖRENİNE KATILIM SAĞLANDI

ASANSÖR VE ELEKTROMEKANİK TAŞIYICILAR KOMİSYONU TOPLANDI

EMO ANTALYA ŞUBESİ 16. DÖNEM I. KOORDİNASYON KURULU TOPLANTISI

EMEĞİN, EMEKÇİNİN, ALIN TERİNİN ONURLU BAYRAMI 1 MAYIS`TA ALANLARDAYIZ!

ÜYELERİMİZ VE AİLELERİ İLE KAHVALTIDA BULUŞTUK

TELEFERİK KAZASI HAKKINDA BİLGİLENDİRME

ENGELLİLER HAFTASI ETKİNLİĞİ: TEKNOLOJİNİN ENGELLERİNİ KALDIRIYORUZ (SEMİNER)

YEŞİL ENERJİ SİSTEMLERİ VE ENTEGRE TEKNOLOJİLER PANELİ

ÜYELERİMİZLE KAHVALTI ETKİNLİĞİNDE BULUŞUYORUZ!

EMO VE MMO ANTALYA ŞUBELERİ ORTAK BASIN AÇIKLAMASI: “TELEFERİK KAZASI HAKKINDA GENEL DEĞERLENDİRME”

Okunma Sayısı: 2223


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.