|
Manisa`nın Soma ilçesinde, 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasının birinci yılında DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, iş cinayetlerine, taşeron köleliğine ve sefalet ücretine karşı yaşamı savunmak için yürüdü. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Soma’da 16 Mayıs 2015 Cumartesi günü düzenlenen ve Şubemiz üye ve yöneticilerinin de yer aldığı yürüyüş ve mitinge işçi, memur, esnaf binlerce kişi katıldı.
Mitinge CHP, HDP gibi siyasi partiler ile çok sayıda demokratik kitle örgütü üyeleri de destek verdi. Otobüslerle ilçeye ulaşanlar, İstasyon Meydanı‘nda toplandı. Saat 12.00 olarak planlanan yürüyüşe katılımın kitleselliği nedeniyle saat 12.30‘da başlandı. En önde madenci ailelerinin bulunduğu yürüyüşçüler, önce TKİ Ege Linyit İşletmeleri önünden geçerek Beşyol Kavşağındaki Madenci Heykeli‘ne yürüdü, hayatını kaybedenler anısına heykele karanfiller bırakıldı. Kortej yaklaşık 1,5 saatlik yürüyüşün ardından, mitingin yapılacağı kaymakamlık binası önündeki Cengiz Topel Meydanı‘na ulaştı. Sık sık ‘Soma‘nın hesabı sorulacak‘, ‘Soma‘yı unutma unutturma‘, ‘Taşeron sistemine hayır‘, ‘Soma‘nın ateşi, AKP‘yi yakacak‘ sloganları atılan mitingde düzenleyici örgütler adına DİSK Başkanı Kani Beko, KESK Eş Başkanı Şaziye Köse, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, TTB Merkez Konseyi Başkanı Beyazıt İlhan birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Soma Çocuk ve Madenci Korosu da mini bir konser verdi. Miting Çağrı metni aşağıdadır: İŞ CİNAYETLERİNE, TAŞERON KÖLELİĞİNE, SEFALET ÜCRETİNE KARŞI 16 MAYIS‘TA SOMA‘YA YAŞAMI SAVUNMAYA
301 can. Paradan başka değer tanımayan patronlar ve siyasi iktidar için adece bir rakam. Ama onlar 301 baba, kardeş, oğul, arkadaş.
Türkiye‘nin en büyük iş cinayetinin üzerinden bir yıl geçti.
"Soma‘dan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" diye halkı avutanların bir ez daha yalan söylediği ortaya çıktı.
Biz "Sorumlular hesap versin!" dedik. Onlar 301 işçinin ölümünün ardından ek bir kamu görevlisinin soruşturulmasına bile izin vermediler; göstermelik argılama işçi aileleri için tam bir eziyete dönüştürülürken şirket öneticileri bu süreçte adeta ödüllendirildi.
Biz "Rödovans sistemi kaldırılmalı, tüm maden işçileri Türkiye Kömür şletmesi işçisi olmalıdır" dedik. Onlar ölmeyen işçileri işten attılar.
Biz "Soma‘da tarımı bitirerek insanları madenlerde kölece çalışmaya mahkum tmeyin" dedik. Onlar mahkemeleri takmadan binlerce zeytin ağaçlarını estiler.
Biz "İş cinayetlerinin durdurulması için işçiler örgütlü olmalı, sendikal aklar tanınmalı" dedik. Onlar sendikalı olma, sendika seçme özgürlüğünü ullanan işçileri işten attılar.
Biz "Mevcut işçi sağlığı ve iş güvenliği sistemi çöktü, gelin sendikalarla, eslek örgütleriyle bağımsız bir denetim sistemi kuralım" dedik. Onlar her ün 4-5 canımızı alan bu sistemi savunmaya devam ettiler.
Biz "AKP döneminde 15 bin can alan iş cinayetlerinin durdurulması için aşeron köleliği kaldırılmalıdır" dedik. Onlar, haklarını isteyen taşeron şçiye "nankör" dediler. Taşeron işçilerin kadro kazandığı mahkeme ararlarını uygulamadılar. Ülkede 2 milyonun üzerinde taşeron işçi varken, adece 6 bin işçi için mahkeme kararlarına uymayı seçim vaadi olarak azarlamaya kalktılar.
Onları tanıyorsunuz. Onlar bu ülkeyi yönetenler kendilerine hanlar, amamlar, lüks arabalar, yatlar, katlar, saraylar yaptı. Milyonların payına üşen sefalet ücretlerini şimdi seçim kürsülerinden savunuyorlar. Asgari cret artırılamaz diyorlar.
Onları tanıyorsunuz! Onlar bize sefalet ücreti, taşeron köleliği, iş inayeti vaat ediyor.
Onlar "bu sizin fıtratınız" diyerek bize yeni Soma‘lar, yeni Ermenek‘ler aat ediyor.
Sefalet ücretlerine, taşeron köleliğine, iş cinayetlerine mahkum değiliz!
İşçi düşmanı vaatlere mahkum değiliz!
Yaşamı savunmaya
16 Mayıs‘ta Soma‘ya!
İŞÇİ DÜŞMANLARINA
MAHKUM DEĞİLİZ!
|
|
|