MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

TÜKETİCİ HAKLARI VE BİLİNCİ KONULU KONFERANS DÜZENLENDİ


HABER


 
EMO Ankara Şubesi ve Tüketici Hakları Derneği`nin ortaklaşa düzenlediği, Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar’ın konuşmacı olarak katıldığı “Tüketici Hakları ve Bilinci” konulur konferans, 4 Aralık 2015 Cuma günü EMO Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi.
 

Toplantının açılışını EMO Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Yazman Üyesi Özenç Akdağ yaptı. Akdağ, "Bugün burada tüketici hakları ve bilinci konferansı düzenlenecek. Turhan Çakar ve Yönetim Kurulu üyelerine hoş geldiniz diyoruz. Umarım eğitici bir konferans olur"dedi.

Özenç Akdağ`ın açılış konuşmasının ardından söz alan Turhan Çakar şunları söyledi, "EMO ile uzun yıllardan beri birlikte etkinlik yapıyoruz. Ben de kimya mühendisiyim, çok uzun yıllar Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şubesi‘nde yöneticilik yaptım. Derneği kurarken bu görevi bırakmak durumunda kaldım. Tüketici Hakları Derneği 18 Ocak 1991 yılında kuruldu. 2016 yılının 18 Ocağında dernek olarak 25 yılımızı kutlayacağız. Kamu kurumu niteliğinde bir derneğiz. 36 şubemiz 10 bin dolayında üyemiz var, bunların 8‘i Ankara merkez ilçelerde örgütlü. Bu alan çok sıkıntılı bir alan. Çok özveri gerektiren, bıkmamayı usanmamayı gerektiren bir alan. Türkiye‘de bu alan çok sorunlu bir alan. Tüketici hakları denilince malesef o bilinç tam oluşmuş değil. THD‘ni kurarken Türkiye`de tüketici hakları kavramı konuşulmuyordu. Bu kavramın yerleşmesi ve hak arama bilincinin yerleşmesi için bu derneğin adını Tüketici Hakları Derneği olarak kurduk. THD adını yarım gün tartışarak koyduk. Herkes bu kavramı biliyor önemli olan bu kavramın altını doldurmak sevgili dostlar. O günden bu güne kadar öncelikli olarak tüketicilerin eğitilmesi, bilinçlendirilmesi uyarılmaları konusunda binlerce radyo, tv programı yaptık, yüzlerce basın açıklaması düzenledik. Yüz binlerce öğrencimize binlerce öğretmenimize konferans verdik. Üniversitelerde öğrencilere, öğretim üyelerine, siyasi partilere demokratik kitle örgütlerine, kamu kurumu çalışanlarına yönelik konferanslar düzenledik. Bir çok davalar açtık. Örneğin su, elektrik, ulaşım, gıda baz istasyonları konusunda, bankacılık uygulamaları konusunda bir çok konuda onlarca dava açtık. Kazandığımız, kaybettiğimiz pek çok davamız var halen devam eden davalarımız var. Pahalı su, pahalı ulaşım, sağlıksız su, AŞTİ`de şehirlerarası servis araçlarının kaldırılması konusunda onlarca dava açtık. Sayaç vurgunları konusunda dava açtık. Caddelere park edilen araçlar konusunda pek çok dava açtık. Ankara Büyükşehir Belediyesi‘ne açtığımız davalardan kaybettiğimiz dava yok. Kazandığımız halde pek çok uygulama konusunda maalesef uygulama yok. Zamla ilgili dava açtık ardından hemen zam yaparak karşılık verdiler. Türkiye`de mahkemeler çok uzun sürüyor. Yargı da sorun olmuş maalesef. O dava sürerken bir sürü zamlar geliyor. Tarım Bakanlığı`na yönelik olarak gıda konusunda, enerji içecekleri konusunda açtığımız kazandığımız davalar var."

"Kamu kurumları da kamuoyunu aldatmaya yanıltmaya başladı"

Kamu kurum ve kuruluşlarının kamuoyunu  aldatmaya, yanıltmaya başladığının altını çizen Çakar sözlerini şöyle sürdürdü; "Kamu kurumları kamu yaranını terk etti, artık özel firmalarla birlik halinde hareket ediyorlar. Kamu kurumlarına yönelik açtığımız kazandığımız kaybettiğimiz davalar var. Elektrik fiyatları konusunda olsun özelleştirmelerle ilgili açtığımız kaybettiğimiz davalar var. Her yıl 40-50 bin civarında şikayetleri değerlendiririz. Çok yoğun faaliyet içindeyiz. Yapmak isteyip de yapamadığımız çok şey var. Piyasada maalesef bir çok güvencesiz mal var. Başta gıda ürünleri olmak üzere standartlara aykırı. Gıda analizleri Türkiye‘de çok pahalı. Denetimler yetersiz ve güvensiz aslında. 4703 Ürün Güvenliği Mevzuatı`na göre zararlı ürünlerin toplatılması gerekirken kamu kurumları ve ilgili firmalar mevzuatın gerekliliklerini yerine getirmiyor. Kam kurumları gerekli cezaları vermiyorlar. Bir takım gerçekler saklanıyor.Tükettiğimiz gıda maddeleri konusunda ciddi sıkıntılar var. Organik üretimi dernek olarak tasvip etmiyoruz, çünkü çok pahalı. Küçük çiftçiler garibanlar analiz ücreti verecek. Türkiye‘nin ekolojik tarımı firmaların eline kalmaması lazım. Üretimi destekleme konusunda yeterli politika yok. Sebze, meyve, süt ürünleri alıyoruz bunların ne kadar güvenli olup olmadığını biliyor muyuz? Hazır gıdada tarım ilacı var. Büyük gıda tekelleri ne kadar tarım ilacı kullanıyor bu konuda analizi yapılıyor mu? Yapılmıyor. Hayvanlar antibiyotikle besleniyor. Antibiyotik kalıntısı var et ve süt ürünlerinde. Kimyasal kirlilikler var. Hazır gıda dayanıklı olması için gıda katkı maddeleri katılıyor. Yüzde yüz güvenilir diye alabileceğimiz hiçbir gıda maddesi bulunmuyor. Gıdada seçeneksiz bırakıldık. Oysa seçmemiz lazım. Organik ürün çok pahalı, o da ne kadar güvenli bilemiyorsunuz. Bazı tarımlar hibrit tohumla yapılıyor. Bu ne kadar güvenli o da ayrı bir mesele. Tüketiciler olarak maalesef Türkiye‘de yoksulluk ve aç kesim var. Sürekli olarak bilimsel olmaya çalışıyoruz. Türkiye‘de halkın yüzde 60‘ı 14-15 milyon kişi açlık sınırında. Türk-İş rakamlarına göre 50-55 milyon kişi açlık sınırında yaşamakta."

"Halkın yarıya yakını elektrik yoksulu"

Türkiye`de halkın yarıya yakınının elektrik yoksulu olarak yaşadığını vurgulayan Turhan Çakar şöyle konuştu; "Halkın  yarıya yakını elektrik yoksulu. Haneye giren gelirin yüzde 10‘dan fazlası harcanıyorsa elektrik yoksulu demektir. Türkiye`de halkın yarıya yakını elektrik, yarıdan fazlası doğalgaz, yüzde 70‘den fazlası gıda yoksulu. Asgari ücretli bir ailenin maaşının üçte biri ulaşıma gidiyor. Türkiye‘de büyük bir gelir adaletsizliği var. Temel hizmetlerden yüzde 18 KDV alınıyor. Temel hizmetlerden yüksek KDV alınması tüketici haklarına aykırı. Dolaylı vergilerde Türkiye dünya şampiyonu olduğunu düşünüyorum. Müthiş bir gelir adaletsizliği var. Türkiye`de yüzde 5‘in mevduatı tüm mevduatın yüzde 95‘ini oluşturuyor. Bu uçurum giderek de artıyor. Kayıp kaçak bedelleri konusunda biz 2011 tarihinde EPDK‘nin dayanağı olan kararın iptali için Danıştay‘a dava açtık. Yargıtay müthiş bir karar verdi bu konuda. Yargıtay diyor ki, kurallara uyan abonelerden kayıp kaçak bedelleri alınması adalet ve hukuk anlayışına aykırı. Vatandaş çalmadığı elektriğe para veriyor. Kurallara uyan abonelerden bunun alınması hukuk ve adalet ilkesine aykırıdır. Bu şekilde devam ederse firmalar hırsızın peşine düşme gereğini duymaz, hatlardaki kayıpları önlemek için yatırım gereği duymaz dedi.

Tüketicilerin hak arama yolunun önünü kesen bir tasarı hazırladılar. Borçlar  kanunua, tüketici haklarına hukuka aykırı yasa hazırladılar. Bas bas bağırdık umurlarında olmadı. Hakem heyetlerine talimatlar geldi bunları kabul etmeyin diye. Baz istasyonları konusunda 20 yıldır mücadele ediyoruz. En son bir dava açtık. Çocuk parklarına okul çevresine istasyon kurulmasının uygun olmadığına, limit değerin iptaline ilişkin. Türkiye`de mevcut 110 bin baz istasyonu var. Yüzde 99‘u kurallara aykırı. Danıştay‘a açtığımız davanın sonunda bunların hepsinin sökülmesi lazım. Aldıkları sertifikaları iptal edilmesi lazım. Biz dava açıyoruz onlar yeniden yönetmelikler çıkartıyorlar. Bankalar kelimenin tam anlamıyla soyuyorlar bizi. Dosya masrafı, yıllık kart ücreti bunlar alınamıyoruz deniliyordu. Bu tasarıyı görüşmek üzere bankalarla toplantı yapılıyor. Şu ücret alınamaz denilen maddeler iptal ediliyor.

Tüketicinin Korunması yasasına gariban yasası deriz. Tüketici piyasaya hakim güçler tarafından her yönüyle ezilirler mağdur edilirler. BDDK yönetmelik hazırlıyor ve Deli Dumrul ücretlerini aynen koyuyor. Yargıtay`ın iki önemli konuda kararı vardı. Ttüketiciler 10 yıl geriye dönük kart ücretini alabilirler kararı vardır. Dosya parası ile ilgili de böyle bir karar vardı.3 Ekim 2014 tarihinden sonra kredi çekenlerden tahsis ücreti alınacak ve tüketiciler bunu geri alamayacak.Türkiye‘de büyük bir çevre yıkımı ve tahribatı söz konusudur. Türkiye sınırları içinde yaşayan halk tezgaha düşmüş durumdadır. Mevcut yanlış tüketim tuzağına düşürülmüştür. Yapay ihtiyaçlar saptanmıştır. Bu tezgaha toplum olarak düştük. 80 milyon insanda derece derece yabancılaşma ve yozlaşma söz konusu. Bu tuzaktan kurtulmamız lazım."

Çakar, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundaki Cayma Hakları ile ilgili bilgi verdikten sonra üyelerimizin sunumla ilgili sorularını yanıtladı.

 

 

Dosyalar

(356 KB)



“SANAL ÇALIŞANLAR GELİYOR” RPA: ROBOTİK SÜREÇ OTOMASYONU BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ

21.07.2023
 


Çok Okunanlar


EMO ANKARA ŞUBESİ 26. DÖNEM YÖNETİM KURULU BAŞKANI PROF DR. ŞEREF SAĞIROĞLU`NA BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜM BAŞKANLIĞINA ATANMASINDAN DOLAYI TEBRİK ZİYARETİ

TÜRK TELEKOM A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NATO VE TAFİCS GRUP MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARETTE BULUNULDU

TÜRK TELEKOM A.Ş. ANKARA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ`NE ZİYARET

KAMUSAL SİBER SAVUNMA DERNEĞİ’NDEN ŞUBEMİZE ZİYARET

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN

8. SAMSUN İNŞAAT FUARI DÜZENLENİYOR

Okunma Sayısı: 285


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.