· ŞUBE Giriş Sayfası

 İSTANBUL ŞUBE

 
Şube Kapsamındaki İller:

 EDİRNE   İSTANBUL   KIRKLARELİ   TEKİRDAĞ 
 

EMO İstanbul Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 81

Tüm Sayılar

GÜNDEM

 
EMO İstanbul Şubesi ve MMO İstanbul Şubesi tarafından 07-09 Ocak 2021 tarihleri arasında ortak düzenlenen Enerji Verimliliği Haftası`nda Şubemiz Yönetim Kurulu Başkanı Cemil KOCATEPE tarafından açılış konuşması yapıldı. Açılış konuşmasının tamamına haberimizin devamından erişebilirsiniz.
 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ HAFTASI

Sayın hocalarım, sayın katılımcılar, değerli üyelerimiz,

Şube Yönetim Kurulumuz adına hepinizi selamlıyorum

Enerji verimliliği haftası nedeni ile EMO ve MMO olarak planladığımız ortak etkinlik için birlikteyiz ama salgın koşulları nedeni ile online olarak, öncelikle dileğim salgından sağlıkla çıkarak sarıldığımız günlere ulaşmamız ve bir daha ki etkinliğimizi aynı salonlarda yan yana, yüz yüze yapabilmemiz.

Önümüzdeki üç gün enerji verimliliği üstüne tartışacağız, görüşler sunacağız, hepimize, toplumumuza yararlı, bilinç oluşturucu olacaktır.

2007`de çıkarılan 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu (EVK) ile;

          MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı; enerjinin etkin kullanılması, israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması için enerji kaynaklarının ve enerjinin kullanımında verimliliğin artırılması amaçlanmış

Kapsamında ise;

MADDE 2 – (1) Bu Kanun; enerjinin üretim, iletim, dağıtım ve tüketim aşamalarında, endüstriyel işletmelerde, binalarda, elektrik enerjisi üretim tesislerinde, iletim ve dağıtım şebekeleri ile ulaşımda enerji verimliliğinin artırılmasına ve desteklenmesine, toplum genelinde enerji bilincinin geliştirilmesine, yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanılmasına yönelik uygulanacak usûl ve esasları kapsar.

-Bunları diyen devlet, bu yasanın bütüncül bir şekilde uygulanmasını sürekli erteleyerek, enerjinin üretim planlamasında, daha doğrusu plansızlığından başlayarak enerjinin israf edilmesine ve toplum üzerindeki yükünün artmasına, hatta yaptığı birçok uygulama ile teşvik edici bile olmaktadır.

-Kurulu gücümüzün 94500 MW, puant`ın(yılın belli bir zamanında ki anlık en yüksek tüketim miktarı) 49000 MW olduğu bilinirse ve üretimin kamu tarafından yapıldığı yıllarda puant gücün üzerine en fazla %30 luk bir pay konularak planlamaların yapılmasından,  bugün nerede ise %100 lük bir fazla yatırım maliyetinin ülke ekonomisine, vatandaşa ne kadarlık bir yük getirdiğinin de görülmesi lazımdır.

-Ülkemizde enerji üretimden tüketime planlama süreçleri terkedildikten sonra büyük bir israf ve rant dağıtım aracı haline getirilmiştir. Enerji üretimi için kurulmak istenen gerek konvansiyonel, gerek yenilenebilir enerji kaynakları büyük planın parçası olarak değil tekil alanlarda büyük rant planının bir parçası olarak uygulamaya geçirilince çevrenin, doğa katliamlarının, ekolojik yıkımın aracı olmakta, yerelde yaşayanların geçim kaynaklarının ortadan kalkması ile yoksullaşmayı ve göçleri beraberinde üretmektedir.

-Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7257 sayılı TORBA YASA ile ülkemizin dağını taşını şirketlerin sınırsız, denetimsiz yağmasına devam denilerek yukarıda belirttiğimiz tehlikeler daha da büyür duruma getirilmiştir.

Gene aynı yasa içinde yer verilen bir madde ile;

Dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesinden sonra kayıp-kaçak oranlarının düşürülmesi için tanınan süreler uzatılarak şirketlere çıkar sağlanırken, vatandaşların üzerinde yükü sürekli artırmaktadır.2015 yılında yayınlanan tebliğlerde belirlenmiş kayıp-kaçak oranları 2020 yılı sonuna kadar gerçekleşmeyince fiyat eşitleme mekanizması adı altında işleyen ve 21 elektrik dağıtım bölgesindeki kayıp-kaçak oranlarındaki farklılıklardan kaynaklanan fiyat oluşumlarının ortaklaştırılarak her dağıtım bölgesindeki vatandaşı zararı karşılamada eşitleyen ve kayıp-kaçak oranlarını öngörülen seviyeye düşürmeyen şirketlere çıkar sağlayarak bunu devam ettiren mekanizmanın süresini 2025 yılı sonuna kadar uzatılmıştır.

Bu durum yukarıda belirtilmiş olan amaç ve kapsama uymadığı gibi, vatandaşların çok büyük gelir kayıpları oluşmasına neden olmaktadır. Ülkemizde 2020 itibari ile tüketilen 300 milyar kWh elektiriğin yaklaşık %13`ü ülke ortalaması olarak kayıp-kaçağa gittiği görünmektedir. Bu %13`ün %5`ini mecburi kayıp olarak kabul etsek %8`inin vatandaşa mali yük olarak yansıtıldığını görüyoruz. Yani doğru, planlı yatırımların yapılmaması nedeni ile vatandaş yıllık 20 milyar TL civarında fazladan para ödetilmiş ve en az 5 yıl daha ödetileceği yasa ile kayıt altına alınmış görünmektedir, yani 5 yıl için yaklaşık 100 milyar tl daha fazla elektrik parası ödeyeceğiz demektir       .

Bunun olmaması için enerji üretiminin mutlaka çevreyi, doğayı gözeten, toplum ve kamusal yarar gözetilerek, verimliliğin bir halkla ilişkiler, propaganda aracı olmaktan çıkarılıp, tüm uygulamaların ve projelerin birinci amacı haline getirildiği, yenilenebilir kaynakların esas alındığı planlı ekonomik bir düzen anlayışına kavuştuğumuz günler dileği sempozyumumuza başarılar diliyorum.

Cemil KOCATEPE

EMO İst. Şb 42. D. YK Başkanı