|
Şube Başkan Yardımcımız İbrahim KÜCÜ'nün katıldığı 26 Nisan 2010 tarihinde TTB Antalya Tabip Odası'nda Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu tarafından "Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı" hakkında yapılan basın açıklamasının tam metnine yazımızın devamından ulaşabilirsiniz.
Sevgili vatandaşlarımız ve değerli basın mensupları; Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç olmadığı kadar sağlık alanında bizlere dönüşüm olarak sunulan bir yıkım yaşanmaktadır. Sağlıkta dönüşüm projesi adı altında hükümet tarafından yürütülen program kapsamında ilk olarak SSK hastaneleri Sağlık Bakanlığına bağlanmış ve SSK‘nın ilaç fabrikaları kapatılmıştır. Ardından Sosyal Güvenlik Kurumu kurularak Emekli Sandığı, SSK, Bağ-Kur vs. tek şemsiye altında toplanmış; özel sektör devlet eliyle teşvik edilerek sağlık alanındaki payı büyümüş ve SGK devlet adına sağlık hizmeti alan ve bütün yetkileri üzerinde toplayan büyük bir tekel haline getirilmiştir. Başlangıçta yukarıda saydığımız gelişmelerin tümünün sizlere yansıması: istediğiniz hastanede, istediğiniz sıklıkla muayene olabilmek ve her türlü tıbbi hizmet ile ilaç tedavisine sınırsız ulaşmak şeklinde yansımıştır. Ancak bu balayı dönemiydi ve şimdi balayı bitmiştir. Artık acı gerçeklerle karşılaşma zamanıdır. Nitekim katkı paylarındaki artışlar ile özel hastanelere gidiş zorlaşmış; cepten harcamalar artmış ve ilerde daha da artacağı gibi bazı tedavi kalemleri tamamen ücretli olabilecektir. Bunları karşılayabilmek için özel sağlık sigortası yaptırmak gerekecektir. Diyebilirsiniz ki; "bizim kapı gibi devlet hastanelerimiz var, özel hastaneye gidemezsek her ne kadar randevu almak ve sıra beklemek zor olsa da tedavi olabiliriz!!‘‘ Değerli vatandaşlarımız sizlere kötü haberlerimiz var. Devlet hastanelerinin özelleştirilmesinin önünü açacak olan Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilmiş ve her an mecliste görüşülmeye hazır beklemektedir. Bu yasa tasarısı ile: Sağlık Bakanlığı sağlık hizmeti verme görevinden vazgeçecek böylelikle sağlık hizmeti artık bir kamu hizmeti değil; ticari bir meta halini alacaktır. Bakanlar Kurulunun pilot olarak belirleyeceği illerde, ikinci ve üçüncü basamak hastanelerin hizmetlerini birleştirerek kamu hastane birlikleri oluşturulacaktır. Birlik yönetimleri yerel idare temsilcilerinden oluşan bir kurula verilecektir. Bu kurulda Valilik, İl Sağlık Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı, İl genel Meclisi ve Ticaret ve Sanayi Odasının belirleyeceği üyelerden oluşmakta sadece bir tıp doktoru yer almakta ve Tabip Odası temsilcisi bulunmamaktadır. Kamu hastane birlikleri yönetim kurulları sorumlu oldukları hastaneler üzerinde alım satım dahil her türlü tasarruf hakkına sahiptir. Hastaneler (A), (B), (C), (D) ve (E) olmak üzere beş sınıfa ayrılacaktır. Ağırlıklı ortalaması (C) ve üzeri olanlar birliğe dönüştürülebilecek; ağırlıklı ortalaması (D) ve (E) olanlar birlik kapsamı dışında kalacaktır. Sevgili vatandaşlarımız bu sınıflamanın aynı özel hastanelerde olduğu gibi sadece muayene için değil; yatarak yapılan tedavilerden de % 30-70 oranında katkı payı alınması anlamına geldiği açıktır. Eğer A sınıfı bir Birlik hastanesine başvurursanız; sizden %70 oranında katkı payı istenebilecektir. Sağlık güvencesi olmayan vatandaşlarımızın durumunun ne kadar vahim olacağını düşünmek bile istemiyoruz. Çalışanlar ise sözleşmeli hale getirilecektir. İlerde 4-C sağlık çalışanlarını da beklemektedir. Değerli vatandaşlarımız bu bizi ilgilendirmez diyebilirsiniz. Çünkü şimdiye kadar sağlık çalışanları ve özellikle hekimler hükümetler tarafından sağlık sistemindeki aksaklıkların sorumlusu gibi gösterilmiş ve sizlerle karşı karşıya getirilmiştir. Özellikle Tabip Odaları ve Sağlık Sendikaları hükümetin sağlıkta dönüşüm politikalarına karşı çıkarken sizlere bunların gerekçelerini işte bu nedenlerle anlatmakta güçlük çekti. Ancak hepimiz aynı taraftayız, Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımız da bu toplumun bir parçası ve kendileri için endişelendikleri kadar insanlarımız için de endişe duymaktalar.
Bütün bunların ışığında sizleri bu yasa tasarısına karşı hep beraber tek vücut olmaya çağırıyor ve soruyoruz?‘‘ Hastaneleri ve sağlık ocaklarını yok ederek nereye varılmak istenmektedir. Halkın sağlık hizmetini kim karşılayacak? Taşeronlar mı? Vatandaşın sağlık güvencesini hiçe sayan devlet anlayışı olur mu?‘‘ Saygılarımızla; Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu Basın açıklamasına katılan Odalar: Ziraat Müh. Odası Makine Müh. Odası, Gıda Müh. Od. Antalya İl Tem. Elektrik Mühendisleri Odası Kimya Müh. Od. Antalya İl Tem. Mimarlar Odası, Veteriner Hekimleri Odası Şehir Plancıları Odası Antalya Barosu Jeofizik Müh. Odası İnşaat Mühendisleri Odası Antalya SMMM Odası Peyzaj Mimarları Odası Maden Müh. Odası, Diş Hekimleri Odası Orman Müh. Odası Harita Müh. Odası Eczacılar Odası Jeoloji müh. Odası Tabipler Odası
|
Tanıtım
ANTALYA ŞUBE
BASIN AÇIKLAMASI
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI ÇELENK SUNMA TÖRENİNE KATILIM SAĞLANDI
