MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 İZMİR ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

YENİ ÜYELİK

   · 

YAYIN SATIŞ LİSTESİ

   · 

İNDİRİM YAPAN KURULUŞLAR

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AYDIN   İZMİR   MANİSA 
 

 

EMO İzmir Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 407

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

ŞUBEMİZ 28. OLAĞAN GENEL KURULU YAPILDI



 
Şubemizin 28. Olağan Genel Kurulu, 6-7 Şubat 2010 tarihlerinde gerçekleştirildi. 6 Şubat 2010 tarihinde yapılan Genel Kurulun ardından 7 Şubat 2010 tarihinde yapılan seçimlerle EMO İzmir Şubesi 28. Dönem Yönetim Kurulu belirlendi. 1129 üyenin oy kullandığı Genel Kurulda 1111 geçerli oyun 766’sını Demokrat Mühendisler, 305’ini Yenilikçi Mühendisler Grubu aldı.
 

28. Olağan Genel Kurulu 6 Şubat 2010 tarihinde DEÜ DESEM Büyük Salon‘da 260 üyenin katılımıyla gerçekleştirildi.

Şubemizin 28. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına Macit Mutaf, Başkan Yardımcılığına Ahmet Becerik ve yazmanlıklarına Murat Güler ve Şemseddin Babadağ seçildiler.

Genel Kurul açılışına; Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, TMMOB İzmir İKK Sekreteri Ferdan Çiftçi, MMO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özsakarya, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Hasan Topal, İMO İzmir Şubesi Sayman Üyesi Ali Fuat Günak, TEK Gıda-İş Genel Başkan Danışmanı Ömer Seyfi Atılgan, ESM İzmir Şube Başkanı Alim Murathan katıldılar.

Konuk konuşmaları bölümünde Tekel işçilerinin direnişini desteklediğini ifade ederek konuşmasına başlayan EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen; yaşanan krizde TMMOB‘nin ülke için ne kadar önemli olduğunun bir kez daha görüldüğünü belirtti. Çeçen konuşmasına şöyle devam etti : "TMMOB Türkiye‘de demokrasinin sigortası konumundadır. Biz yasayla kurulmuş kamu organın içinde yer alan bir yapıyız ve bu yapımızdan rahatsız olan kesimler bizden rahatsız bir yapıda faaliyet gösteriyorlar. Biz gerçeğin ve doğrunun peşindeyiz. Tek kaygımız aydınlık bir Türkiye‘nin kurulmasıdır." Sözlerinin kamu yararını gözeten TMMOB‘a bağlı meslek odalarının hukuksal girişimlerine değinerek sürdüren Çeçen; EMO‘nun kamu yararına yönelik açtığı 45 dava olduğunu belirtti. Kamu tekeli olması gereken enerji sektöründe yaşanan TEDAŞ özelleştirmelerinin çalışanlar, tüketiciler açısından olumlu sonuçlar getirmeyeceğini ifade eden Çeçen özelleştirmelerden bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Genel kurulun başarılı geçmesi dileğiyle konuşmasını noktalayan Musa Çeçen‘in ardından Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır konuşmasını gerçekleştirdi.

Sındır konuşmasında TMMOB üyesi olmaktan gurur duyduğunu ifade ederek konuşmasını; "yaşanan süreç küreselleşmenin örtü altıdaki küresel sermayenin küresel düzeyde egemenliğini oluşturan bir anlayış Türkiye‘ye getirilmişti. Küreselleşme nedeniyle bugün yeniden kamusallık özlemi içerisindeyiz. Bugün yerel yönetici olarak konuşuyorum. Bir zamanlar kamu yönetimi üzerinde çok uğraşıldı. Ama reformu yapamadılar. 5000 li yasalar ile aslında getirilenler yine de bu kamu yönetimi reformunu bir paket halinde getiremediklerini, kanunlar içerisinde paket paket getirdikleri görülüyor. Bütün bunlar emeğin sömürüsünü ve vatandaşa gitmesi gereken hizmetin ülkenin kaynaklarının doğrudan ülke insanına yansıması gerekenleri sermayeye aktarıyor. Koordinasyon kurulunda kimseden korkmadan iki sene düşünce ürettik. Enerjide bağımlılığın ne boyutlara geldiğini gördük. Verimlilik öne çıkartılacakken NES‘lerin yapılmasının konuşulduğu günlere geldik" sözleriyle noktaladı.

TMMOB İzmir İKK Sekreteri Ferdan Çiftçi de konuşmasında; meslek odalarının siyaset yapıyor eleştirilerine şu sözlerle yanıt verdi: "Meslek alanlarına ilişkin kararlar siyasidir. Halk adına, emek adına yaptığımız çalışmalardan rahatsız olanlar var. Tüm odalarımızla birlikte kent, ülke ve toplumumuz için çalışmaya devam edeceğiz."

Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Hasan Topal da konuşmasında şunları ifade etti: Mimarlara mühendislere siyaset yapmaya ilişkin artan bir şekilde tehdit bulunuyor. Yaşam alanlarını siyaset belirliyorsa bu çerçevede siyaseti sorgulayacağız. İşsiz, niteliksiz, değersiz süreçte eleştirel olmadan daha çağdaş, daha güvenli, planlı yaşam elde etmek olanaklı değildir. Akıldan, bilimden yana olanı toplumla bütünleştirebilirsek yaşayanları daha mutlu edebileceğimiz alanlar yaratabiliriz.

İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Sayman üyesi Ali Fuat Günak; İMO İzmir Şubesi‘nin kuruluşunda EMO İzmir Şubesi‘nin katkılarının olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Günak; 55000 mimar ve mühendis işsiz ve her yıl üniversitelerden 230000 mezun var ve işsizler ordusuna katılıyor. Elimizdeki mevziler başkalarına veriliyor ve bu mevziler daraltılmak isteniyor" dedi. TOKİ gerçeğine değinen Ali Fuat Günak; TOKİ‘nin devletten alıp rantçılara teslim edildiğini belirtti.

TEK Gıda İş Genel Başkan Danışmanı O. Seyfi Atılgan da TEKEL direnişinde büyük destek veren Odamıza teşekkürlerini ileterek; TEKEL direnişinde insanların dayanışmayı öğrendiklerini ifade etti. Atılgan şöyle devam etti: "Yaprak bakım işletmeleri kapatılıyor. Özelleştirilmiyor. Böylelikle tarımcıyı yok ediyorlar. Vatandaşına sözleşmeli yurttaş olarak bakan bir devlet anlayışı. Muhtaç bırakılan insan topluluğu yaratılarak el öptürülmeye çalışan bir iktidar karşısındaki bu haklı direniş bugün 54. gününde. Bütün bunlara karşı bu ülkenin mühendisi baş kaldıracaktır."

ESM İzmir Şubesi Başkanı Alim Murathan da; 19 yıl önce Mengen‘de durdurulan madenci eyleminin 19 yıl sonra Tekel işçileriyle devam ettiğini ifade etti. Murathan; "Türkiye‘de çok daha büyük bir ezilen kesim ve yoksulluk var. Gündelik hayatta çok büyük hak kayıpları yaşıyoruz. 4C esnek istihdam, örgütsüz yaşam ve ucuz emek demek. 20 milyon emekçinin boynuna boyunduruk olarak asılmış durumda. TEDAŞ‘ta taşeron olarak çalışan emekçiler 12 saat asgari ücretle çalışıyor. Bunlar değil de neden TEKEL emekçileri direniyor. Çünkü onlar örgütlüler. 1980 den itibaren her şey örgütsüzleştirilmek isteniyor. TEKEL işçisinin eylemi işçi sınfının bir sınıfsal kaybetme kazanma noktasına gelmiştir. Kaybedecek ya da kazanacak olan TEKEL işçisi değil Türkiye işçileri ve emekçileridir." Diyerek konuşmasını noktaladı.

27. Dönem Şube YK Başkanı Sedat Gülşen‘in açılış konuşmasını aşağıda bilgilerinize sunuyoruz.

Değerli konuklar, sevgili meslektaşlarım

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi 28. Olağan Genel Kurul toplantısına hoş geldiniz.

Sizleri Yönetim Kurulu ve şahsım adına saygı ve sevgi ile selamlıyorum.

Konuşmama başlamadan önce teknik eleman sendikalaşması ve demokrasi mücadelesinin yılmaz savunucusu, Şubemizin 6. Dönem Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı, 14. ve 15. Dönem Yönetim Kurulu Başkanlığı ve EMO 32. Dönem Onur Kurulu üyeliğini üstlenen Haldun BÜYÜKDORA‘yı dönemimiz içersinde yitirmenin üzüntüsünü yaşadığımızı bir kez daha paylaşıyor, anısına hazırladığımız bazı fotoğraflarından oluşan kısa bir sunuyu izlemeye davet ediyorum.

...........

Haldun BÜYÜKDORA ile gene bu dönem yitirdiğimiz Necat YENGİN ve diğer meslektaşlarımızı, Odamızın ve ülkemizin gelişmesine ve demokratik yapısının korunmasına yönelik koydukları katkılardan dolayı bir kez daha saygı ile anıyoruz. Çalışmaları önümüzü aydınlatsın.

Değerli meslektaşlarım

İki yıllık çalışma döneminin başında Şubemizin 27. Dönem Çalışma Programını hep birlikte oluşturmuştuk. Çalışma anlayışı olarak "birlikte düşünme, birlikte üretme ve birlikte yönetme" mekanizmalarını güçlendiren bir anlayışa sahip olunacağı vurgulanmış, Yönetim Kurulu çalışmalarının asil ve yedek tüm Yönetim Kurulu üyelerinin katılımı ile gerçekleştirileceğinin, alınan kararlar ve yapılan çalışmaların ortaklaştırılacağının altı çizilmişti. Bu çalışmaların sadece Yönetim Kurulu üyeleri ile başarılamayacağı açıktır.

Yönetim Kurulumuz çalışma programı ve yönetmeliklerimizi esas alarak; Bilgisayar Meslek Dalı, Elektronik Meslek Dalı, Asansör, Güvenlik Yangın Algılama ve Uyarma, Enerji, Enerji Verimliliği, Yenilenebilir Enerji Kaynakları, SMM, Yapı Denetimi, Kamu Çalışanları, Eğitim, Kültür Sanat ve Sosyal Etkinlikler, Yayın gibi üyelerimizin uzmanlıkları, iş alanları ve teknik, sosyal ve kültürel gereksinimleri gözetilerek komisyonları kurmuştur. Dönemimiz boyunca tüm çalışmalar Oda‘nın öznesi olan üyelerimizin komisyonlarda aldıkları görevler ve karşılık beklemeksizin özverili çalışmaları sonucu gerçekleştirilmiştir.

Değerli Konuklar, Değerli Üyelerimiz,

İki yıllık çalışma dönemimiz içerisinde gerçekleştirilen etkinlik ve çalışmalarla yüzlerce üyemizle buluştuğumuz görülüyor.

Bir özet çıkartmak gerekirse;


Uzmanlık alanlarında 14 komisyonda görev alan 149 üye,

2 il temsilciliği, 13 ilçe temsilciliği, 41 işyeri temsilciliği,

Aydın, Manisa, İzmir illerinde 3461 üye,


MMO İzmir Şubesi birlikteliği ile gerçekleştirilen Asansör Sempozyumu 2008 ; 10 oturumda 34 bildiri 3 poster bildiri, 1 panel, 2 çalıştay, 1 seminer ; 628 katılım

Ulusal Elektrik Tesisat Kongresi kapsamında aynı anda 5 etkinlik ;
(Aydınlatma Sempozyumu, Otomasyon Sempozyumu, Elektronik Güvenlik Sistemleri Sempozyumu, SMM Forumu, Yüksek Gerilim Çalıştayı)
75 bildiri , 2 panel, 1 özel oturum, 1024 katılım

MİSEM kapsamında 10 farklı konudaki 33 eğitime 606 katılım
3 farklı ilde 36 farklı konuda seminer ve sunumlara 1904 katılım
3 uluslararası fuara üye organizasyonuna 365 katılım

Manisa OSB ile birlikte Sanayide Enerji Verimliliği etkinliğine 75 katılım
Kemalpaşa OSB ile birlikte Sanayide Enerji Verimliliği etkinliğine 48 katılım
Ege Üniversitesi ile Elektrik-Elektronik Mühendisi ünvanlı üyelerimize eğitim sisteminden kaynaklı eksikliklerin giderilmesi amaçlı düzenlenen derslere 130 katılım

Üye Toplantıları 515 katılım

Söyleşi ve Paneller 952 katılım


Film gösterimleri 40 katılım
Tiyatro gösterileri 300 katılım
Doğa yürüyüşleri 25 katılım
Perşembe söyleşileri 268 katılım
Bahar baloları 309 katılım
Dans kursu 21 katılım
Şube kuruluş yıldönümü etkinlikleri 1081 katılım
TOPLAM 8.291 adet katılımcı

EMO Genç Yaz Eğitim Kampına ulusal düzeyde 126 öğrenci katılımı

TOPLAM 12.727 adet denetim, test ve danışmanlık hizmeti

TOPLAM 20.964 adet proje ve sözleşme denetimi

Bu rakamlar Şubemizin önemli bir etkinlik düzeyine ulaştığını işaret eden, siz üyelerimizden aldığımız güç ve katkılarla, toplumumuzun desteğinin göstergesidir.

Değerli üyelerimiz ;

Bildiğiniz gibi Oda‘mıza elektrik, elektronik, elektrik ve elektronik, haberleşme, enerji, kontrol, bilgisayar, yazılım, biyomedikal mühendisleri gibi farklı uzmanlıktaki meslektaşlarımız üye olabilmektedir. Kamu kurumlarında çalışan meslektaşlarımız farklı bakanlıklara bağlı bir çok kurumda görev yapmakta, özel sektörde ücretli çalışanlarımız ise gıdadan tekstile, çimentodan demirçeliğe kadar çok farklı iş kollarında hizmet üretebilmektedir. Bir kısmımız kendi adına çalışmakta, bazılarımız ise üniversitelerde bilimsel çalışmalar yapma, teknolojiyi geliştirme mücadelesi vermektedir. Bu zenginlik içersinde elbette her üyemizin sorunu ve beklentileri çok farklı olabilmektedir. Kamu kurumlarında çalışan üyelerimiz bile 657 veya 4857 sayılı kanunlar ya da 399 sayılı KHK gibi farklı yasalarla çalışabilmekte, aynı iş yerinde bile özlük sorunları değişebilmektedir.

Elektrik mühendisliği gibi bazı uzmanlıklarımız, can güvenliği gerekçe gösterilerek mevzuatlarda aranır olsa bile, bilgisayar veya elektronik gibi teknoloji yoğun mühendisliklerde mesleki tanımları, tanınırlığı tam olarak oluşturulamamaktadır. Bu amaçla hazırlanan bir çok mevzuat ilgili bakanlık ya da kurumlarda ne yazık ki bekletilmektedir. Süreç içersinde gerek ilgili bakanlıklara gerekse idarelere mesleğimizin aranırlığı için başvurulmuş olsa bile önümüze engeller çıkartılmakta yada yönetmelikler raflarda bekletilmektedir. Engeller ne yazık ki hukuksal girişimlerle, uzun soluklu mücadelelerle aşılabilmektedir.

Değerli konuklar;

TMMOB ve EMO mesleki demokratik kitle örgütüdür,

Demokrat ve yurtsever karakterdedir, ülkemiz sorunlarının çözüm önerilerinde emekten ve halktan yana tavır gösterir,

Yeni dünya düzeni teorilerine, ırkçılığa ve gericiliğe karşıdır.

Çalışma anlayışı; Meslektaşlarımızın hak ve çıkarlarının, halkımızın çıkarları temelinde korunmasına ve mesleki birikimlerimizin toplum yararına kullanılmasına yöneliktir.

Emperyalizmin yeniden yapılandırma programlarına, savaş ve sömürü uygulamalarına karşıdır. Meslek alanı başta olmak üzere kararlı bir karşı duruş gerçekleştirmektedir. Diğer emek ve meslek örgütleriyle birlikte halkın çıkarları doğrultusunda mücadele birliği oluşturur.

Bütün çabamız daha güçlü bir EMO, daha özgür ve demokratik bir Türkiye‘nin yaratılmasıdır. Ne yazık ki küresel sermayenin, IMF ve Dünya Bankası birlikteliği ile ortaya koyduğu politikalar ülkemizi derinden etkilemektedir. Bu politikalar sonucu yaşam alanlarımızın ve mesleğimizin yanı sıra, ülkemizin demokratik, laik yapısı da tehdit altında bırakılmaktadır. Hükümet tarafından uygulanan politikalar sonrasında sağlık, hukuk, eğitim gibi yapılar kademeli olarak değiştirilmiş, bir ölçüde devlet yeniden yapılandırılmıştır. Özellikle Avrupa Birliği Uyum Süreci adı altında gerçekleştirilen bu değişim, ülkemize biçilen ılımlı İslam modeli ile üretimden ve kalkınmadan uzak, sermaye ve ranta dayalı, insan haklarını hiçe sayan bir şekilde yürütülmektedir.

Yakın geçmişte biri kamu çalışanlarının diğeri işçilerin önderliğinde grevler gerçekleşmiş, hak arama mücadelesi yoğunlaşmıştır. Daha önceki gün birlikte yürüdüğümüz TEKEL işçilerine sizlerin huzurunda buradan bir selam daha göndermek istiyorum. Ayrıca dik duruşları karşısında saygı ile eğiliyorum.

Son birkaç ay içersinde doktorlar sokaklara dökülmüş, eczacılar kepenklerini indirmiştir. Emekliler perişandır, henüz iflas etmemiş küçük esnaf ise işini koruma telaşındadır. Memur, işçi, emekli, esnaf her kademedeki insanımız mağdur durumdadır.

Küresel kriz gerekçe gösterilerek aralarında üyelerimizin de yer aldığı binlerce çalışanın işine son verilmiştir. TUİK (15 Ocak 2010) verilerine göre 2008 de %11 olan işsizlik oranı 2009 da %13,4 e ulaşmıştır. İşsizlik Aydın ilinde %12,4 , İzmir‘de %11,8 , Manisa‘da ise %9,8 olarak gerçekleşmektedir. ABD ve AB‘ye göbeğinden bağlı, teknoloji üretmek yerine taşeronluk hizmeti veren, mühendislik hizmetini pazarlamacılık olarak gören sanayileşme anlayışımız iflas etmiş, kuruluşlarımız bu krizle birlikte bir bir kapanmış, gelişmenin anahtarı olarak gösterilen genç nüfus ise sokağa terk edilmiştir. Kentlerimizdeki genç nüfusta işsizlik oranı ise %26,6 dır. Artık kentimizdeki her dört gençten biri işsizdir. Korkarım, yakın gelecekte ülkemizin başlıca sorunu güney Amerika‘da olduğu gibi can güvenliği olacaktır. Zenginlerimiz villalarının çevresine kalın duvarlar örecek, bahçelerine özel güvenlik görevlileri dikecektir.

Türk-İş‘in 26 Ocak 2010 haber bülteninde; Ocak 2010 da ülkemizdeki açlık sınırının 812.- TL, yoksulluk sınırının ise 2,644.- TL olduğu vurgulanmaktadır. Ancak hükümetin çalışanlara uyguladığı asgari ücret ise ne yazık ki 577.- TL dir. Halkımız açlık sınırının altında, insanca yaşama koşulları olmayan ortamlarda hayatta kalma mücadelesi verirken etin kilosu 30.-TL yi bulmuş, sütün kilosu ise kuruşlardan Liralara çıkmıştır. Doğalgaza ve elektriğe maliyete dayalı her üç ayda bir zam otomatik olarak gelirken, benzine diledikleri zaman zam yapabilmektedirler. Ancak gene ne yazık ki aynı zam anlayışı işçiye, memura, emekliye yapılmamakta, bir ölçüde krizin tüm bedeli ücretli çalışanlara çıkartılmakta, ABD nin kaybettiği her dolar, tek tek çalışanlarımız tarafından yerine konmaktadır. Et bedelindeki artışın nedeni elbette Et ve balık Kurumu‘nun, süt ve peynir gibi gıdalardaki artışın sebebi SEK‘in, elektrikte artışın nedeni ise TEK in parçalanması ve özelleştirilmesi süreçlerinde yatmaktadır. Devletin, hantal, zarar eden yapısı olarak gösterilen kurumların aslında halkımızın sağlıklı beslenmesinde, endüstrimizin gelişmesinde ne kadar önemli olduğu sonradan bir kez daha açıkça görülmektedir.

Özelleştirilme yolu ile satılan varlıklarımız bir an önce kamu yönetimine geçirilmeli, DUY denilen karaborsa sistemi ise iptal edilmelidir.

Toplum yararına, halkımızın sağlığı ve sanayimizin verimli gelişimi yönünde politikaların uygulanmasına bir an önce geçilmelidir. Sadece ranta ve ticarete dayalı, özünde insan olmayan, üretim ve yaşam anlayışına ise top yekun karşı konulmalıdır.

Sevgili meslektaşlarım,

Şube Genel Kurulumuz işte tam bu sırada, yani geniş katmanların hükümetin Amerikancı uygulamalarına karşı mücadelenin yoğunlaştığı zaman diliminde gerçekleşmektedir.

İktidarın TMMOB ye bağlı meslek odalarından ve diğer demokratik kitle örgütlerinden beklediği; etliye sütlüye karışmayan , sadece dershanecilik yada kütüphanecilik yapan, verilen yetkiler çerçevesinde belge vize faaliyetleri yürüten, çevresindeki olaylara duyarsız, toplumdan uzak bir yönetim anlayışıdır.

Özellikle kendileri tarafından yapılan uygulama ve politikalara karşı çıkmayan bir yönetim anlayışı.

Üyesinden kopuk, hatta kalkınma ajanslarından veya vakıflardan, kontrollü bir şekilde maddi kaynak da yaratılabilecek bir yönetim.

Mesleğin genel menfaatlerini koruyamayan, politikasını dahi yapmayan bir anlayış.

Hatalı uygulamaları asla görmeyen, mahkemeye başvurmayan, kurumlarla kavgalı olmayan, kavga yapmayan, bir ölçüde üç maymunu oynayan, sürekli uzlaşı içinde kazanımlardan tek tek feragat eden bir yönetim.

Bilimi ve teknolojiyi kamu çıkarları ve toplum yararı gözetmeksizin üreten, mühendislik hizmetlerini metalaştıran, ranta dayalı, hatta Odayı ihale takip merkezi haline dönüştüren bir yapı.

Bilimsel ve teknolojiyi takip eden bir meslek içi eğitim değil de "EPDK uygulamaları ve yeni fırsatlar" gibi konu içeriklerini seçen bir anlayış.

GSM teknolojisini salt meta haline dönüştürüp yapılan kampanyalarla insan sağlığını hiçe sayan uygulamaları destekleyen, para karşılığı sokaktaki her elektrik direğini, her cami minaresini kiraya verip, para kazanan bir yapıyı kabullenen bir yönetim.

Yeni ve yenilenebilir kaynaklar, Enerji verimliliği uygulamaları ve gelişen teknoloji yerine atıkları yüzlerce yıl etkin olacak ve yok edilmesini gelecek kuşaklara devredeceğimiz nükleer santrallerini siyaseten kabul edecek bir yönetim.

Özelleştirmenin toplum üzerindeki tahribatı belli iken karşı çıkmayan, üstelik teşvik eden, daha sonra mağdur olacak üyelerimize kerhen çözüm arayacak olan bir yapı.

Sevgili meslektaşlarım bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Devlet Denetleme Kurulu raporundan da anlaşılıyor ki İktidarın bizden istediği rol budur. Bunu kabul edecek miyiz. Elbette hayır, yüz kere, bin kere hayır.

Kamu kurumu niteliğinde meslek odası olmamız, demokratik kitle örgütü olmamızın sorumluluğunu taşımalıyız. Toplumumuza, topluluğumuza, halkımıza karşı görevlerimizi unutmamalıyız. Bize biçilen iktidarın noterliği yada borazanlığı görevini ret ediyoruz. Odamızın bağımsızlığına, özerk yapısına halel getirmedik, getirtmeyeceğiz.

Üyelerimizin bu yapıyı koruyacağına da hiçbir kuşkumuz yoktur.

Sevgili meslektaşlarımız, değerli konuklar

Şube Danışma Kurulumuzda Genel Kurulda kapsamlı olarak tartışılmak üzere iki konu seçilmiştir. Bunlardan biri "mühendislik eğitimi ve YÖK uygulamaları" dır. Her ile bir üniversite kampanyası ile kurulan, sağlıklı mühendislik öğreniminden uzak, altyapısı ve öğretim elemanı kadrosu yeterli olmayan devlet ve vakıf üniversiteleri ile mühendislik eğitiminin kalitesi düşürülmüştür. Ayrıca öğrenci kontenjanlarının arttırılması ile ülkemiz gereksiniminden çok fazla ancak yeterli bilgi ve birikime sahip olmayan mühendisler mezun edilir olmuştur. Bu yapının, üniversitelerin açıldığı kentlerdeki ticareti geliştirmekten, işsizliği 4-5 yıl ötelemekten daha fazla bir katkı sağlamamaktadır. İşsiz meslektaşlarımızın yanı sıra yeni mezunlarla birlikte ucuz iş gücü yaratılmakta, mesleğimiz niteliksizleştirilerek değersiz bir hale dönüştürülmektedir. Ayrıca önümüzdeki dönem içersinde, Teknik Öğretmen yetiştiren okulların teknik eğitim fakülteleri haline dönüştürülerek, mezunlarına teknik öğretmen yerine Teknoloji Mühendisi unvanı verecek olması nedeni ile mevcut olumsuzluklar katmerleşerek kaos haline dönüşecektir. Komisyon raporu ile Mühendislik eğitimi ve YÖK uygulamalarının tartışılmasını arzu etmekteyiz.

Tartışılmasını istediğimiz diğer konu ise "Enerjide Özelleştirme ve sonuçları" konusudur. Özellikle GEDİZ EDAŞ ın 2010-2011 dönemimde özelleştirileceği beklendiğinden hem meslektaşlarımız hem de kamu oyu tarafından bu süreç enine boyuna irdelenmelidir. Özelleştirmenin gerek üyelerimize gerek topluma etkileri ve Odamızın diğer demokratik kitle örgütleri ile birlikte yapacağı mücadelenin boyutu gözden geçirilmelidir.

Değerli üyelerimiz

İlerleyen gündem maddelerinde 27. Dönem çalışmaları sizlere, Yönetim Kurulu Yazman ve Sayman üyelerimiz tarafından aktarılacaktır.

Şube Genel Kurullarımız salt içinde bulunduğumuz dönemin değerlendirilmesini kapsamamakta, önümüzdeki döneme yönelik çalışmaların da şekillendirilmesine yönelik bir fırsat da olmaktadır. Bu nedenle sizlerin görüş ve önerileri, bizler için değerlidir, önemlidir.

Bu Genel Kurul süreci farklı platform üyelerinin aday olmaları nedeni ile oldukça renkli geçmektedir. Aslında anlayışlar ak ve kara kadar birbirinden ayrıdır. Her ne kadar bazı adaylar tarafından gizlense bile anlayışlar açısından bu seçimler oldukça siyasi geçecektir. Bu nedenle sanırım üyelerimiz Pazar günü hiç zorlanmayacaktır.

Bazı meslektaşlarımız ise bizler için Ramazan davulcusu manisi tadında şiirler yazmaktadır. Teşekkür ederiz. Ancak bu meslektaşımıza öğüdümüz, yazmak yerine biraz da okumayı denemesidir.

Aslında bu ağabeyimize usta şair şu dizelerle karşılık vermiş,

Ne atom bombası
Ne Londra Konferansı
Bir elinde cımbız,
Bir elinde ayna;
Umurunda mı dünya!

Sevgili meslektaşlarım

Değinmek istediğim bir çok konu, söylemek istediğim bir çok söz var, ancak aramızda değerli konuklarımız da var. Hem onlara hem de sizlere sözü vermek adına ben burada sözlerimi noktalıyorum.

Çalışmalarımıza destek veren, başta komisyonlarda ve kurullarda görev alan, eğitimlerde ya da etkinliklerde görev üstlenen, katkı koyan tüm üyelerimize, EMO örgütlülüğünün bir parçası olan il, ilçe, işyeri temsilcilerimize, Odamıza salt işyeri gözü ile bakmadan hizmet yürüten tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyor,

Genel Kurulumuzun başarılı bir şekilde geçmesini diliyoruz.

Saygı ve sevgilerimle.

Konuşmaların ardından Genel Kurulda görüşülmek üzere komisyonların seçilmesi gündemine geçildi. Komisyonların seçiminin ardından Şube çalışma raporu Yazman Üye Özcan Uğurlu, mali rapor Sayman Üye Ulaş Birgör tarafından özetlenerek katılımcılara aktarıldı.

Daha sonra Çalışma Raporu üzerine görüşler bölümüne geçildi. Çalışma Raporu üzerine Fahrettin Selçik, Mustafa Kaylı, Haşim Ayten, Veysel Erdem, Cemil Hepgül, Kadir Uzun, Nejat Gürsoy, Musa Çeçen, Uğur Erkan, Meltem Yıldırım, Mustafa Küçük, Mehmet Güzel, Dilek Seyhan, Ömer Karakul, Mahmut Erkasap, Musa Öztufan ve Cumhuriyet Alpaslan görüşlerini belirttiler.

Görüşmelere ilişkin 27. Dönem Yönetim Kurulu adına Sedat Gülşen üyelerin dile getirdiği görüş ve önerilere yanıt verdi.Yönetim Kurulu‘nun aklanmasından sonra Şube tahmini bütçesi oluşturularak karara bağlandı.

Komisyon raporlarının görüşülmesi gündem maddesinde Mühendislik Eğitimi Komisyonu Raporu Özgür Tamer tarafından sunuldu. Rapor üzerine Şebnem Seçkin Uğurlu‘nun görüşlerini belirtmesinin ardından Enerji Komisyonu Raporu H. Avni Gündüz tarafından üyelere aktarıldı. Enerji Komisyonu Raporu‘na ilişkin Muammer Argün, Haşim Ayten, Musa Çeçen, Mehmet Mungan, Musa Öztufan ve Mahir Ulutaş görüş ve önerilerini dile getirdiler.

Raporların okunmasının ardından Şube Yönetim Kurulu ve Oda Genel Kurulu delege asil ve yedek adaylarının belirlenmesine geçildi.

Genel Kurulun dilek ve öneriler başlıklı gündem maddesinin ardından Genel kurul tamalandı.

7 Şubat 2010 Pazar günü Şubemizde seçimler gerçekleştirildi. Seçimlere "Demokrat Mühendisler" ve "Yenilikçi Mühendisler" adı altında iki farklı liste katıldı. 1129 üyenin oy kullandığı seçimlerde 1111 geçerli oyun 766‘sını Demokrat Mühendisler Grubu 305‘ini Yenilikçi Mühendisler Grubu aldı.

Seçim sonuçlarına ilişkin dokümanları aşağıdaki bağlantıdan inceleyebilirsiniz.

http://www.emo.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=73554&sube=7

 



35. DÖNEM KURULLARI BELİRLENDİ

04.02.2024
 


Çok Okunanlar


SAYI 407: YAŞASIN 1 MAYIS!

YAŞASIN 1 MAYIS: EMEK BİZİM, GELECEK BİZİM

EMO-GENÇ PAİNTBALL ETKİNLİĞİ

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMINIZI KUTLARIZ

PCB TASARIM EĞİTİMİ DÜZENLENDİ

MUTLU BAYRAMLAR

TÜRKİYE’DE İNTERNET’İN 31. YILI BİLDİRİSİ

ADALET NÖBETİNİN İKİNCİ YILI ETKİNLİĞİ #GEZİYEÖZGÜRLÜK

KONTROLSÜZ GEMİ SÖKÜMÜNE İZİN VERİLEMEZ

EMEK VE BİLİM İLE KURULACAK YENİ BİR TOPLUMSAL DÜZEN İÇİN: YAŞASIN 1 MAYIS!

Okunma Sayısı: 2154


Tüm Haberler

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.