MERKEZ ADANA ŞUBE ANKARA ŞUBE ANTALYA ŞUBE BURSA ŞUBE DENİZLİ ŞUBE DİYARBAKIR ŞUBE ESKİŞEHİR ŞUBE GAZİANTEP ŞUBE İSTANBUL ŞUBE İZMİR ŞUBE KOCAELİ ŞUBE MERSİN ŞUBE SAMSUN ŞUBE TRABZON ŞUBE

   · ŞUBE Giriş Sayfası

 İZMİR ŞUBE

   · 

ŞUBE TARİHÇESİ

   · 

ŞUBE YÖNETİM KURULU

   · 

ŞUBE DENETÇİLERİ

   · 

ŞUBE ÇALIŞANLARI

   · 

KOMİSYONLAR

   · 

ÇALIŞMA PROGRAMI

   · 

ÇALIŞMA RAPORU

   · 

TEMSİLCİLİKLER

   · 

HABERLER

   · 

DUYURULAR

   · 

GÖRÜŞLER-RAPORLAR

   · 

BASIN AÇIKLAMALARI

   · 

YAZILI BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

GÖRSEL BASINDA ŞUBEMİZ

   · 

BASINDAN SEÇTİKLERİMİZ

   · 

YİTİRDİKLERİMİZ

   · 

EVLİLİK DUYURULARI

   · 

YENİ DOĞAN DUYURULARI

   · 

İŞ YAŞAMI DUYURULARI

   · 

MİSEM EĞİTİMLERİ

   · 

EĞİTİMLER

   · 

YENİ ÜYELİK

   · 

YAYIN SATIŞ LİSTESİ

   · 

İNDİRİM YAPAN KURULUŞLAR

   · 

İSTATİSTİKLER

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AYDIN   İZMİR   MANİSA 
 

 

EMO İzmir Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 407

Tüm Sayılar

· 

GENEL

· 

SMM

· 

ÜYELİK İŞLEMLERİ

· 

MİSEM

· 

EMO E-POSTA

· 

FERDİ KAZA SİG.

· 

İMZA YETKİSİ

· 

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

· 

SORUN SÖYLEYELİM

· 

ENERJİ KİMLİK BELG.

· 

ENAZ (ASGARİ) ÜCRETLER

· 

YAPI DENETİM

· 

E-İMZA

· 

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI

· 

LPG SORUMLU MÜDÜRLÜK

· 

EMBK

· 

KVKK

ÜLKEMİZİN ENERJİ POLİTİKALARI, ENERJİ SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU ENERJİ ÜRETİM VE TÜKETİM DEĞERLERİ, YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZIN POTANSİYELİ VE BÖLGEMİZİN DAĞITIM ŞEBEKELERİNİN GENEL SORUNLARINI ELE ALAN EMO İZMİR ŞUBESİ ENERJİ RAPORU’NUN SONUÇLARIN


BASIN AÇIKLAMASI


BASIN 2011-10 24 Haziran 2011

 

ÜLKEMİZİN ENERJİ POLİTİKALARI, ENERJİ SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU ENERJİ ÜRETİM VE TÜKETİM DEĞERLERİ, YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZIN POTANSİYELİ VE BÖLGEMİZİN DAĞITIM ŞEBEKELERİNİN GENEL SORUNLARINI ELE ALAN EMO İZMİR ŞUBESİ ENERJİ RAPORU`NUN SONUÇLARINI KAMUOYU İLE PAYLAŞIYORUZ

 

Enerjide çok başlılık ve yönetimsel zaafiyet gölgesinde sağlıklı bir stratejik enerji planımız bulunmamakta, oluşturulan plan ise içerisinde bir çok olumsuzluk barındırmaktadır. 

Elektrik sektörünü yöneten, Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı, EPDK, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı arasındaki çok başlılık ve görüş ayrılıkları enerji yönetişimini etkilemekte ve ortak bir politika tespitine engel olmaktadır. Son olarak yayınlanan Strateji Belgesi ile uygulamadaki çelişkiler ise buna örnektir. 

Strateji Belgesi yenilenebilir kaynakların geliştirilmesini öngörürken, 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu`nun değiştirilmesine ait kanun tasarısında rüzgar ve güneş enerji tesislerinin yapımının, iletim sisteminin uygunluğuna bağlanması, arz güvenilirliği sağlanmasında kamunun yer alması önerisine EPDK`nın karşı çıkması ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı`nın yatırım yapmayı değil özelleştirme ile tesis satışını öngörmesi enerji yönetişimindeki başlıca sorunlar olarak sıralanabilir. 

Kyoto Protokolü 5 Şubat 2009 tarihinde TBMM`de onaylanmış ancak hükümet sera gazlarının salınımlarını azaltmak konusunda herhangi bir yükümlülük üstlenmemiştir. Protokole imza atan tüm ülkeler enerji politikalarını yeniden gözden geçirmekte, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik planlamalar yapmaktadır. Ülkemizde de kamu odaklı ve çevre ile bütünsel bir enerji politikası ve stratejisi uygulanmalıdır. Bu yönde uygulama yönetmelikleri hızla ve yeni engeller yaratılmadan çıkarılmalıdır.

Büyük Enerji yatırımları planlı bir şekilde kamu eliyle gerçekleştirilmeli ve kamuda kalmalıdır. 

Ülkemiz enerji sektörünün 2020 yılına kadar toplam yatırım ihtiyacı 120 milyar doları aşmaktadır. Bu her yıl 8 milyar doların üstünde yatırım demektir ve devlet bu finansmanı özel sektörden beklemektedir. Oysa bu güne kadar özel sektör Aliağa Termik Santrali dışında temel yük santralı olabilecek büyüklükte santral yapmamıştır. Nedeni ise, bu yatırımlar için gereken doğru planlama, bilgi birikimi ve işletme tecrübesinin henüz özel sektörde bulunmamasıdır. 

Türkiye`de enerji fiyatları pahalıdır. 

1995 yılında sanayi ve meskenler için ortalama 6,0 dolar cent/kwh olan elektrik fiyatları; 2008 yılında sanayi kesimi için 13,0 cent/kWh, meskenler için 14,0 cent/kWh`e, 2011`de meskenler için 15 cent/kWh`e, sanayi için 14 cent/kWh‘e yükselmiştir. Oysa, ABD`de 6,6 cent/kWh, Güney Kore`de 5,9 cent/kWh, İsviçre`de 9,7 cent/kWh olduğu düşünüldüğünde elektrik fiyatlarında, pahalılıkta birinci durumda olduğumuz görülecektir (IEA, Energy Prices and Taxes).

4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu yetersizdir ve yeni düzenleme gereksinimi bulunmaktadır. 

Elektrik enerjisi alanında serbest piyasa düzenini esas alan 4628 sayılı yasanın ülkemiz şartlarına uymadığı ve olumlu sonuçlar vermediği açıktır. Kuralsız ve kontrolsüz bir piyasayı amaçlayan serbest piyasa düzeninin, sadece yurdumuzda değil tüm dünyada da başarısız olduğu, halen yaşanan global ekonomik krizle de kanıtlanmış durumdadır.

Kurulu gücümüzün % 5`i kadar nükleer santral hedefi tamamen devre dışı bırakılmalıdır. 

Nükleer konusunda Çernobil ve Fukuşima nükleer felaketleri gibi olumsuzluklar ve dünya kamuoyunun karşı fikirleri ortada iken ülkemizde soğutma suyu, deprem bölgesi riski, atık depolama riski, işletme teknik personelinin yokluğu, iletim hatlarının yetersizliği, çevre etkilerinin değerlendirilmemesi ve elektrik üretim maliyetinin yüksek olması (15 $cent/kWh ) ve en önemlisi dışa bağımlılık göz önüne alındığında ülkemiz için yenilenebilir enerji kaynakları yerine nükleer santrallerin siyasi bir tercih oldukça açıkça görülmektedir.

Ülkemizin Yenilenebilir Enerji Kaynakları Potansiyeli Olumlu Kullanılmamaktadır. 

Su kaynaklarımızdan 125 milyar kWh ekonomik potansiyeli, rüzgardan 87.000 MW, jeotermalden 600 MW enerji elde edebileceği çeşitli araştırmalar sonucunda açıklanmıştır. Bunun yanı sıra biyokütle, enerji bitkileri ve çeşitli kaynaklar da bulunmaktadır.

Yeni çıkarılan Yenilenebilir Enerji Yasası ise bu konuda yerli üreticileri ve teknolojimizi geliştirmemizin aksine dışa dayalı ithal teknolojileri özendirecek bir yapıdadır. Dolayısıyla potansiyelimiz yerli ama teknolojimiz dışa bağımlıdır!

Yenilenebilir enerjide darboğazlar oluşmuştur. 

Ülkemizde 120 milyar kWh/yıl rüzgardan, 130 milyar kWh/yıl hidrolik ve 380 milyar kWh/yıl güneşten elektrik enerjisi üretebilecek yenilenebilir kaynaklarımız geliştirilmeyi beklemektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvik edilmesine paralel olarak iletim sisteminin güçlendirilmesinin de ele alınması şarttır. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Yasası yetersizdir.

Yerli kaynakların hizmete alınışında zorluklar bulunmaktadır. 

Büyük ölçüde dış kredi ile yapılan yatırımlar, dış krediyi sağlayan kredi kuruluşlarının şartlarına bağlı kalmakta yerli teçhizata ve yerli yakıt kullanımına olanak tanımamaktadır.

Elektrik enerjisi üretim yatırımlarının özel kesim eliyle yaptırılmak istenmesinden kaynaklanan kamunun yatırım yapmasının önündeki engeller kaldırılmalı, yerli kaynakların hizmete alınışında yaşanan sorunlar giderilmelidir.

Enerji Verimsiz Üretilmekte ve Verimsiz Tüketilmektedir. 

EİE İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre; sanayide en az %15, binalarda %35 ve ulaşımda %15 tasarruf potansiyeli olduğunu ve tasarruflar toplamının yılda 4,0 milyar TL`ye denk geldiği hesaplanmaktadır. Ülkemizde kişi başına enerji tüketimi OECD ortalamasının 1/5 iken gayri safi yurt içi hasıla başına tüketilen enerji yoğunluğu ise yine OECD ortalamasının iki katıdır. Bölgemizde üretim kaynakları bu kadar kısıtlı iken enerji verimliliği haftası gibi göstermelik etkinlikler yerine somut adımlar atılmalıdır. 

Türkiye`nin Elektrik Enerjisi Projeksiyonu Yeniden Gözden Geçirilmelidir. 

Sağlıklı bir projeksiyon yapılabilmesi için öncelikle üretim ve tüketim verilerine ulaşmak gereklidir. Ancak parçalı yapı ve özelleştirme nedeniyle bu verilere ulaşmak olanaksız hale gelmiştir. 

Şu ana dek yapılmış ve ileriye dönük kullanılabilecek tek rapor, TEİAŞ tarafından hazırlanan Türkiye Elektrik Enerjisi 10 Yıllık Üretim Kapasite Projeksiyonu (2010-2019) raporudur. 

İzmir, Manisa, Aydın İlleri Elektrik Üretimi ve Tüketimi Sonuçları ve Öneriler

Tüketim verileri incelendiğinde; İzmir, Aydın ve Manisa illerinde 2009 yılı ile 2010 yılları arasında puant yüklerde ve elektrik tüketim değerlerinde artış görülmektedir. İzmir`de % 5,43, Aydın`da % 8,66 ve Manisa`da ise % 12.50 oranında artış olmuştur. 

Üretim verileri incelendiğinde ise; bölgemizin 326.966.854 MWh`lık hidrolik kaynaklardan üretilen enerjisi ile su fakiri bir bölge olduğumuz söylenebilir. Ancak sevindiren bir gelişme ise 1.065.384.669 MWh`lik rüzgar enerjisi ve 545.656.186 MWh`lık jeotermal enerjisi üretimine yönelik verilerdir. Bölgede ayrıca güneş potansiyelinin de azami ölçülerde kullanılması ve kullanımının özendirilmesi önemlidir.

Bölgemizde Dağıtım Şebekelerinin Sorunları Çözülmelidir.

İzmir ve Manisa ilini kapsayan Gediz EDAŞ 2,344,560 abone sayısıyla, Türkiye`deki toplam abone sayısına oranının %7.53 olduğu büyük bir işletmedir. Kayıp kaçak oranı %6.32 olarak belirtilmekte, 14,000 MWh yıllık tüketim değerine sahiptir.

Nüfus yoğunluğu bakımında Marmara Bölgesinden sonra ikinci sırada bulunan bölgemiz, yoğun bir şekilde göç almaktadır. Nüfus artışı ve iç göç nedeniyle artan talebi karşılamakta mevcut şebekeler yetersiz kalmakta, uzun dönemli "Ana Şebeke Planlamaları"nın yapılmaması sorunun artarak büyümesine neden olmaktadır.

Gerilim düşümü çözülmeli yenileme yatırımları yeterli ölçüde yapılmalıdır. Şehir merkezlerinde kayıp miktarları ancak bu yatırımlar ile düzeltilebilir.

Şehir içinde trafo yerlerinin belirlenmesi ve alanların oluşturulması konusunda Gediz EDAŞ ve Belediyeler ortak hareket etmelidir. Hızlı yapılaşma nedeniyle devamlı artan enerji ihtiyacı karşılanmalıdır. 

Enerji nakil hatlarının bina ve yaşama alanlarına olan uzaklıkları  ve imar planlarına işlenmesi gerekmektedir. Dağıtım şirketi tarafından OG dağıtım hatlarının imar planlarının üzerine işlenmesi ve güzergahların istimlak ve irtifak işlemlerinin tamamlanması sağlanmalıdır.

Enerji kalitesi ve harmonik sorunlarının çözümü için ciddi adımlar atılmalıdır. Gediz EDAŞ, kentimize sapladığı kompanzasyon direkleri gibi kısa vadeli, güvenlik sorunu olan, sağlıksız, oldu bittiye getirilen çözümleri terk etmelidir. 

Sonuç olarak; üretimi, iletimi ve dağıtımı merkezi planlama ile yürütülmesi teknik ve ekonomik bir zorunluluk olan ve bu nedenle DOĞAL TEKEL olarak adlandırılan elektrik enerjisi, özel sektörün kar hırsına bırakılmamalı, kamusal bir anlayış ile yönetilmeli ve özelleştirme uygulamalarından vazgeçilmelidir. 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

EMO İzmir Şubesi 
Yönetim Kurulu 



35. DÖNEM KURULLARI BELİRLENDİ

04.02.2024
 


Çok Okunanlar


SAYI 407: YAŞASIN 1 MAYIS!

YAŞASIN 1 MAYIS: EMEK BİZİM, GELECEK BİZİM

SEMİNER: YENİ NESİL SF6 GAZSIZ (SF6 FREE) OG HÜCRELERİ VE GÜNCEL TEDAŞ ŞARTNAMELERİ

EMO-GENÇ PAİNTBALL ETKİNLİĞİ

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMINIZI KUTLARIZ

PCB TASARIM EĞİTİMİ DÜZENLENDİ

MUTLU BAYRAMLAR

TÜRKİYE’DE İNTERNET’İN 31. YILI BİLDİRİSİ

ADALET NÖBETİNİN İKİNCİ YILI ETKİNLİĞİ #GEZİYEÖZGÜRLÜK

KONTROLSÜZ GEMİ SÖKÜMÜNE İZİN VERİLEMEZ

Okunma Sayısı: 1344


Tüm Basın Açıklamaları

Sayfayı Yazdır



 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME
 

COPYRIGHT © 2005-2024 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GENEL MERKEZİ
IHLAMUR SOKAK NO:10 KIZILAY/ANKARA
TEL: +90 (312) 425 32 72 (PBX) - FAKS: +90 (312) 417 38 18

KEP ADRESİ : emo.merkez@hs01.kep.tr

 
 
Key Yazılım Çözümleri A.Ş.