|
TMMOB, kamuoyunun itirazlarına rağmen yapılan Ilısu Barajı nedeniyle sular altında kalan 12 bin yıllık Hasankeyf`in yeni görüntülerinin “turizm cenneti” başlığı altından yayımlanmasına tepki gösterdi. Sembolik birkaç eserin taşındığının hatırlatıldığı açıklamada, dolgular ve büyük kaya kütlelerin patlatılması nedeniyle bölgenin morfolojisinin değiştirildiği ve vadi ekosisteminin dönüşü olmayacak şekilde tahrip edildiğine vurgu yapıldı.
TMMOB`dan Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz imzasıyla 10 Temmuz 2020 tarihinde yapılan basın açıklamasında, sular altında kalan ve "betonla" güzelleştirilmeye çalışılan Hasankeyf`in yalnızca bir antik kent olmadığına vurgu yapılarak, şu bilgilere yer verildi:
"Ilısu Barajı nedeniyle sular altında kalan Batman`daki Hasankeyf, 12 bin yıllık geçmişiyle dünyanın ilk yerleşim yerlerinden olan ve tüm insanlık tarihine ışık tutan; Neolitik dönem insanlarından Asurlulara, Eyyübilerden Bizanslılara, Sasanilerden Osmanlılara, bir çok farklı topluluğa ev sahipliği yapmış ve hepsinin kültürünü bir şekilde bünyesinde barındırmış olan medeniyet tarihini gözler önüne seren bir kentti. Son nefesini verdi. Binlerce yıldır ayakta duran kent, bir baraj uğruna sonsuza dek yok oldu."
Hasankeyf ve bölgesinin 1981 yılında bütünüyle SİT alanı ilan edildiğine dikkat çekilen açıklamada, buna rağmen ilçeden 90 km uzaklıkta bulunan baraj ve hidroelektrik santralin temelinin 2006 yılında atıldığına vurgu yapılarak, şöyle denildi:
"Başta Birliğimiz ve bağlı odalarımız olmak üzere, bölge sakinlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, sivil toplum kuruluşlarının, hatta dünya kamuoyunun çabaları sonuç vermedi. Sembolik birkaç tarihi eser bölgeden taşındı; yöre halkı zorunlu kamulaştırma ile başka bir alana yerleşmeye zorlandı. Ayrıca resmi bilgilere göre 210 mağaraya dolgu yapıldı ve büyük kaya kütleleri patlayıcılar ile patlatılarak bölgenin tüm morfolojisi katledildi. Vadi ekosistemi dönüşü olmayacak şekilde yerle bir edildi.
Şimdi Hasankeyf`in betonla kaplanmış, ‘tamamen sıfır kilometre` hale getirilmiş yeni hali devletin resmi ajansı kanalıyla insanlara ‘turizm cenneti` olarak lanse edilmeye çalışılıyor. 12 bin yılık kültürel değerimizin sular altında kalmasından sonra ortaya çıkan yeni görüntü duyarlı her insanın canını yakarken; tarihi, kültürel, ekolojik ve estetik hiçbir değer taşımayan ‘Yeni` Hasankeyf"in, sembolik olarak taşınan tarihi eserleriyle birlikte ziyarete açıldığı basınla paylaşıldı. Binlerce yıllık yaşanmışlığın üstüne suyu boca edince güzel görüneceği düşünülüyor olmalı…
Konunun gündeme geldiği 2000`li yılların başından itibaren gerek alanlarda, gerekse hukuki olarak yılmadan verdiğimiz mücadele, ne yazık ki sonuçsuz kalmıştır. Yapılan baraj ve hidroelektrik santral ile 12 bin yıldır yaşayan tüm canlı ve cansız doğal, kültürel, tarihi varlıklara karşı insanlık suçu işlenmiştir. Tüm bunların üzerine ‘Hasankeyf`in yeni yüzü` denilerek paylaşılan görüntüler dehşet vericidir. Bu tabir kamuoyunun aklıyla alay etmektir. Tarih bu suçu affetmeyecektir."
|
|
|